CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, 9 Eylül TV'de gazeteci Zişan Akar'ın hazırlayıp sunduğu Gündem Özel programında önemli açıklamalarda bulundu. Uzun süredir kent gündeminde kansere neden olacağı ve çevreyi kirleteceği için eleştirilen Brezilya Donanması'na ait Nea Sao Paulo adlı uçak gemisinin sökülmek üzere Aliaağa getirilmesine karşı çıktıklarını söyleyen Özkan, “Ağzına kadar zehir, ağır metal, asbest ve radyo aktif ışıma dolu olan, yıllardır kimsenin elini sürmediği bir gemi 3 kuruşluk rant için Aliağa ve İzmir'i kanser yapmaya geliyor. O gemi, kara sularımıza girdiği andan itibaren denizlerimiz dahil olmak üzere her anlamda uluslararası destekle birlikte bu girişe karşı çıkacağız. Gerekirse Green Peace'in durdurma gemilerini çağırıcağız veya gemilerle o geminin önüne geçeceğiz ama kanser yüklü gemiyi İzmir ve Aliağa'ya sokmayacağız” ifadelerini kullandı.

'İZMİR KANUNU ÇIKMALI'
İzmir'in çok özel ve güzel bir kent olduğunu açıklayan Özkan, “Fakat kentimizin belli başlı sorunları var. Bize göre yerel ve merkezi yönetimler hangi partiden olduğu fark etmeksizin herkese karşı çok demokratik olmalı ve halkı yönetime katmalı. Ayrıca o ülkede, bölgede, kentte kimsenin diktatörleşmesine izin vermeyen bir siyasi bakış olması gerek” diye konuştu. İzmir'in çok önemli bir deprem gerçeği olduğunun altını çizen Özkan şöyle konuştu: “İzmir'de 7.2 şiddetinde olabilecek bir depremde 127 bin kişi yaşamını yitirebileceği hazırlanan raporlarda var. Ayrıca bir de tsunami beklentisi oluştu. Bizim mutlaka 'İzmir Kanunu' çıkararak Körfez'in kıyısını saran ve Bornova'nın derinliklerine kadar ilerleyen alüvyon zemine sahip bölgeyi boşaltmamız ve buraları park veya sosyal alanlarla donatmamız gerek. Yaşam alanlarını ise daha sert zeminlerin olduğu bölgelere taşımalıyız. Mevcut yapılarda biz neredeyse tabut evlerde yaşıyor gibiyiz. İşte bunu da İzmir Kanunu ile yapacağız. Bununla ilgili İzmir Kanunu çıktığında finansmanı ayrlanıp kenti sağlıklı yapılara taşıyacağız.”

EKONOMİK MODEL ÖNERİSİ
Kent ekonomisinin de yeterince desteklenmediğini savunan Tuncay Özkan, “Kentimizde yoksulluk oranı çok yüksek. İzmir'de 3 milyon insanımız çalışırken 800 bin civarında nitelikli işsizimiz bulunuyor. Yoksulluk ise korkunç boyutta. 200 bin civarında aileye belediyelerimiz sosyal destek veriyor. Bizlerin kentin zenginlik kaynaklarını büyütmesi, limanımızı daha etkili kullanmamız gerekiyor. Yeni limanlar ve yeni bakış açılarıyla oluşturulacak projelere İzmir Ticaret Odası, İzmir Gazeteciler Cemiyeti gibi kurumları da dahil ederek yeni bir ekonomik modelle büyümeyi sağlamalıyız” dedi.

'UMUDUN BAŞKENTİ OLACAK'
İzmirlilerin mutsuz olduğuna da dikkat çeken Tuncay Özkan, “Bir gevrek, peynir ve çaya 15 lira veren bir İzmirli'nin aldığı asgari ücretle mutlu olmasını bekleyemeyiz. Ama biz söz veriyoruz, umutsuzluğu yenecek ekonomik programlarla refahı artıracağız ve insanların yüzünü güldüreceğiz. Biz çalışanların, kent halkının alım gücünü yükselterek bunu başaracağız. İzmir'in rantı çok büyük ama bu rant belli kişilere akıyor. Yapacağımız çalışmalarla İzmir, Türkiye'de umudun başkenti olacak” diye konuştu. Zişan AKAR

10 YIL TEBRİĞİ
İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin yayın organı olan 9 Eylül Gazetesi'nin 10. yaşını da kutlayan Tuncay Özkan, “Dayanışmanın en güzel örneklerinden biri olan 9 Eylül gazetesi tarafsız ve objektif bilgiyi izleyiciye, okuyucuya ulaştırıyor. İktidara geldiğimizde bu tür yapıların desteklenmesi amacıyla elimizden gelen herşeyi yapacağız. Gazetelerin daha özgün ve demokratik bir ortamda çalışabilmesi için AB şartlarını kabul edeceğiz ve editöryel özgürlüğü sağlayacağız. Örgütlenme hakkını getirip patronların başka iş yapmaması isteyeceğiz. Yerel medyanın çok güçlü olması için de kent rantı dediğimiz Katı Atık ve Emlak Vergisi üzerinden yerel medyayı, kooperatif medyaları destekleyeceğiz. Sürdürülebilirliğini sağlamış ve 10 yaşına gelmiş 9 Eylül gazetesinin dünya açısından da model olma özelliği var” ifadelerini kullandı.