Halkın gündemi belli. Hayat pahalılığı,her gün gelen zamlar, adalet, her alanda özgürlük,
işsizlik, partizanlık başta olmak üzere birçok konu.
Siyasetin gündemi ise farklı. Yapay gündemlerle ana sorun gözden kaçırılıyor. Ana konu; ülkenin içinde bulunduğu konuma getiren 'sistem' sorunudur. Bugünkü sistem içerisinde uygulanan politikaların doğru olup olmadığını, halk seçim sandığında belirleyecektir. Aynı oylar, bunları uygulayanları da ödüllendirecek veya cezalandıracaktır.
Bunun için Cumhurbaşkanı adaylığı konusu önem taşıyor. İktidarın, sistemin parlamenter demokrasi üzerine kurulması amacıyla oluşturulan 'Millet İttfakı'na 'Adayını açıkla' baskısının arkasında kendi “gizli” gündemini örtmek hesabı yatıyor. Nasıl mı?

***

AKP, MHP ve TBB'nin oluşturduğu Cumhur İttifakı'nın adayı belli mi? Onlara göre belli.
Recep Tayyip Erdoğan. Ancak Anayasa ve yasalara göre bu mümkün değil. Yasalara göre bir kişi iki defa Cumhurbaşkanı seçildikten sonra üçüncü kez aday olamıyor. Önümüzdeki günlerde siyasetin tartışma konusunun bunun olacağından kuşkunuz olmasın. İktidar, sistemin 2018'de yürürlüğe girdiğini bu nedenle Erdoğan'ın aday olmasında bir sakınca olmadığı görüşünü savunurken, muhalefet Erdoğan'ın ikinci kez Cumhurbaşkanı seçildiğini, bu nedenle yasal olarak aday olamayacağı görüşünde. Kısacası 'şaibeli' bir seçim ortamı oluşacak. Bunu ortadan kaldırmak için tek yöntem anayasa değişikliği. Ancak Cumhur İttifakı'nın Meclis'te bunu sağlayacak çoğunluğu yok. AKP bu sorunu aşmak için çıkar bir yol ARANIYOR. Bunlardan biri de "PUTİN Formülü". Aynı sorunla karşılaşan Putin, Mdvedev'i aday gösterdi, sonra kendisi aday olarak 2035'e kadar başkan olarak kalmayı sağladı. Aynı yolu önerenlerin sayısı az değil: Hulusi Akar veya Binali Yıldırım'ın aday gösterilerek, belli bir süre sonra istifa ettirilerek, yeni bir seçimde Erdoğan'ın aday olmasını sağlayarak, iki dönem daha BAŞKANLIK yolunu açmak. Erdoğan'ın adaylığının yasal olup olmadığı önümüzdeki sürecin en önemli tartışma konusu olacaktır.