Haber / Çimen Eser YILDIZ

İzmir’in Bergama ilçesinde geri dönüşüm odaklı ayrıştırma gerçekleştirerek organik atıktan enerji üreten Biotrend Enerji, şirket içinde başlattığı Şiddet Farkındalığı Eğitimleri ile Türkiye’de örnek alınacak bir projeye imza atıyor. Çöp ayrıştırma görevlisinden vardiya amirine kadar mavi ve beyaz yakalı 161 çalışanına ‘Şiddet Farkındalığı Eğitimi’ veren şirket, 3 ay önce başlattığı projeyle toplumda kadına yönelik şiddeti önlemeyi, kadın çalışanlarının gücünün ve emeğinin değerli olduğunun farkına varmasını amaçlıyor.

Şiddet Farkındalığı Eğitimleri projesini, kendisi gibi genç bir ekiple birlikte oluşturup hayata geçiren Biotrend Enerji İzmir Doğustar Tesis Müdürü Kerem Arslan, projenin çıkış noktasının, şiddetin toplum içinde normalleşmesine duyarsız kalmak istememeleri olduğunu söyledi. “Türkiye’de kadın cinayetlerine ve şiddetine yönelik farkındalık yaratmak istedik. Bunun için de en iyi aracın eğitim olduğunu düşündük” diyen Arslan, bu amaçla Bergama tesisindeki 74’ü kadın, 87’si erkek olmak üzere toplam 161 çalışana şiddet farkındalığı eğitimleri düzenlediklerini aktardı. Hem kadın hem erkek çalışanlarını dahil ettikleri bir eğitim programı hazırladıklarını belirten Kerem Arslan, “Şiddet, mobbing, taciz gibi toplum tarafından basite indirgenen kavramların ne kadar önemli olduğunu ve bu durumlara maruz kalan kadınlarımızın haklarını nasıl savunabileceğini anlatmak istedik. Projemize gönüllü olarak katılan Avukat Olgu Altuğ Kemaller ve Bilal Demir ile beraber bir eğitim planı oluşturduk. Öncelikle 4 vardiyadaki toplam 74 kadın çalışanımıza şiddet, ekonomik şiddet, psikolojik şiddet, mobbing, taciz, tecavüz konularında eğitimler verdik. Şiddet farkındalık eğitiminin yanı sıra hukuksal destek de sağladık. Eğitimin başından itibaren verdiğimiz hukuksal destek, tamamen eğitimcilerimizle yüz yüze ve gizlilik ilkesine dayalı gerçekleştirildi” diye konuştu.

HEM ŞİDDET HEM BABALIK EĞİTİMİ

Eğitim projesinin bir diğer ayağını erkek çalışanların oluşturduğunu belirten Arslan, kadın çalışanların ardından tüm erkek çalışanlarına öncelikle şiddet farkındalığı eğitiminin verildiği projede, şimdi ise babalık eğitimlerine devam ettiklerini dile getirdi. Konusunda uzman eğitmenlerle 87 baba ve baba adayı çalışana doğru baba tutum ve davranışlarını anlattıklarını söyleyen Kerem Arslan, “Bir ebeveyn olarak erkeklerin babalık eğitimi alması hem çocuklarına hem eşine hem de aile bütününe olumlu etkiler yaratacaktır. Daha önce babalıkla ilgili öğrenmedikleri birçok detay, çocuklarının da hayatlarına ve baba-çocuk ilişkisine yansıyacak. Bu eğitimlerle şirketimizdeki her çalışma arkadaşımızın sosyal hayatını daha olumlu hale getirmeye çalışıyoruz” dedi.

'ETKİ YARATMAK İSTİYORUZ'

İnsanların sözleri ve davranışlarıyla hem sosyal hem de iş hayatında birçok dönüşüme ve değişime neden olabileceğine değinen Kerem Arslan’a göre evrende bir insanın bir anlık, küçücük davranışının hayatındaki birçok şeyi değiştirmesi mümkün. Bunun için öncelikle kişilerin kendi etki gücünün farkına varması gerektiğine inanan Arslan, verdikleri eğitim ile çalışanlarının da aynı farkındalığa erişmesini amaçladıklarını vurguladı. “Çalışanlarımızın verdiğimiz eğitimlerdeki bilgilerle bütünde olumlu değişimler yaratmalarını amaçlıyoruz” diyen Kerem Arslan, eğitim ile hedeflediklerini şöyle anlattı;

“En küçük bir bilginin bile çalışanlarımızın hayatlarında Kelebek Etkisi yaratacağına inanıyoruz. Eğitim sırasında edindikleri şiddete, aile ve şirket içi iletişime, hukuka yönelik bilgiler, 161 çalışanımızın hayatında birçok sözsel ve davranışsal olumlu değişime neden olabilir. Buna inanıyoruz ve çalışanlarımızın kanatlarını hem kendi hayatları için hem ailelerinin hatta dünyanın daha iyi ve mutlu olması için çırpmasını amaçlıyoruz. Bu amaçla eğitimlerimize devam edeceğiz.”

HAFİFLEMİŞ YÜREKLER

3 ay önce başlayan eğitimler zamanla çalışanların ev ve sosyal hayatını iyileştirirken, işyerindeki verimliliğine de yansımaya başlamış durumda. Özellikle kadın çalışanlarının eğitimlerin ardından hem iş hem de sosyal hayatlarında çok güzel gelişmeler yaşadığını dile getiren Kerem Arslan’a göre şiddete maruz kaldığının bile farkında olmayan birçok kadın kendi haklarını öğrenerek, hayata karşı daha dik durmaya ve işyerinde daha mutlu çalışmaya başladı.

“Tüm iletişim süreci gizlilik ilkesi ile yürütüldüğü için yaşanan olayları travmaları bilemiyoruz ama hafiflemiş yürekler ve gülen gözler bizim için en kıymetli hediye” diyen Kerem Arslan, eğitimin çalışanlar üzerine etkilerini, “İşimiz gereği daha çok taşra bölgelerinde yaşayan çalışan profiline sahibiz. Eğitim sonrasında kadın çalışanlarımızın gücünün ve emeğinin değerinin farkına varmaya başladığına şahit olduk. Evlerinde mutlu olan insanların yüzleri iş yerlerinde de gülmeye başladı. Bu zincirleme etkisinin gücü de iş performansımıza ve verimliliğimize yansıdı” şeklinde anlattı.

SIRADA, KREŞ AÇMAK VAR

Şiddet eğitimleriyle kadına yönelik farkındalıkların arttığı yeni bir sürecin başladığı şirkette gelecek döneme yönelik yeni proje planları da var. Kadını sosyal ve iş hayatında daha etkin ve güçlü bir konuma getirmek için yeni hedeflerinin olduğuna dikkat çeken Kerem Arslan, “Projelerimizin genel amaçlarından birini kadınların ekonomik özgürlüklerini sağlamak oluşturuyor.  Aynı zamanda iş ve sosyal alandaki fırsat eşitsizliğinin önüne geçmek ve tüm çalışma arkadaşlarımızın mutlu çalışmasını sağlamak istiyoruz” dedi.

Buna ulaşmak için ise bundan sonraki ilk hedeflerinin, kadın iş makinesi operatörü çalıştırmak olduğunu vurgulayan Arslan, “Erkek işi denilen zorlu görevleri kadınların da başarıyla yapabileceğini göstermek istiyoruz. Daha sonrasındaki hedefimiz, tesis bünyemizde çalışan annelerin çocukları için bir kreş açmak. Böylece kadın çalışanlarımızın çocuklarıyla daha fazla vakit geçirebilmesini sağlayacağız” bilgisini verdi.

***

Atıklardan kurdukları kütüphane köy okulları için de fikir oldu

Biotrend Enerji Bergama tesisinde çalışanlara değer katmaya yönelik hayata geçirilen bir diğer projeyi ise ‘Hayat Ağacı Kütüphanesi’ oluşturuyor.

Evsel atıkların toplandığı ve işlendiği tesiste kitapların da çöp olarak karşılarına gelmesi, firmada yeni bir projenin doğmasına neden oldu. “Kitapları çöp içinde sonsuzluğa uğurlamak bizleri çok üzüyordu” diyen Kerem Arslan, kitapları yaşatmak için tasarımını tesisin inşaat şefi Enes Cindoruk’un tamamen atıklardan yaptığı Hayat Ağacı Kütüphanesi’ni kurduklarını söyledi.

“Atıklar ile kütüphanemize can suyunu verdik, kitaplar da bize ‘ikinci bir şans’ verdi” yorumunu yapan Kerem Arslan, “Personellerimizin yoğun ilgi gösterdiği kütüphanemizde çalışanlarımız evlerine kitap götürebiliyor, molalarında okumalar yapabiliyor. Hayat Ağacı Kütüphanesi o denli ilgi gördü ki civar köyler ve belediyeden gönüllülerin gönderdiği kitaplarla kütüphanemiz daha da zenginleşti” diye konuştu.

HEDEF 20 KÖY

Hayat Ağacı Kütüphanesi’yle fabrikada başlattıkları projeyi köy okullarına da taşımak istediklerine değinen Arslan, projeyle ilgili detayları şöyle anlattı: “Kütüphanemizin tohumları köy okullarına da düştü. Atıklardan yaptığımız ilgi çekici kitaplıklar, çocuklara hem geri dönüşüm ruhunu aşılıyor hem de kitap okumaya teşvik ediyor. Bu kitaplıklara edebiyatın güçlü isimlerinin adını vererek, bu isimleri hatırlanmasını ve eserlerine ulaşılmasını sağlamak gayretindeyiz. Şimdilik 4 kitaplık kurduk. Hedefimiz, civardaki 20 köy okulumuza dokunmak. 20 köy okuluna atıklardan oluşan ağaç şekilli kitaplıklar kurup, dijitalleşen dünyada kitapların unutulan değerini çocuklarımıza aşılamak istiyoruz.”

'Eğitimlerin devam etmesini istiyorum'

Çalışan Şenay Engül: Kadına Şiddet Eğitimleriyle ekonomik ve psikolojik şiddetin ne olduğu, işyerinde hangi uygulamaların mobbinge girdiği gibi birçok konuda bilgi sahibi oldum. Aslında ilk başta ‘böyle bir eğitime ne gerek var’ diye düşünmüştüm. Ama sonradan ne kadar gerekli bilgiler öğrendiğimi anladım. Aile ve evlilik hayatıyla ilgili de hukuki anlamda birçok bilgi öğrendim. Şirketimizde bu tür eğitimlerin devam etmesini isterim. Bundan sonraki süreçte işyerinde özellikle çalışan personellerin birbirine nasıl davranması gerektiğini, herkesin birbirine ve işine nasıl saygı duyması gerektiğini anlatan eğitimler verilmesini istiyorum.

'Eğitimleri çocuklarıma aktarıyorum'

Çalışan Bahar Bozkurt: İşyerinde şiddetle ilgili eğitimler verileceğini ilk duyduğumda çok da etkili olacağını düşünmemiştim. Ancak eğitimlerden beklediğimden daha fazla şey öğrendim. Aldığımız eğitim ile şiddete karşı kendimizi nasıl savunacağımızı, işyerindeki çalışma haklarımızı öğrendik. Bir anne olarak aldığımız eğitimleri çocuklarıma aktarıyorum. İş yerinde yaşadığımız stres ile nasıl başa çıkabileceğimiz ve çocuklarımızla nasıl vakit geçireceğimizle ilgili de yeni eğitim programının hayata geçirilmesi hepimize fayda sağlayabilir.

'Haklarımı öğrendim'

Çalışan Hülya Taş: Şiddet konusunda daha önce bir eğitime katılmamıştım. Aldığımız eğitim sayesinde iş yerinde nasıl davranacağımı, haklarımı ve hangi yasalardan faydalanabileceğimi öğrendim. Bu tür eğitimlerin devam etmesini çok isterim. Özellikle iş yerinde kadın-erkek çalışan arasında ayrım yapılmaması gerektiğini anlatan eğitimlerin verilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Bu yayın Hollanda Büyükelçiliği İnsan Hakları hibe programı desteğiyle yürütülen ‘Kadın ve LGBTİ+ Odaklı Şiddete Karşı İletişim Projesi-NAR Projesi’ kapsamında hazırlanmıştır. Bu yayının içeriğinden yalnızca 9 Eylül Gazetesi sorumlu olup herhangi bir şekilde Hollanda Büyükelçiliği’nin görüşlerini yansıtmamaktadır.