Bir Anadolu Efes, bir de Pınar Karşıyaka basketbolda korona virüs sonrası liglerin iptal olmasından en çok ağzı yanan iki kulüp oldu. Anadolu Efes, kurulduğu yıldan beri en büyük hedefi olan Euroleague şampiyonluğuna çok ama çok yakındı. Ergin Ataman önderliğinde, Splash Brothers'lar Stephen Curry-Klay Thompson'ın Euroleague versiyonu olan Larkin-Micic ikilisiyle Avrupa'nın 1 numaralı kupasının en büyük adayıydı. Tüm oyuncularından maksimum verim alan Ataman, herkesin burun kıvırdığı Sertaç Şanlı'nın içinden bile bir Dejan Tomasevic çıkarmıştı. Ama koronavirüs sebebiyle ligler yarıda kaldı. Ligi zaten kazanması kuvvetle muhtemel olan Efes Euroleague hayalini gelecek yıla erteledi. Yeni sezon başladı. Anadolu Efes, sezona Zenit mağlubiyetiyle başladı. Evet daha ligin ilk haftası ve henüz şut ritmini bulamamışa benziyor Efes. Ancak bu yıl şampiyonluk geçen yıla göre çok daha zor olacak. Barcelona Jasikevicius'u takımın başına getirip, yıllardır varolan kırılgan yapısından kurtuldu. Milano, Messina tedrisatından bir yıl daha geçip daha kazanan bir ekip olma yolunda ilerledi. İki farklı takımda Euroleague şampiyonu olan Kyle Hines eklemesi o doğrultuda kilit önemdeydi. Fenerbahçe, Obradovic sonrası tükenmişlik sendromundan kurtulmuşa benziyor ve çağa yakın daha hızlı, mobil bir basketbol oynuyor. Kimse Vesely ve De Colo'dan oluşan bir takıma Fınal Four adayı değil diyemez. Kızılyıldız karşılaşmasında dikkatli basketbolseverlerin gözünden kaçmamıştır. F. Bahçe üst üste sayılar yeyip mola aldıktan sonra kenarda öfkeden kızgın boğaya dönmüş Obradovic'e alışkındık. Ama Kokoskov o kadar rahat ki, oyunculara da bu sirayet etmişe benziyor. Özellikle De Colo, bu serbestlikte yeniden Euroleague'in en değerli 2-3 oyuncusundan biri olduğunu hatırlayacaktır. Real Madrid ve CSKA Moskova zaten doğal favoriler. Özetle Anadolu Efes için geçen sezon kaçan Avrupa şampiyonluğu treni kendilerine pahalıya patlayacak gibi. Çünkü bu sene işler daha zor olacak onlar için.

***

Gelelim diğer koronazede Pınar Karşıyaka'ya. Geçen sezon FIBA Europe Cup yarı finalindeyken zalim virüs, Kaf Kaf'ın kupaya uzanmasına mal olmuştu belki de. Bu sezon Şampiyonlar Ligi arenasında Avrupa Kupaları'na katılacak Kaf Kaf'ın herşeyden önce çok dişli rakipleri olacak. AEK, Sassari, Tenerife, Bilbao ile Türk takımlarımız Galatasaray, Tofaş ve Darüşşafaka her zaman Kaf Kaf'ı zorlayabilecek ekipler. Ufuk Sarıca bildiğimiz tam sahada baskılı savunma ve hızlı hücumunu takımına adapte ederse, tabi ki değil Şampiyonlar Ligi, Euroleague'de bile bir çok takımı alt edebilir. Ancak ilk haftalardan Pınar Karşıyaka'da bazı kötü sinyaller verildi. Geçen sezonki takımın önemli oyunuları Jordan Morgan, Brandon Triche ve Tony Crocker'a arayacak gibi gözüküyor Karşıyaka. Özellikle Sek Henry, Ufuk Sarıca'nın sistemine adapte olacak yeterliliğe sahip değil gibi gözüküyor. Raymar Morgan ise adaşı Jordan Morgan'ın dominantlığını, korkutuculuğunu pota altında henüz hissetiremedi. Sadece Dj Kennedy bile olmayınca Pınar Karşıyaka, Gaziantep Basketbol karşısında hücumda tıkandı. Sadece 55 sayıda kaldı Kaf Kaf. Daha geçen sene ilk yarıdan bu rakamlara ulaşan bir takımdı oysaki. Evet ligde daha 2 hafta oynandı ve peşin yükümlü olmamak lazım ama görünen köy de kılavuz istemiyor. Ufuk Sarıca'yı yaklaşık 8 yıldır yakından tanıyoruz ve elindeki yabancılar istediği türden isimler değil. En kısa zamanda, en kötü ihtimal devre arasında yabancı konusunda bazı değişikliklere gideceğini öngörüyorum. Çünkü hedefler büyük. Ufuk Sarıca varsa her zaman en tepedir. Türkiye şampiyonluğu tabii ki önemli ama Pınar Karşıyaka en kısa zamanda bir Avrupa Şampiyonluğu görmeyi artık hakediyor.