Geçtiğimiz hafta, Türkiye’de karantina döneminde sokağa terk edilen evcil hayvan sayısında artış olduğunu, barınaklardan sahiplenmelerin ise azaldığını yazmıştım.

Avrupa ve Amerika’da pandemi sürecinde barınaklardan hayvan sahiplenmek isteyen insan sayısında müthiş bir artış oldu. Bizde ise durum maalesef tam tersiydi.

İnsanların tam da yeniden onları hayata bağlayacak, yüzlerine nedensiz bir gülümseme konduracak bir patili dosta ihtiyaç duydukları böyle bir zamanda, bizdeki verilerin aksini söylüyor olmasını biraz garipsemiştim.

Hafta içi konuştuğum bir pet-shop esnafından öğrendiklerim ise kafamı iyice allak bullak etti.

***

Bizim mahalledeki pet-shop’ın müşterisi genelde hiç eksik olmaz. Ama geçtiğimiz gün nasıl olduysa dükkan boştu. Sokak hayvanları için mama alırken pet-shop esnafıyla sohbet etme imkanım oldu. Esnafın söylediğine göre, karantina sürecinde pet-shop’tan hayvan satışları hayli artmış. Üstelik fiyatlar ikiye hatta üçe katlandığı halde!

Bana söylediği özetle şu:

“Ben dükkanımda kedi-köpek satışı yapmıyorum, kuş ve süs balığına olan talebin ise son 2 ayda neredeyse iki katı arttığını söyleyebilirim. Kedi-köpek satan pet-shop arkadaşlarımdan öğrendiğim kadarıyla karantina öncesi 1000 TL’den satılan kediler şimdi 3 bin TL’ye satılıyor. Yavru köpeklerde de durum aynı. Üstelik fiyatlara rağmen satışların iyi gittiğini söylüyorlar. Kedi, köpek, kuş ve süs balığı satışları arttı. İnsanlar evde sıkılmamak için evcil hayvan satın alıyor.”

***

Yani; barınaklarda her cinsten hayvan sahiplenilmek için gözü yaşlı beklerken, sokaklar yavrusundan yetişkinine kedi köpek kaynarken, gidip pet shop’tan hayvan satın alıyor insanlar.

Pes doğrusu!

Ben de saf gibi “neden bu dönemde barınaktan sahiplenmeler artmıyor” diye üzülüyorum.

Eh, bizim insanımız “marka” sever. Cüzdanından arabasına, tenceresinden elbisesine, takısından “hayvanına” kadar illa ki marka olsun, cins olsun ister. Maalesef ancak öylesine sahipse “özel ve ayrıcalıklı” hisseder kendini.

Karantina dinlemez, “dünya bize bir ders veriyor, maddiyatın manevi zenginliğimiz karşısında en ufak bir değeri yok” diye düşünmez, gider yine marka alır.

Ah keşke, bir gözümüzü açabilsek.

***

Tabii bu dönemde pet-shoplardan hayvan satışının artmasının ileride olumsuz yansımalarına tanık olacağız. Bu neredeyse kaçınılmaz!

Eğer insanlar can sıkıntısından evcil hayvan sahipleniyorsa, yarın öbür gün karantina kalktığında, hayat normale döndüğünde ne olacak?

Ben ne olacağını söyleyeyim; can satın alan birçok kişi için evcil hayvanların sorumluluğu fazla gelmeye başlayacak, sonuçta da o gariban hayvanlar sokaklara, barınaklara terk edilecek.