Yaz olimpiyatları! 4 yılda bir düzenlenen, dünyanın en büyük spor organizasyonu! Bu yıl Brezilya’nın Rio kentinde 5 Ağustos tarihinde başladı. Ülke olarak 103 sporcu ile katıldık oyunlara… Yerel saat farkından dolayı birçok müsabakayı canlı izleyemedik! Ama olsun, kalplerimiz ve tüm heyecanımız Onlarlaydı!
Yer yer izleme fırsatı da bulduk! Potanın perilerini, minderin ustalarını, pistlerin krallarını, kraliçelerini… Madalya beklentimiz her olimpiyat oyunlarında olduğu gibi üst düzeydeydi. Okuduğunuz bu cümleleri tuşladığımda, 2016 olimpiyatlarında kazandığımız madalya sayımız sadece dört idi. Oyunlar yarın kapanıyor bu arada… Yani 2016 yaz olimpiyatlarının yarın son günü!
Küçük bir araştırma yaptım! Geçmişteki olimpiyatlara katılışımız ve kazandığımız madalya sayıları ile ilgili… 2012 Londra’ya, bizim için rekor sayılabilecek sayıda, tam 114 sporcu ile katılıp, sadece beş madalya alabilmişiz! 2008 Pekin’e 68 sporcu uğurlamışız, yedi madalya alabilmişiz, 2004 Atina’ya 66 sporcu gönderip, 11 madalya hak etmişiz. Atina memlekete yakın ya, sporcularımızı yol yoruyor herhalde! Atina’da bayağı başarılıymışız! 2000 yılı Sydney’de 59 sporcu, geriye beş madalya getirebilmiş. 1996 ve öncekilerde de genel 50 civarında sporcu ve geriye 5 civarında gelen madalya! Çok fazla yarışmacı ile katılmak da başarısızlık sorununu çözememiş aslında…
Ülke olarak daha iyi yerleri hak etmiyor muyuz? Daha fazla final, daha fazla yarı final! Daha fazla madalya! Ama eksik bir şeyler var! Aldığımız madalyaların sayıları eksiklikleri kanıtlar nitelikte! Millet madalyaya doymuyor! Bizimkiler, iki elin parmaklarını geçmiyor! Yani anlayacağınız her olimpiyat oyunlarında olduğu gibi Rio, bizim için rüyadan öteye geçemedi!