YAŞAM

Mobil hat satışında radikal dönem: Dolandırıcılara biyometrik kalkan geliyor

İletişim sektöründe güvenlik standartlarını baştan aşağı değiştirecek yeni bir düzenleme kapıda. Artan telefon dolandırıcılığı ve sahte hat kullanımının önüne geçmek amacıyla harekete geçen yetkililer, mobil hat alım süreçlerini zorlaştırıyor. Artık isteyen herkes dilediği kadar hat sahibi olamayacak; çipli kimlik, yüz tanıma ve parmak izi gibi biyometrik veriler devreye girecek.

Abone Ol

Türkiye'de iletişim güvenliğini sağlamak ve vatandaşların mağduriyetini önlemek adına devrim niteliğinde bir adım atılıyor. Son yıllarda özellikle kendisini polis veya savcı olarak tanıtarak vatandaşları dolandıran suç örgütlerinin en büyük silahı olan "açık hat" veya sahte kimliklerle alınan mobil hat kullanımı, yeni düzenlemeyle tarihe karışıyor. Bugüne kadar nispeten esnek kurallarla yürütülen hat satış işlemleri, yerini çok daha sıkı denetimlere ve kotalara bırakacak. Yapılan çalışmaya göre, artık kullanıcılar operatör bayilerine giderek diledikleri kadar sim kart çıkartamayacak. Getirilecek olan kısıtlama ile birlikte, bir kişinin üzerine kayıtlı olabilecek hat sayısına belirli bir limit konulması ve bu limitin aşılması durumunda ek güvenlik prosedürlerinin işletilmesi hedefleniyor. Bu hamle, özellikle başkalarının kimlik bilgileriyle habersizce yüzlerce hat açan kötü niyetli şebekelerin elini kolunu bağlamayı amaçlıyor.

Kimlik doğrulamada teknolojik devrim

Yeni dönemin en dikkat çekici özelliği ise güvenlik bariyerlerinin teknolojiyle güçlendirilmesi olacak. Mevcut sistemde fotokopi veya tarama yoluyla yapılan kimlik ibrazları, yerini tamamen dijital ve biyometrik doğrulamaya bırakıyor. Yeni bir hat satın almak isteyen vatandaşlar, sadece kimliklerini göstermekle kalmayacak; çipli kimlik kartı üzerinden elektronik doğrulama yapmak zorunda kalacak. Ancak güvenlik önlemleri bununla da sınırlı değil. Bayilerde kurulacak yeni sistemlerle birlikte, işlem yapan kişinin gerçekten kimlik sahibi olup olmadığını teyit etmek için parmak izi okuyucular ve yüz tanıma teknolojileri kullanılacak. Bu sayede, çalıntı kimliklerle veya sahte belgelerle başkası adına hat çıkarma girişimi, daha işlem başlamadan engellenmiş olacak. Ayrıca tüm bu sürecin e-Devlet kapısı ile entegre çalışması, verilerin anlık olarak doğrulanmasını ve suistimallerin önüne geçilmesini sağlayacak.

Vefat edenlerin hatları mercek altında

Düzenlemenin en kritik ayaklarından biri de hayatta olmayan vatandaşların hatlarına yönelik alınan tedbirler oluşturuyor. Dolandırıcıların sıkça başvurduğu yöntemlerden biri olan, vefat etmiş kişilerin üzerine kayıtlı hatları yasa dışı işlerde kullanma dönemi sona eriyor. Yeni sistemle birlikte, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ile operatörlerin veri tabanları anlık iletişim halinde olacak. Vefat eden kişilerin üzerine kayıtlı olan aktif hatlar, özel bir takip mekanizmasıyla izlenecek. Varislerin belirli bir süre içinde hatları kendi üzerlerine almamaları veya iptal etmemeleri durumunda, bu hatların kullanıma kapatılması veya sınırlandırılması gündeme gelecek. Bu hamle, "hayalet hat" olarak bilinen ve izi sürülemeyen numaraların suç dünyasında kullanılmasının önüne set çekecek en önemli adımlardan biri olarak değerlendiriliyor.

Sektörde güvenlik odaklı dönüşüm süreci

Hayata geçirilecek bu köklü değişiklikler, sadece vatandaşları değil, GSM operatörlerini ve bayileri de yeni bir çalışma modeline yöneltiyor. Bayilerin, yeni doğrulama altyapılarına uyum sağlaması ve gerekli teknolojik yatırımları yapması gerekecek. Vatandaşlar açısından bakıldığında ise bürokratik işlemlerin bir miktar artacak olması muhtemel görünse de, uzmanlar bu durumun kişisel veri güvenliği için katlanılması gereken bir süreç olduğunu belirtiyor. Özellikle kimlik hırsızlığı sonucu üzerine habersizce borç veya suç kaydı açılan vatandaşların yaşadığı travmalar göz önüne alındığında, getirilen sıkı tedbirlerin kamu yararına olduğu aşikar. Sahte hatlarla yapılan dolandırıcılık faaliyetlerinin milyarlarca liralık ekonomik kayba yol açtığı düşünüldüğünde, devletin bu alandaki regülasyonlarının caydırıcılığı artırması ve suç oranlarını ciddi ölçüde düşürmesi bekleniyor. Önümüzdeki günlerde detayları netleşecek olan düzenleme, dijital güvenlikte yeni bir sayfa açacak.