ULAŞTIRMA, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, İzmir Körfez Geçişi Projesi'nin yapımına olanak sağlayacak ÇED raporuna yönelik iki dava birden açılmasını değrelendirerek, "Sordukları soruların cevabını almışken mahkemeye götürmelerini anlamlı bulmuyorum. Cevaplarını vermeyip arka planda gizli gizli bir şey yapılsaydı bu soruların sorulması haklıydı. Hepsiyle ilgili gerekli tedbirler alındığı ortaya kondu. Bir aksilik olacağını beklemiyorum çalışmalarımızı yaptık. Sırf kamuoyu oluşturmak 'hayır' dedim demek için bazılarırın 'hayır' demesini ben anlamıyorum" dedi.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın İzmir Körfez Geçişi Projesi'nin yapımına olanak sağlayacak Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu raporuna yönelik iki ayrı dava birden açtı. Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP), Doğa Derneği ve 85 kişi birlikte, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ise ayrı bir davayla projenin fizibıl olmadığı, imar planlarında yer almadığı, körfezi kirleteceği, sulak ve doğa alanlarına zarar vereceği gerekçeleriyle ÇED olumlu kararının yürütmesinin durdurulması ve iptalini istedi.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, canlı yayın konuğu olduğu ulusal bir televizyon kanalında kendisine yöneltilen soru üzerine İzmir Körfez Geçişi'ne iki dava açılmasını şu sözlerle değerlendirdi:

ulastirma-bakani-arslan-anlamli-bulmuyorum_8238_dhaphoto4"Bu proje bizim gerçekten prestij projemiz. Batırma tüp, yatay ada ve köprüyle geçilecek. Hem batırma tüp hem köprü olacak. Raylı proje olacak. İzmir körfezini düşündüğünüzde şehir yarım ay trafiği yaşıyor. Ring sistemi olacak. Trafik rahatlayacak, konfor artacak. Zaman ve yakıttan tasarruf olacak. Bu büylüklüktü projeyi çalılışırken ÇED sürecinde bir şeyi atlamamız mümkün değil. Yapay ada dahil hepsi bütün unsurları dikkate alarak Körfez'e zarar vermeyecek şekilde çalışma yaptık. Taraflarla çalışma yürüttük. ÇED sürecinde tarafların düşüncelerini aldık. İhale süreci devam ediyor. İtirazlarına saygımız var tezlerini ortaya koyacaklar biz de cevabını vereceğiz. ÇED sürecinde bütün sorular soruldu ve cevabı verildi. Körfez temizliğinin yapılarak ekolojik dengenin bozulmayacağı bir proje orataya koyduk. Bütün bunlara rağmen sordukları soruların cevabını almışken mahkemeye götürmelerini anlamlı bulmuyorum. Cevaplarını vermeyip arka planda gizli gizli bir şey yapılsaydı bu soruların sorulması haklıydı. Hepsiyle ilgili gerekli tedbirler alındığı ortaya kondu. Bir aksilik olacağını beklemiyorum çalışmalarımızı yaptık. Sırf kamuoyu oluşturmak 'hayır' dedim demek için bazılarırın 'hayır' demesini ben anlamıyorum."