EĞİTİM

Okul kıyafetindeki kriz esnafı vurdu

Türkiye'de 25 milyon öğrenciyi ilgilendiren yaklaşık 200 milyon parça okul kıyafeti, yönetmelik karışıklığı nedeniyle depolarda kaldı. Üretilen milyonlarca kıyafet satılamadı, sektör kriz yaşadı.

Abone Ol

İnci ONGUN / Türkiye’nin dört bir yanında okul kıyafetleri üreticileri Şubat ayında okul aile birliklerinin aldığı kararlara göre kıyafet üretip, Temmuz ayında dağıtımını yapmıştı. Ancak yaz ortasında gönderilen e-postalarla, “kesinlikle düz renk, logosuz ve nakışsız kıyafet” talebi gelince yüz milyonlarca liralık stok elde kaldı.

Okul kıyafetinde milyarlık kriz

Türkiye genelinde okul kıyafetleri sektöründe büyük bir kriz yaşanıyor. Şubat ayında okul aile birliklerinin kararına göre üretilen ve Temmuz’da dağıtımı yapılan milyonlarca ürün, yönetmeliğin yanlış yorumlanması nedeniyle depolarda kaldı. Sektör temsilcileri, yaklaşık 150-200 milyon adet kıyafetin milyarlarca lira değerinde olduğunu belirtiyor. Okul Kıyafetleri Komitesi Başkanı İsmail Doğan, sorunun temelinde genelgenin yanlış yorumlanmasının bulunduğunu belirtiyor: “Genelgede asıl amaç, farklı ideolojik logoların kullanılmamasıydı. Okulun kendi arması kullanılmaya devam edecekti. Ancak bazı yerlerde bu durum ‘Arma da yasak’ diye yorumlandı ve sorun buradan çıktı.” Doğan, yanlış yorumların sektördeki ekonomik riski de şöyle özetliyor: “Türkiye’de yaklaşık 25 milyon öğrenci var ve her biri ortalama 6-7 parça kıyafet alıyor. Ortalama maliyetle sektörün toplam üretim değeri yaklaşık 80 ila 100 milyar lira. Bu kafa karışıklığı çözülmezse büyük bir zarar söz konusu.” İfadelerini kullandı.

Genelge Yanlış Anlaşıldı

Bu durumun en çok etkilediği isimlerden biri olan İzmirli toptancı Cihat Şen süreci şöyle anlatıyor: “Şubat ayında karar alınmıştı, biz de üretip dağıttık. Ancak okullar logolu ve nakışlı kıyafet istemedi, mallar elimizde kaldı. Karar Şubat’ta alınmadı mı? O zaman neden bu kadar üretim yaptık? Ne yazık ki sesimizi duyuramadık. Yıllık resmi cirom 150-160 milyon lira civarında. Şu an elimde 50 milyon lira değerinde ürün var, kalan malların değeri ise yaklaşık 100 milyon lira. Eğer sorun çözülmezse zincirleme bir ödeme krizi yaşanacak” dedi. Şen, yanlış uygulamanın istihdamı da ciddi şekilde tehdit ettiğine dikkat çekerek şöyle devam etti:

“Tekstil sektörü zaten yurt dışındaki ucuz maliyetler ve düşük dolar kurundan dolayı zor durumda. Bu yanlış uygulama yüzünden işler daha da sekteye uğrayacak ve çalışanlar işsiz kalacak. Sektörün sürdürülebilirliği ciddi şekilde risk altında.”

Okul güvenliği tehlikede

Üreticiler, yaşanan sıkıntının ekonomik boyutunun yanı sıra güvenlik riski doğurduğunu da belirtiyor. “Eskiden kıyafetlerde okulun adı yazardı. Şimdi herkes aynı düz tişörtü giyerse, yabancı biri okula girse fark edilmez” diyen sektör temsilcileri, bu durumun güvenlik açıklarına neden olabileceği uyarısında bulunuyor.

Fiyat ve Rekabet Gerçeği

Bakanlıkta okul kıyafetlerinin pahalı olduğu yönünde yanlış bir algı olduğunu söyleyen üreticiler, devlet okullarında ciddi bir rekabet bulunduğunu ve fiyatların 1000-1700 TL arasında değiştiğini ifade ediyor. Buna karşılık, özel okullarda tek satıcılı sistemin fiyatları yükselttiği, bir tişörtün bile 1800 TL’ye satılabildiği belirtiliyor. Gözler Millî Eğitim Bakanlığı’ndan gelecek açıklamada. Üreticiler, “Bu sadece bizim değil, Türkiye’nin sorunu” diyerek çözüm bekliyor.