Dokuz Eylül TV'de yayınlanan "Siyaset Odası" programına konuk olan Özlale, seçim atmosferinin çok iyi gittiğini ve İzmirlilerin kendisine büyük ilgi gösterdiğini ifade etti.
Gençlerde birinci olduğunu, 30-44 yaş grubunda ise çekişmeli bir durum olduğunu belirten Özlale, 50 yaş üstü seçmenleri ikna etmesi gerektiğini söyledi. Son 6 ayda İzmir'i karış karış gezdiğini ve seçmenlerle yüz yüze görüştüğünü vurgulayan Özlale, bu sayede İzmirlilerin kendisini daha iyi tanıdığını ve projelerine destek olduğunu kaydetti.
Özlale, İzmirlilerin projelerini ve önceliklerini artık net olarak bildiğini ve bu durumun kendisine büyük bir avantaj sağladığını belirtti. İzmir'in sorunlarını çözmek için hazır olduğunu ve İzmir'i hak ettiği yere taşımak için gece gündüz çalışacağını ifade etti.
Sosyal medyada enerjisiyle dikkat çeken Özlale, hiperaktif biri olduğunu ve bu durumun kendisine hayat dolu ve pozitif bir bakış açısı kazandırdığını söyledi. Engelleri takmadan, İzmir'i yönetmek için gereken her şeyi yapmaya hazır olduğunu vurguladı.
‘Kaybettiren aday’ ithamına yanıt
Bazı kesimler tarafından "seçimi kaybettiren aday" olarak nitelendirilmesine tepki gösteren Özlale, "Ben seçilme hakkımı kullanıyorum. AK Parti ve CHP'nin doğru bir politika geliştirmediğini görüyorum. Biri Ankara'da biri burada en temel belediye hizmetini gösteremiyor" dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in "CHP’ye verilmeyen her oy AKP’ye gidecek" çağrısına da yanıt veren Özlale, "CHP İzmir'e sahip çıktı mı? Bence çıkmadı. Bu sefer de istediğiniz adayı göstermedik. CHP tabanını dinlemedik, bana yakın birini seçtim bunu da seç. Seçmezseniz laiklik elden gider. Koskoca CHP Genel Başkanı’na bu sözler yakışmıyor" ifadelerini kullandı.
Özlale, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu söylemi üzücü görüyorum. Özgür Özel’e yakışıyor, ancak CHP’ye yakışmıyor. CHP’yi Atatürk kurdu, o mirası önünde saygıyla eğiliyorum. Efsane genel başkanları olmuş, Ecevit başta olmak üzere. Atatürk’ün kurduğu CHP’nin bize bıraktığı en büyük miras demokrasi. Bunlar dururken, Özgür Özel’in bu şekilde oy istemesi yakışmıyor. Ben, Cumhuriyet değerlerine CHP’den daha çok sahip çıkarım. Atatürk’ün bize bıraktığı en büyük miras İzmir’in ta kendisidir. Biz o İzmir’e sahip çıkabiliyor muyuz”
Anketler İYİ Parti’yi kararsız yazıyor
Anketlerde kararsız seçmenlerin kendisine oy verme eğiliminde olduğunu belirten Özlale, "Anket şirketleri videolara yansıdı. Hamza Dağ, Cemil Tugay diye soruyorlar. Özlale'yi kararsız olarak işaretliyorum diyor. Öyle bir noktaya geldi ki, siyasetin kirlendiğini görüyorum" dedi.
Özlale kazanırsa İzmir kazanır
İYİ Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale, "Stratejik oyu anlamıyorum. Ben kazanmak için buradayım. İzmirliler ideolojiyi bir kenara bırakıp, İzmir'i kimin yöneteceğine odaklanmalı" dedi.
Stratejik oy kullanımı konusuna değinen Özlale, "Cemil Bey ve ben ikimiz aday olsaydık ben kazanırdım. Hamza ve ben aday olsa ben kazanırdım. Hamza Cemil yerine ben varım. Kazanamamak için hiçbir sebep yok" diye konuştu.
Seçmenlerin ideolojiyi bir kenara bırakıp, İzmir'i kimin yöneteceğine odaklanması gerektiğini vurgulayan Özlale, "Ülkeyi yönetecek kişiyi partiyi seçmiyoruz. İzmir'i yönetecek kişiyi seçiyoruz. Hamza Dağ kazanırsa AK Parti, CHP kazanırsa Cemil Tugay kazanır. Ümit Özlale kazanırsa İzmir kazanır" dedi.
Yerel seçimler daha zor
Yerel seçimlerin genel seçimlere göre daha zor olduğunu söyleyen Özlale, "30 ilçeye belediye başkanı olarak gidiyorsunuz. Tek bir kişi seçilecek. Bence daha zor. Yerel dinamikler kolay değil. Meclis üyeleri seçilmesi, siyaseti hiç bilmiyormuşum. İlk siyasete girdiğimde 60 ili gezdim. Kalkınmadan sorumlu kişiydim. 2 bin 300 maddelik kalkınma planını yazdım 6'lı masada" diye konuştu.
İYİ Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale, "Yerel seçimler adayların yarıştığı seçimler. Siz beş yıllığına kimi yöneteceğini seçiyorsunuz. Ben burada parti rozetimi çıkardım" dedi. Öte yandan Özlale, İzmir'de herkese eşit mesafede olacağını ve kentin kalkınması için projelerini anlattı.
İzmir’de 100 bin çocuk aç
Projelerinden bahseden Özlale, sosyal devlet vurgusu yaparak, çocuklara ücretsiz kahvaltı ve öğle yemeği sağlayacağını açıkladı. İzmir'de 100 bin çocuğun aç olduğunu ve bu duruma çözüm üreteceğini vurgulayan Özlale, "Devlet okullarında bedava kahvaltı ve öğle yemeği vereceğim. Çocukların beslenmede eşit olması gerekiyor. Eğitim kartım var, 30 bin çocuğa destek oluyoruz. 1'den 12'ye kadar test kitapçığı önüne geliyor. Evde dersnae. 0-22 yaşında tüm bireyler sosyal devlet açısından bize emanet. Onlar şefkati hissetmeli" diye konuştu.
Öte yandan, Alsancak Limanı arkasında "tasarım kasabası" projesinden söz eden Özlale, "Burası endüstriyel miras dediğimiz bir yer. Arkasında, ‘heyula’ gibi ‘beşli çete’ olmasa bile onlu çete olan müteahhitlerin olduğu yer. En büyük hayalim buradan çıkacak olan sanatın, katma değerin, İzmir ekonomisiyle buluşturmak" dedi.
İzmir'de büyük bir potansiyel var
Barselona'da belediyenin kendi gelirini yarattığını ve bunun İzmir için de örnek alınması gerektiğini söyleyen Özlale, "İzmir'de belediyeler en büyük işveren. Bence hakkaniyetli bir işveren olmalı. Hiçbir şekilde çalışmayan, işin huzurunu bozanları işten ayırır, aynısını yapacağım. O kişiye ödediğiniz parayla ek ESHOT seferleri yapabilir, bir çoğu yoksulluktan kurtarabilirsiniz. Emekçiyle hiçbir alıp veremediğim yok çalışmayanla var. Emeğe hakkını vermek için, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde 50 binden fazla çalışanı varsa, ve belediye hizmeti buysa, burada bir yanlışlık var" ifadelerini kullandı.
Personel harcamalarına vurgu yaptı
Belediyelerin bütçesinin yüzde 70'inin personele gittiğini ve bu konuda konsolidasyona ihtiyaç olduğunu belirten Özlale, "Normal kafası çalışan herkes gibi, gerçekleri söyleyen birisi olarak zorunlu hissettiğim bir şey. Benim anam babam işçi. Gururla söylüyorum. Emek nedir, alın teri nedir biliyorum. Hayatım boyunca çalışarak paramı kazandım. Belediye işçisi kardeşim rahat olsun. Onlarla güzel çalışırım. Onlarla beraber yanında İzmir'i yöneten arkadaş olurum" dedi. Özlale, İzmir'in sorunlarını ve çözüm önerilerini anlattı.
Emekçinin yanındayım
Belediye işçilerinin yanında olacağını ve onlarla güzel bir çalışma ortamı yaratacağını vurgulayan Özlale, "Hiçbir kimseye iş sözü vermedim. Sosyal hizmet uzmanları, sosyologlar, kent planlamacıları, veterinerler, sokak hayvanları problemini bize yakışan şekilde çözmek için. Öncelikli olarak bunları ele alacağım" dedi.
Daha genç bir İzmir vadediyorum
Gençlerin İzmir'den gitmek zorunda kalmayacağı bir şehir vadettiğini belirten Özlale, "Gençlerimiz kendilerine yakışan ücret alamıyorlar. Ege Üniversitesi, en fazla üniversite öğrencisinin ayrıldığı üniversite. Gençlere güzel bir İzmir sunamamışız. İnsanı, yolu, binası ve vizyonuyla daha genç bir İzmir vadediyorum. İzmir yaşlanıyor, ölü toprağı serpiştirilmiş yer gibi" diye konuştu.
Sahile kıyısı olmayan yere balık hali koymuşuz
İzmir'in en önemli sorunlarının kentsel dönüşüm ihtiyacı, işsizlik, trafik ve körfez kirliliği olduğunu belirten Özlale, kentin tarihine de vurgu yaparak,”Konak Pier'in mimarı Gustave Eiffel. Burası, dünyanın, herkesin ismini bildiği bu şehir; kültürünü, tarihini ve zenginliğini kendisine anlatabilen şehir olmaktan çıkmış. Her gün dükkan kapanıyor. Bu İzmir'e yakışıyor mu” dedi.
Özlale, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Körfezin kokusundan değil, 10 sene daha körfeze denize girmem. Girmek zorunda da değilim. Körfezi etkili şekilde, trafiği azaltmak için kullanabilirim. Denize bu kadar uzak yaşayan bir yer yok. Sahil kentine gitmişseniz, balık halleri cazibe merkezlerinden biridir. Balık alır sokak lezzeti tadarsınız. Balık hali Buca'da. Sahile kıyısı olmayan iki üç ilçeden birine balık hali koymuşuz. İzmir'in tarihi binası var mı saat kulesi dışında? İzmir'in heykeli müzesi var mı, yok. Benim İzmir'e getireceğim şey kültürü sanatıyla barıştırmak. Bu şehrin, bu şekilde neredeyse tarihinden kültüründen kopmasına dayanamıyorum"
İzmir'i birlikte yönetelim
Gençlere ve İzmirlilere seslenen Özlale, "Gençler, annenizi babanızı ikna edin, bu şehri beraber yönetelim. Gençler bana oy veriyorlar. Üst jenerasyonlara, bu seçimin ideolojik bir tercih olmadığını anlatmak gerekiyor. Şehir kimin yöneteceğine karar verelim. Kararsızlar bende. Seçimene mesajım, İzmir kazansın. İzmir iki partinin, mevcut durumundan memnun olan partilerin arasında, İzmir'in kaybettiği çekişmeye kurban gitmesin diyorum” diyerek sözlerini bitirdi.
