Haber/ Sinan KESKİN

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, Dokuz Eylül Üniversitesi’nin 2020 Sayıştay Raporu'nda yer alan iddiaları Meclis gündemine taşıdı. Sertel, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer tarafından yanıtlanması istemiyle soru önergesi verdi. 2020 Sayıştay Denetim Raporu'nda, “Dokuz Eylül Üniversitesi 2020 yılına ilişkin mali rapor ve tabloları hakkında; denetim görüşü oluşturabilmek için gerekli olan, geçerli finansal raporlama çerçevesi kapsamındaki mali rapor ve tablolar ile 'Denetimin Dayanağı, Amacı, Yöntemi ve Kapsamı' 'Kurumun Hesap Verme Sorumluluğunu Tam Olarak Yerine Getirmediği' ve nihayetinde başlığı altında açıklanan bilgi ve belgeler kamu idaresi yönetimi tarafından yeterli ölçüde sağlanmadığı için görüş bildirilememektedir” tespiti yer almıştı. Bu tespiti hatırlatan Sertel, Bakan Özer'e şu soruları yöneltti: “5018 sayılı Kanun ve Sayıştay denetimi ile ilgili diğer kanunlarda belirtilen sorumlular ve sorumluluk kapsamında kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemler ve sorumluları tespit edilmiş midir? Ortaya çıkan usulsüzlükler ve yolsuzluklara ilişkin ne gibi iş ve işlemler tesis edilmiştir? İş ve işlemlerin safahatı nedir? Raporda yer alan değerlendirme ve tespitler sonrasında ilgili mercilere bildirim yapılmış mıdır? Türk Ceza Kanunu kapsamında bulunan suçlarla ilgili Kanunun 78. maddesine göre kamu davası açılması gündeme gelmiş midir?”

'KİMSEYE HESAP VERMEM'

AKP iktidarında başta halka olmak üzere kimseye hesap vermeyen bir anlayışla karşı karşıya olduğumuzu söyleyen CHP'li Sertel, “En tepedeki 'ben kimseye hesap vermem' anlayışında olunca onun altındakiler de aynı anlayışı devam ettiriyor. KİT Komisyonu üyesi olarak kurumların Sayıştay’a hesap vermemesi, bilgi gizlemesi, belge teslim etmemesi gibi durumlarla sık sık karşılaşıyor ve bunu komisyon toplantılarında sürekli eleştiriyoruz. Örneğin; Ziraat Bankası’nda da buna benzer bir durum yaşanmıştı. Sayıştay denetçileri Ziraat Bankası yönetiminden kendilerine tahsis edilen sınırsız kullanımlı kredi kartlarının harcama detaylarını istemiş ama banka yönetimi tarafından bu harcamalar kendilerine verilmemişti.”

BELGELER GİZLENİYOR MU?

Gizleyecek bir şeyi olmayanların Sayıştay’a istediği tüm bilgi ve belgeleri verdiğini vurgulayan Sertel, “Ama yanlış iş yapanlar Sayıştay kanununa da karşı gelerek denetçilerin istediği bilgi ve belgeleri vermekten imtina ediyorlar. DEÜ'de benzer bir durumla karşı karşıyayız. Üniversitenin başındaki atama rektör Fatma Seniha Nükhet Hotar, Sayıştay denetimlerinde denetçiye istediği bilgi ve belgeleri vermekten imtina etmiştir. Farklı kaynaklardan edindiğim bilgilere göre üniversitenin 2020 yılı denetimlerinin yapıldığı dönemde Sayıştay denetçisi üniversite kooperatifi başta olmak üzere sorunlu gördüğü birimlerden ısrarla detaylı evrak istemesine rağmen kendisine bu belgelere verilmemiştir. Denetçi de DEÜ 2020 yılı denetim raporuna bilgi ve belge verilmemesini not düşerek tam denetim yapılamadığını vurgulamıştır” diye konuştu. 

Biliyorlar, susuyorlar

Bakan Özer'e verdiği soru önergesinin yanı sıra aynı soruları Sayıştay başkanına da yönelttiğini ifade eden Sertel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Verecekleri cevabı merakla bekliyorum. Aslına bakarsanız cevap vereceklerini düşünmüyorum. Çünkü korkuyorlar. Herkesin birbirinin açığını bildiği ama herkesin sustuğu bir dönemden geçiyoruz. Ancak sanmasınlar ki bu iktidarın dönemi bittiğinde tüm bunların da üzeri kapatılacak. Hangi kurumda ne yolsuzluk ne hukuksuzluk varsa hepsini birer birer gündeme getirip yargı önünde hesap soracağız. Kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak. DEÜ rektörü bugün arkasında Cumhurbaşkanı olduğunu bilerek kanunlara karşı geliyor ancak vakti zamanı geldiğinde, arkasında kimse kalmadığında o karşı geldiği kanunlar önünde hesap verecek.”