Kentin son nefeslerinden Poligon’daki 191 hektarlık yeşil alana sahip çık İzmir.

Bugün sınırları Karabağlar ile Balçova ilçesi arasında kalan Poligon Deniz Er Eğitim Tabur Komutanlığı’nın bulunduğu toplam 191 hektarlık alan İzmir’in son kalan göz alabildiğine yeşilliklerinden biri. Bu alanın 57 hektarı Karabağlar’da 134 hektarı ise Balçova sınırları içinde kalıyor. Askeriye o bölgeden taşınmaya karar verdi, peyder pey binalar boşaltılıyor.

TAM 191 HEKTAR

Alanın büyüklüğüne dikkat, 191 hektar! Şöyle anlatayım, Kültürpark’ın yaklaşık 5 katı.

Ancak İzmir halkı ve ilgili kurullar zamanında harekete geçmezse akıbetin ne olacağı meçhul değil.

Aksine gözümüzün içine bakılarak, yapılaşmaya açılması kimse için sürpriz olmayacak.

Şu anda Savunma Bakanlığı’nda olan arazi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından bir anda yapılaşmaya açılabilir ve TOKİ konutlarının yükseldiğini görebiliriz. Kaldı ki çevrede dedikodular artmış hatta hangi şirketlerin fizibilite çalışmaları yaptığı dillendirilmeye başlandı.

İzmir’de ilgili hangi kurum, yerel yönetim, STK’lar varsa bu konuyu bir görev bilmeli.

SELVİTOPU DEVREDE

Yerel seçimler öncesi siyasetin onca toz dumanına rağmen Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu konuya hayli duyarlı.

Başkan, bölgeye rekreasyon alanına çevirmek için planlarının hazır olduğunu anlattı.

Selvitopu alan kendilerine devredildiği takdirde tümüyle ağaçlarla örülü doğasını koruyacaklarını ve yapılaşma getirmeden gençlik/spor merkezleri oluşturabileceklerini dile getirdi.

HAYDİ İZMİR

Devasa bir rantın karşısında yerel güçler durabilir mi?

Eğer İzmir halkı tek yumruk olursa durur. Hep söylüyorum; bir kentin geleceğe taşınması, çehresinin değişmesi yalnızca yüksek katlı yapılaşma demek değildir.

Planlamış gökdelen bölgeleriniz de olabilir ama asıl bir kent merkezinde rekreasyon alanlarınız gençlerinizi çocuklarınızı yeşille birleştirdiğiniz olması gençlik, spor, halkın buluştuğu sosyal tesisleriniz olur.

Bir de ekonomi yazarı olacaksın, o bölgenin rant değeri ne kadar hesaplıyor musun diye soran dolar işaretli gözler mutlaka olacaktır.

Biliyorum gayet iyi biliyorum efendim.

Hatta o kadar ki, bir avuç insanın sağlayacağı kazancın, 4.5 milyon İzmirli’nin kaybıyla karşılaştırılamayacak kadar küçük olacağını bilecek kadar.

***

SON HAMLELER

Yerel seçimlerde CHP Genel Merkezi’nin tavrına karşı düşüncem, İzmir kamuoyu ile aynı; “Adayları 30 Mart’ta açıklasaydınız. Beyler!” Bu saatten sonra kim aday olur, kimin taktiği doğru oldu, kimler neyin peşinde gibi konulara girilmez zira saat başı taktik ve haklılık değişiyor.

Ancak asıl yukarıda bir örneğini verdiğimiz gibi bu kentin hemen neşter vurulmayı bekleyen ana konularında zaman kaybedildikçe kent kaybediyor. Belediyelerde de çalışmalar durdu. 9.00 -17.00 mesaisi, çarşı pazar gezme mesaisine dönüştü. Belediyeler cephesinde günler boşa giderken, başta ulaşım sıkıntılar arttı. Tamam İzmir gibi bir kente sentetik, artist, tecrübesiz adaylar olmasın ama kavga uzadıkça başta kararsız oyları kendine çeviren muhalifler ile artan iş kayıplarını da umarız birileri hesaplıyordur.