Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, son dönemde sosyal medya platformlarında ve bazı yayın organlarında sıkça yer alan sokak röportajları ile ilgili dikkat çekici bir açıklama yaptı. Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, bu tür içeriklere yönelik Üst Kurul'un tutumunu net bir şekilde ortaya koyan Şahin, "sistematik karamsarlık dili" olarak tanımladığı yayınlara müsamaha gösterilmeyeceğini ve yasal yetkilerin sonuna kadar kullanılacağını belirtti. Bu açıklama, ifade özgürlüğü ve medya etiği tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Şahin'in açıklaması, özellikle belirli bir amaca hizmet ettiği iddia edilen ve vatandaşların görüşlerinin bilinçli bir şekilde yönlendirildiği öne sürülen röportajları hedef alıyor. RTÜK Başkanı, bu yayınların masum bir eleştiri sınırını aştığını ve toplumsal moral üzerinde olumsuz bir etki yarattığını savunuyor.
"Sistematik algı oluşturuluyor"
RTÜK Başkanı Şahin, açıklamasına Üst Kurul'un izleme ve değerlendirme uzmanları tarafından yapılan analizlere atıfta bulunarak başladı. Bu analizler sonucunda, "sokak röportajları" adı altında yapılan bazı yayınlarda son zamanlarda belirgin bir artış tespit edildiğini söyledi. Şahin'e göre bu artış, sıradan bir içerik üretiminden ziyade, röportajı yapan kişinin bilinçli yönlendirme çabalarıyla "her şeyin kötüye gittiği" yönünde bir algı oluşturma amacı taşıyor. Bu durumun, halkın belirli kesimlerinin duygularını istismar ettiğini ve genel olarak umut duygusunu zedelediğini belirten Şahin, bu yayınların medya etiğine ve kamu yararına aykırı olduğunu vurguladı. Bu tespit, RTÜK'ün söz konusu röportajları artık sadece birer haber içeriği olarak değil, toplumu şekillendirme potansiyeli olan "sistematik" bir faaliyet olarak gördüğünü ortaya koyuyor.
Eleştiri ile karamsarlık dilini ayırdı
Ebubekir Şahin, demokrasilerde eleştirinin vazgeçilmez bir unsur olduğunu kabul etmekle birlikte, yapılan her yayının bu kapsamda değerlendirilemeyeceğinin altını çizdi. Yapıcı eleştiriler ile toplumun moralini ve geleceğe olan inancını yok etmeyi amaçlayan "sistematik karamsarlık dili" arasında net bir ayrım yapılması gerektiğini ifade etti. Şahin, "Kamuoyunu kasıtlı biçimde yönlendiren, halkı karamsarlığa sürükleyen içeriklere müsamaha gösterilmeyeceğini bir kez daha vurguluyoruz," diyerek, Üst Kurul'un bu konudaki tavizsiz duruşunu ortaya koydu. Bu ayrım, RTÜK'ün gelecekteki denetimlerinde hangi kriterleri baz alacağına dair de önemli bir ipucu veriyor. Kurulun, içeriklerin niyetini ve toplumsal etkisini de değerlendirmeye alarak, sadece söylenen sözlere değil, yayınların genel amacına da odaklanacağı anlaşılıyor. Şahin, "RTÜK olarak daha önce de açıkça uyardığımız bu tür yayınların, toplumda umutsuzluk ve ayrışma oluşturmasına asla izin vermeyeceğiz," diyerek uyarılarını yineledi.