Sonbaharın kendini iyiden iyiye hissettirmesi ve günlerin kısalmasıyla birlikte, her yıl bu dönemde yaşanan klasik tartışma yeniden alevlendi: Saatler geri alınacak mı? Özellikle sabahları zifiri karanlıkta uyanan öğrenciler ve çalışanlar başta olmak üzere, milyonlarca vatandaş, kış saati uygulamasına geri dönülüp dönülmeyeceğini merak ediyor.
Avrupa'daki birçok ülke, 26 Ekim 2025 Pazar gecesi saatlerini bir saat geri alarak kış saati düzenlemesine geçmeye hazırlanıyor. Ancak Türkiye için durum farklı. Türkiye, 2016 yılında aldığı bir kararla, yaz saati uygulamasını kalıcı hale getirmişti. Bu karar doğrultusunda, artık ülkemizde yılda iki kez saatleri ileri veya geri alma uygulamasına son verildi.
Dolayısıyla, bu yıl da önceki yıllarda olduğu gibi bir saat değişikliği yapılmayacak. Türkiye, 365 gün boyunca aynı saat diliminde kalmaya, yani kalıcı yaz saati uygulamasını sürdürmeye devam edecek. Bu da demek oluyor ki, 26 Ekim Pazar gecesi akıllı telefonlarınız veya dijital saatleriniz otomatik olarak geri alınırsa, manuel olarak düzeltmeniz gerekebilir.
Kalıcı yaz saati uygulaması neden tercih edildi?
Türkiye'nin 9 yıl önce geçtiği kalıcı yaz saati uygulamasının temel amacı, gün ışığından yıl boyunca en üst düzeyde faydalanarak enerji tasarrufu sağlamaktı. Kararın alındığı dönemde yapılan açıklamalarda, bu uygulama sayesinde özellikle akşam saatlerinde aydınlatma için harcanan elektrik miktarında önemli bir azalma olacağı ve bunun ülke ekonomisine olumlu katkı sağlayacağı belirtilmişti. Yetkililer, sabit saat uygulamasının, vatandaşların günlük aktivitelerini gün ışığına daha uyumlu hale getirdiğini ve iş verimliliğini artırdığını savunuyor.
Uygulamanın getirdiği tartışmalar neler?
Kalıcı yaz saati uygulaması, enerji tasarrufu gibi gerekçelerle savunulsa da, uygulamaya konulduğu ilk günden beri ciddi tartışmaları da beraberinde getirdi. Özellikle kış aylarında, ülkenin batı bölgelerinde yaşayan vatandaşlar, sabahları çok geç aydınlanan hava nedeniyle güne zifiri karanlıkta başlamaktan şikayetçi. Bu durumun, okula giden çocukların biyolojik ritmini bozduğu, çalışanların ise motivasyonunu düşürdüğü yönünde yaygın bir kanı bulunuyor.
Bir diğer önemli tartışma konusu ise Türkiye'nin Avrupa ülkeleriyle olan saat farkının artması. Kış aylarında, kış saati uygulamasına geçen Almanya, Fransa gibi Orta Avrupa ülkeleriyle olan saat farkı 1 saatten 2 saate; İngiltere gibi ülkelerle olan fark ise 2 saatten 3 saate çıkıyor. Bu durumun, uluslararası ticaret, finans ve lojistik gibi sektörlerde faaliyet gösteren şirketler için mesai saatlerinin uyumlaştırılmasında zorluklar yarattığı ve ekonomik ilişkilere olumsuz yansıdığı iddia ediliyor.
Tüm bu tartışmalara rağmen, hükümetin kalıcı yaz saati uygulamasından geri adım atacağına dair henüz resmi bir işaret bulunmuyor. Bu nedenle, 2025-2026 kış döneminde de Türkiye'nin saat dilimi değişmeyecek ve Avrupa ile olan saat farkı artacak. Gözler şimdi, bu uygulamanın uzun vadedeki ekonomik ve sosyal etkilerine ilişkin yapılacak yeni değerlendirmelerde olacak.