Hemen peşinden koşarsın.
Hırsız, maaşının olduğu cüzdanı götürmüştür.
Karakola mahkemeye koşarsın.
Yakalarsan kafasını gözünü yararsın…
Hakkını ararsın kısacası…
Hatta bazen kendini bile suçlarsın.
"Keşke sağlam yere koysaydım", "İkiye bölseydim" falan gibi…
……
Bir zamanlar halkçıydı bu kent…
Genetik mirası yiyoruz belki de.
Misal… Tansaş vardı… Kurucusu İhsan Alyanak.
1973 yılında halka ucuz et ve kömür sağlamak için kurulmuştu.
Başkan sırf bu yüzden halkçılığıyla efsane olmuştu.
Ucuz et, ucuz kömür… Parasız değildi… Ama onurluydu kömür…
1976 da Tanzim Satışlar adı altında ilk mağazasını açmıştı Konak’ta.
1986 yılında mağaza sayısı 12'ye ulaşmıştı.
Koltukta bu kez Burhan Özfatura vardı.
1989-1994 yılları arasındaysa Yüksel Çakmur Belediye başkanıydı.
Son hatırladığım mağaza sayısı 126'yı bulmuştu.
Devrimci İhsan’ın mirası modern zamanların “Ucuz market zinciri” ne dönüştü.
İzmir’i aştı. Türkiye’nin malı oldu.
Turgut Özal dedi ki; “Belediyeler bakkallık yapmasın”
Önce adamı İstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan sattı bakkalları (!)
Sonra Başkan Özfatura. Halka açıldı. Özfatura başkanın dediğiyle; "150 milyon dolar" kazandıydı belediye…
Ahmet Priştina geldiğinde Tansaş yelkenler fora olmuştu bile.
Aziz Kocaoğlu ise sadece müşterisi olabildiydi bu zincirin.
Ahmet Priştina belediye başkanı olmadan Tansaş’ta yetkili idi.
1992'de belediyeden yönetici olarak ayrılıp 100 girişimciye KİPA'yı kurdurttu.
Onunda amacı “Küçük Tansaş’ın büyük başarısı”nı yakalamaktı…
O da oldu. KİPA kapıları kuyruktu.
…..
Antin oldu kuntin oldu…
Bugün;
Kapısında TANSAŞ yazan 190 mağaza Migros oldu.
Kipa ise İngilizlerin oldu.
Kipa 2014'te 125.5 milyon TL. vergi cezası yedi. Kapatma kararı aldı.
Kademe kademe terk ediyor şimdi…
Migros hiçbir zaman Tansaş’ın o ucuz etiketlerine ulaşamadı.
Zaten bana göre; satın alınması da tamamen ticari bir taktikti.
Artık Tansaş rakip değildi. Kendinindi. Öldürdü.
Çünkü doğal olarak bu zincir onlar için ticaret kapısıydı.
Bugün Migros, gıda sektöründe hem karlılıkta hem sektörde lider.
….
Bizim Tansaş’ların yerine BİM ucuzculuk görevini üstlendi.
Sermayedarlarının muhafazakar, ılımlı İslamcılardan oluştuğu söyleniyordu.
2009 da Fas’ın Kazablanka’sında aynı günde 10 mağaza açtılar.
Şu anda Fas'ta 223, Mısır da 81 mağazası var…
BİM Mustafa Latif Topbaş’ın liderliğindeki Topbaş ailesinin kontrolündedir.
…..
A-101’de Zapsu ailesi tarafından kurulmuştu.
Bu iki ailenin iktidar partisine yakınlığı epey tartışılmış, konuşulmuştu…
Sonra Memorial Hastaneleri'nin sahibi, Katarlı ve İngiliz ortaklarıyla Turgut Aydın aldı.
6 yılda bu zinciri füze gibi yükseltti.
Ucuzculukta üstlerine yoktu. Halkın dostu olmuşlardı…
……..
Aslında satırlara değil sayfalara sığmayacak ilişkiler, siyaset ve yönetim modelinin özetini yapmaya çalıştım.
Zamanında Halk Kooperatifçiliği olgusuyla yayılan solculardı.
Devrimciler 80'de taklayı atınca;
Ne Halk Evleri kaldı, ne mahalle kooperatifleri.
Sol eylemin halka dokunan kanadı da, parmağı da 30-35 yıl içerisinde görüş değiştirdi (!)
…..
Mezarının başında anılıyor şimdi Alyanak…
Hem de hızlı solcu Milletvekilleri tarafından falan…
Tohumu attı, büyüttü. Mirası bugün “Para kazanma makinası” oldu.
Senindi burası İzmirli…
Cebinden cüzdanın gitse karakola koşan devrimci…
Elinden çocuklarının geleceğini aldılar, kentin ruhunu sattılar.
Haberin olmadı. Olsa da tepkin olmadı. Gıkın çıkmadı.
Her turuncu tabelaya baktığında, mavi halini,
Her küçük ucuzcuya girdiğinde Halk Kooperatiflerini unutma olur mu?
……
Na'ber devrimci?
İktidarlar böyle evriliyor…
Ucuz satan kimse halkın kahramanı oluyor.
Peşinden oylarda evriliyor. Siyasi görüşte…
Senin dükkanlar uçtu. Oy sandığı oldu, haberin yok…
Senin büyük atalarının açtığı yoldan da haberin yok.
Çünkü kapitalizm ve emperyalizm kardeşler böyle bir şey.
Kıçından donunu alır haberin olmaz…
Sende oyuncağı alınmış bebe gibi ağlarsın işte…
İyi alışverişler devrimciler…
***
OKAN YÜKSEL VE MERHABA…
Okan yüksel.İzmir’in modern ozanıdır.
Açlığa, yokluğa direnmiş, onurlu gazeteciliğinden bir gram ödün vermemiş bir adamdır.
Yazardır.
Adamdır…
Çizerdir.
Adamdır.
Her söylemine “Merhaba “diyerek başlar. "Merhaba" diyerek bitirir.
Cumartesi günü, Karşıyaka’da Muharrem Candaş Spor Salonu'nun açılışına katıldı.
Küskünlüklerini bir kenara koydu.
“Merhaba” dedi mikrofondan.
Konu spor olunca Karsıyaka Arena Spor Salonu'ndan dem vurdu…
Arena’nın sözlük anlamlarını anlattı.
Hakikaten de “Arena”nın sporla ilgisi yoktu. Her türlü kan akıtılan yerlerin adıydı…
Etkilendik hepimiz.
Bu tatlı eleştiriyi Başkan H.Mutlu Akpınar iyi değerlendirdi.
İyi asist oldu ya, Başkan golü attı ;
“İlk mecliste kararını alıyoruz. Karşıyaka ARENA’nın adı , bundan böyle MUSTAFA KEMAL ATATÜRK SPOR SALONU olacak"…
….
İkinize de ;
MERHABA…
***
SIKI DURUN
Bugünden itibaren 500 bin mülteci geri dönüyor.
İlk liman Dikili.
Dikilili isyanda.
Süreç başladığı gibi sürecek.
Yani bu yaz, bu mülteci işinden hoşlanmayanlar için kabus olacak.
Sessiz sakin şehir Dikili dolmuş durağı gibi olacak.
İkinci durak da Çiğli…
Sadece buraları mı ?
Bence değil.
İzmirli sıkı dur…Sağlam bir dalga geliyor…
***
DELİ ZİYA :
Ben de küçük şeylerden mutlu olabilirim ama bu kadar b…n arasında o küçük şeyleri çıkarmaya üşeniyorum.( CHARLES BUKOWSKİ)
