Türkiye ile ABD arasındaki gerilimi değerlendiren ve tehditlere karşı aynı kararlılık ile devam edilmesini isteyen Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, "ABD ile Türkiye arasında yaşanan gerilimin içinde Türkiye'nin elindeki en büyük kozlardan bir tanesi İncirlik Üssü'dür. Bu üs kapatılmalıdır" dedi.

Saadet Partisi İzmir İl Başkanlığı'nın bayramlaşma programına Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, İzmir İl Başkan Yardımcısı Mümin Baştürk, Genel İdare Kurulu Üyesi Mesut Dağ ve çok sayıda partili katıldı. Türkiye'de Kurban Bayramı ile birlikte birçok acı ve sıkıntıyı da yaşadıklarını dile getiren Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, rahip Andrew Brunson'un serbest bırakılması talebi ve iki bakana yaptırım uygulanması kararıyla tırmanan ABD ile Türkiye arasındaki gerginliğin, doların olağanüstü yükselişiyle zirveye çıktığını savundu. ABD'nin dostlarının olmadığını, sadece menfaatleri olduğunu ileri süren Kılıç, AB ve ABD odaklı politikaların kötü sonuçlandığını, hatta iflas ettiğini iddia etti. Şerafettin Kılıç, şunları söyledi:

"Gelinen noktada ABD, ülke bağımsızlığına göz dikmiştir. Amerika'nın ekonomik terör estirmeye başlamasından önce de küresel bir haydut olduğu doların sömürüye dayalı bir sistemin ürünü olduğu bilinen gerçeklerdi. Bu gerçekleri görmemiz için niçin bir ekonomik saldırı beklendi? ABD'nin yaptırım ve tehditlerine karşı kesinlikle en ufak bir taviz verilmemelidir. Şu andaki kararlılık devam ettirilmelidir. ABD'nin yaptırımlarına aynıyla karşılık verilmelidir. Ancak bu karşılık sözel meydan okumalar yerine, somut yaptırımlar şeklinde olmalıdır. ABD ile Türkiye arasında yaşanan gerilimin içinde Türkiye'nin elindeki en büyük kozlardan bir tanesi İncirlik Üssü'dür. Bu üs kapatılmalıdır."

ÜRETİM ARTMALI


Türkiye'nin içine düştüğü krizi sadece rahip Brunson'a bağlamanın doğru olmadığını belirten Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, ekonominin kırılgan bir yapıda olduğunu dile getirerek, "Ekonomik değeri olmayan yatırımlar yapılmaktadır. İç ve dış borçların artması sebebiyle kaynaklar sürekli olarak faizine aktarılmıştır. İsraf ekonomisi uygulanmış, yerli ve milli üretim azalmış, ithalat artmış, ihracatımız düşmüş, dış ticaret açığı büyümüş, bunun sonucu olarak cari açık artmıştır. Et, buğday, şeker, bakliyat gibi temel gıda maddelerinde bile ithalat yapan, üretimi teşvik etmeyen, yükselen fiyatları ithalatla düşürmeye çalışan hiçbir ülke ne enflasyona, ne de dövize karşı başarılı olamaz" dedi.

İSLAM BİRLİĞİNİ ANLATTI


Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun Türkiye'nin bir an önce krizden çıkması için 21 maddelik yol haritasını ve çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaştığını hatırlatan Kılıç, borca dayalı ekonomi yönetiminden vazgeçilmesi gerektiğini söyledi. Üretime dönük yatırımlara öncelik verilmesini isteyen Şerafettin Kılıç, Müslüman topraklarında yaşanan etnik ve mezhep çatışmalarının, Müslümanların kaderiymiş gibi algılandığını savundu. İslam ülkelerinin uluslararası alanda güçlü bir birlik oluşturması gerektiğini vurgulayan Kılıç, "Bizler milli görüş olarak İslam birliğini en temel hedefimiz olarak görüyor ve bunun için mücadele veriyoruz. Bugün İslam coğrafyalarında meydana gelenlerden dersler çıkarmak ve katliamlara dönüşen iç savaş ortamlarının ülkeleri ne hale getirdiğini anlamak zorundayız. Birliğin, beraberliğin, kardeşliğin sembolü olan bu bayramı bir fırsata çevirelim" diye konuştu. DHA