Bugün Mayıs' ın son günü...

Geride kalan bir ayda, bir milletin milli uyanışı ve haysiyet mücadelesi için Ulu Önderimiz Mustafa Kemal'in önderliğinde verdiği Kurtuluş Savaşı'nın dünya tarihinde iz bırakan her saniyesini adım adım yaşadık; çocuklarımıza da yaşattık. Ve hep bir ağızdan "Yaşasın Türk milleti, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti" diyerek yeri göğü inlettik...

Ama bu 30 günde, 31 Mart 2019 Yerel seçimlerinin sandıktan çıkan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na anasının ak sütü gibi verilen mazbatasını elinden kapıp, geri alan iktidar güdümlü bir YSK'nın, milletimizin aklı ile alay edişine de şahit olduk! Bunu da siyasi tarihimizin karanlık odalarına atarak özgürlük mücadelemizin "kara sayfası” olarak takvimlere iliştirdik... Şimdi 23 gün sonra "sil baştan" denilerek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi yapılacak!

İstanbul seçiminin mağlubu, son Başbakan (!) Binali Yıldırım, arkasında kendi için (danışarak) karar verdiğini ifade ettiği kişilerin ipi ile yine "dipsiz kuyuya!” inmiyor mu!

Gerçek mağdurun "mağdurum" diyemediği, bu ucube seçime yönelmesini de sanırım kimse anlamadı. İşte, kimse anlamadığı içindir ki, cesaretlenen Binali Bey, kendi ifadesi ile "Kime oy vereceklerin yüzlerine bakıp sayarak" kendinden menkul hünerini milletimize ilan edebilecek mi? Yani, benim geçen hafta bu köşemde yazdığım "Seçmenmatik" başlıklı yazımdaki gibi millet iradesine karşı çıkacak mı?

Binali Bey, Sezen Aksu' nun şiirini yazıp bestelediği "Ah İstanbul, İstanbul olalı/ Hiç görmedi böyle keder/ Geberiyorum aşkından/ Kalmadı bende gururdan eser" diyecek mi?

Bana sorarsanız, gerçekten istanbul, İstanbul olalı yalan sözlerin havada uçustuğu bir ortamda gerçekten hiç görmedi böyle keder ...

***

Ha sahi! 4 gün sonra, yani 4 Haziran'da, hayırlısı ile bir "Ramazan/ Şeker Bayramı"mızı kutlayacağız değil mi!

Ama nasıl?

Siyasi "hır-gür" içinde... Yüksek perdeden yapılan karalamalarla, hakaretlerle, kazananın elinden mazbatasını "oy hırsızları" diyerek alıp kaçırarak, montaj videolarla sevdiği çocuğa tokat atıyo yalan üstüne yalan uydurarak !..

Daha sayayım mı?

Hadi canım sende; biz izmirlileri siyaseten demokrasi rayından çıkaramazsınız!

***

Milletin "kahraman" olarak ilan ettiği Ekrem İmamoğlu, "şer ittifakını" kaç oy farkla geçip "hacizdeki mazbatasını !" ikinci defa nasıl alacak?

23 gün sonra göreceğiz.

Öyle ya, "kimsenin ahı, kimsede kalmaz!" değil mi?