Bayraklı'nın Tepekule ve Çay mahallelerinde yaşayanlar için yıllardır her sağanak yağış, yeni bir kabusun başlangıcı demekti. Aniden bastıran yağmurlar sonrası sokakların göle dönmesi, ev ve iş yerlerini su basması, gündelik hayatı felç eden sıradan bir durum haline gelmişti. Ancak bu çile, İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü'nün kararlı adımıyla son buldu. Bölgenin kaderini değiştiren ve yaklaşık 70 milyon liraya mal olan dev altyapı projesi tamamlanarak, binlerce vatandaşın yüreğine su serpti. Artık gökyüzü karardığında endişelenmek yerine, mahalle sakinleri güvenle evlerinde oturabilecek.
Kilometrelerce hat ile gelen kalıcı çözüm
Sorunun kökten çözümü için bölgede adeta bir altyapı seferberliği başlatıldı. Proje kapsamında, eski ve yetersiz kalan birleşik sisteme son verildi. Yaklaşık 4 kilometrelik bir alanda titizlikle yürütülen çalışmalarla, atık su ve yağmur suyu kanalları birbirinden tamamen ayrıldı. Küresel iklim krizinin bir sonucu olarak sıklaşan ani ve şiddetli yağışlara karşı kenti daha dirençli hale getirmeyi amaçlayan bu çalışma, taşkın riskini ortadan kaldırmak için en etkili yöntem olarak biliniyor. Döşenen yeni ve geniş çaplı hatlar sayesinde, yoğun yağmur suları artık kanalizasyon sistemine karışmadan, doğrudan kendi hattı üzerinden deşarj edilecek. Bu sayede hem atık su arıtma tesislerinin yükü hafifleyecek hem de sokaklarda su birikintileri yaşanmayacak.
Yatırımın çifte kazancı: ne taşkın ne kirlilik
Uygulanan yağmur suyu ayrıştırma projesi, sadece sel baskınlarını önlemekle kalmıyor, aynı zamanda İzmir'in en değerli varlıklarından biri olan Körfez'in temizlenmesine de doğrudan katkı sağlıyor. Eski birleşik sistemde, aşırı yağışlar nedeniyle kapasitesi dolan kanallardaki arıtılmamış sular, ne yazık ki denize karışıyordu. Bu durum, İzmir Körfezi için ciddi bir kirlilik tehdidi oluşturuyordu. Tamamlanan yeni sistemle birlikte, tertemiz yağmur suları ayrı bir kanaldan denize ulaşırken, atık sular da güvenli bir şekilde arıtma tesislerine yönlendiriliyor. Böylece 70 milyon liralık yatırım, hem Bayraklı sakinlerinin mal ve can güvenliğini sağlıyor hem de kentin ekolojik dengesini koruyarak çifte fayda sunuyor.
Şimdi sıra komşu mahallelerde
İZSU Genel Müdürlüğü, Tepekule ve Çay mahallelerinde elde edilen başarının ardından hız kesmiyor. Yatırımın devamı niteliğindeki ikinci etap için düğmeye basıldı. Bölgedeki diğer riskli alanlar olan Muhittin Erener, Refik Şevket İnce ve Çay Mahallesi'nin projeye dahil edilmeyen kalan kısımlarında da benzer bir ayrıştırma projesi hayata geçirilecek. Hazırlık çalışmalarına başlanan yeni yatırımın 2026 yılında tamamlanması hedefleniyor. Bu adımla birlikte, Bayraklı'nın geniş bir bölümü modern ve güvenli bir altyapıya kavuşarak, sel ve taşkın riskine karşı kalıcı olarak korunmuş olacak.