Hazırlayan/ Ekin GÖKALP
Dünya 2002’den beri inanılmaz bir değişim içinde. Hem bireysel hem de kolektif anlamda kaç defa yandığımızı ve küllerimizden yeniden doğduğumuzu bilmiyoruz. Bir çoğumuz yorgunuz, sıkıldık ve bunaldık ancak bazı şeyler tamamlanmalı. Yaşadıklarımız, “seyirci kalmak zorunda” kaldıklarımız, ve “bile bile seyirci” kaldıklarımız … Tümü, bir araya gelmek üzereler. Bahsettiğim alanlarda birikmiş olan iyicil ya da kötücül tüm bireysel ve masif karmalar çok yakında insanlığın kucağına düşecek. Bakalım bu kez elimizdekiyle ne yapmayı tercih edeceğiz. Buna benzer bir öyküyü dinliyoruz aslında. Yaklaşık iki aydır, 22 Mart 2020’de Kova Burcu’na geçen Satürn ile yaşıyoruz. Satürn Kova Burcu’nda nelere sebep oluyor hepimiz az çok öğrendik sanırım: yüzde yüze yakın izolasyon, kapalı alanda çok az sayıda insanla birebir görüşme, teknolojiyi öğrenme zorunluluğu ve uzaktan iletişim/eğitim/iş vb. Bu enerjiye alışma süreci uzun sürecek gibi duruyor çünkü sahneye başka bir enerji çıkmak üzere. Evet, tam bugün 5 Mayıs 2020’de, Kuzey Ay Düğümü İkizler Burcuna geçiş yapıyor.
Ay düğümleri nedir?
7 Kasım 2018 ‘den bu yana, kolektif anlamda Kuzey Ay Düğümü Yengeç yönünde ilerledik. Yengeç, 4. ev konularını işaret eder; 4. ev “ev/yuva“ demektir. Şunu söylemeliyim ki Kuzey Ay Düğümünün en az sevdiği Burç Yengeç’tir çünkü Kuzey genişlemeyi, ilerlemeyi, hep daha fazlasını ister. Kuzey’in vatanı, anneyi, aileyi, duyguyu, maneviyatı, yemeği, bedenimizi ve vicdanı temsil eden bir enerjiyle nasıl işi olur ki? Zaten gördük. İşte artık hepimiz tamamen “evdeyiz”. Vatan sınırlarını aşmak tamamen yasak. İçinde sıkışıp kaldığımız anne rahmini (evimizi, odamızı) arada bir bırakıp gidebildiğimiz tek yer marketler. Tek eğlencemiz “yemek” oldu, bakın ekmek nasıl yapılır öğrenmeyen kalmadı. Bedenimizi mercek altına aldık. Onunla olan iletişimimizi fark ettik. Paranın ne kadar önemli ve yine ne kadar önemsiz olduğunu anladık. Zenginler için her şey değişti; yapacak hiçbir şey kalmadı. Yurtdışı seyahatleri, tatiller, geziler ve çılgın eğlenceler bitti. Fakir olanlar için belki hiçbir şey değişmedi. İyi ya da kötü, işi olan ama işsiz kalanlar için zaten kıt kanaat geçindikleri paranın olmayışı ise tamamen bir hüsran yarattı. Annelerimiz, onlar yaşlılar ya da gençler ama en çok onlara seslenir olduk. Onların aşı, sevgisi ve ilgisine hapsolduk. Belki sevdik bu yakınlığı belki de kaçtığımız şey bu yakınlıktı; ailemize, annemize, bedenimize, evimize olan bu yakınlıktı. Şimdi herkes bu yakınlıktan şikayetçi, evde olmaktan şikayetçi, yemek yemekten; kilo almaktan, çocuklarının gürültü yapmasından, zaten zorlukla yürüttüğü evliliğini hiç mesafe koyamadan (işe gidemeden) yürütmekten, en önemlisi bazıları kendisiyle kurduğu ilişkiden şikayetçi, herkesin canı sıkılıyor, bir başına yapacak hiç bir şey bulamıyor… Şikayetin sonu yok. Kendimizi bütüncül enerjiden, vicdandan, gerçek duygularımızdan, düşündüklerimizi ve hissettiklerimizi ifade etmekten korktukça (Yengeç duyguları ifade etmekle alakalıdır) yüzeyselliğe, umursamazlığa, iş kolikliğe, maddi değerlere ve iş dünyasındaki ilişki dinamiklerine (Hepsi Oğlak teması) kaptırdıkça Kuzey Ay Düğümü Yengeç’in simgelediği tüm alanlarda, tüm limitleri aşarak gidebileceği en son noktaya değin ilerledi.
Peki biz neyden koptuk? Güney Ay Düğümü Oğlaktaydı bunca zamandır. Oğlak, 10.ev konularını temsil eder. Kariyer, ün, iş, iş dünyası, piyasa, para, her türlü ilişki, partnerlik, hükümetler, öğretmenler, mühendisler gibi alanlar Oğlak Burcu’nun konusudur. Bir çoğumuz işimizi kaybettik, istifa verdik, ya da sağlık sorunları nedeniyle işimizden ayrıldık. Ün yapmaya çalıştığımız alanlarda olasılıkların kalmadığını gördük. Yaptığımız para birikimi boşa gitti, iflas ettik; kurduğumuz ortaklıklar ve şirketler battı. İş ya da özel ilişkilerimizden belki tamamen belki de geçici olarak koptuk. Öğrenciler okullarını, öğretmenlerini ardında bırakıp tamamen izole olmak zorunda kaldılar. En çok gördüğümüz kişilerden uzaktayız. Ev aldık ama kredisini bitirsek bile taşınamadık. Dışarıda, dünyanın göbeğindeydik, delicesine çalışıp didinip duruyorduk; anlamsızlık ya da anlam içinde debelenip bir şeyler yapmaya çalışıyorduk. Para biriktiriyorduk, harcıyorduk. Parayla ilgili algımız tamamen değişti. Ne için çok çalıştığımızı, emeğimizi sorgular olduk. Kısacası 10.evin simgelediği bir çok alandan tamamen ya da kısmen uzaklaştık. Bugünse, dünya yeni bir kapının eşiğinde. Kuzey Ay Düğümü 5 Mayıs 2020 ile 18 Ocak 2022 arasında İkizler Burcu’nda olacak.
Pusula “İkizler Burcu’nu” gösteriyor
Her ne olacaksa olur. Astroloji “geleceği bilmek” amaçlı kullanılan bir alan değildir. O, geçmişi bilir ve bilginin ışığıyla geleceği sadece “öngörür. Bilginin, aklın, sağlıklı iletişimin önemini kavramak; olaylara sakin ve tarafsızca bakmak, başkalarının düşüncelerine saygılı olmak, daha az konuşup daha çok dinlemek; öğrenmeye ve gelişmeye açık olmak, hayatın ciddiyetinin farkında olup yine de biraz eğlenmek ve insanları eğlendirmek bu dönem boyunca bizler için yap listesinde olmazsa olmazlar gibi duruyor.
Güzel bir yolculuk olması dileğiyle…