Tarihi çok eskilere dayanan “Kına Gecesi” geleneği “evliliğin korunmasını temel alan bir eylem” olarak tanımlanıyor.
Evlenecek çifte yakılan kına sayesinde kötülük ve nazarlardan korunacaklarına inanılıyor. Kına yakılacak tepsinin bakırdan olması cehennem azabından korunmayı sembolize ediyor.
Kına töreninde gelini ağlatmak önemli bir ritüel. “Gelin ne kadar gözyaşı dökerse, kuracağı yuva da o kadar bereketli ve mutlu olur” deniliyor. “Yüksek Yüksek Tepeler” de bu yüzden en çok tercih edilen türkü oluyor.
Anadolu'da hala aslına uygun yaşatılan bu gelenek, şehir hayatında şekilden şekile girdi. Her biri düğün öncesi küçük bir düğüne çevrildi. Sanat ve magazin dünyasının ünlülerinin kına geceleri ise birbirleriyle yarışır hale geldi.
Örneğin; Alaçatı'da nikah masasına oturmaya hazırlanan oyuncu Mert Fırat ile İdil Fırat'ın düzenlediği organizasyon bu haftanın en çok eleştirileni oldu.
Dört kişinin taşıdığı bir platform üzerinde salona giren İdil Fırat yüzünden Mert Fırat yerden yere vuruldu.
Aynı zamanda sosyal sorumluluk projelerine de imza atan başarılı oyuncunun imajının, abartılı gece nedeniyle yara aldığı iddia edildi. Aynı fikirde değilim... Kim nasıl isterse öyle eğlenir. İster deveye biner, ister tahta çıkar.
İşadamı Selim Selimoğlu ile önceki gün evlenen Bengü'nün kınası da çok konuşuldu. Evinin kapısına Türk Bayrağı asan başarılı popçu, konuklarını davul zurna eşliğinde karşıladı.
Ünlü isimlerin de katıldığı gecede kınalar yakıldı, türküler söylendi. Annesine sarılırken gözyaşlarına hakim olamayan Bengü duygularını sosyal medya hesabından şöyle yazdı:
“Ben 18 yaşımda üniversite okumak için uçmuştum yuvadan... Annem sevdiğim kuru köftelerini, yanıma almamı istediği öğretilerini , özenle büyüttüğü kızını hep bi uğurladı...Ağlamadık hiç... Ben de; o da... Ta ki bugüne kadar...Bugün kınam yakılıyordu; “bi yere gitmiyorum ki anne” dedim... Ben boğazımda sabahtan beri düğümlenen o hıçkırığı anneme sarılınca çıkarttım...Başka bi duyguymuş...”
Giderek daha da renklenen kınalı gecelere bakalım daha kimler damga vuracak.