“Önemli olan yaşamak değildir, başarmak hiç değildir. Önemli olan insan kalmayı bilmektir.” (George ORWELL)

Alıntı; dünkü 9 Eylül Gazetesi'nin “Demokrasinin Gücü: Sivil Toplum” ekinden, Emine Şeker Yalçın’ın “Dünyanın en renkli topluluğu; Romanlar” yazısından:
“Çiçekçi bir ailenin kızı olan Bahar Çelik, üniversite mezunu olmasına karşın Roman olması nedeniyle iş bulamadığını ve çiçek satarak hayatını sürdürmek zorunda kaldığını anlattı.

Çiçekçilik yaparak dersaneye gittiğini ve Nişantaşı Üniversitesi İBF Sağlık Yönetimi bölümünü binbir zorlukla bitirdiğini belirten Çelik ‘2019’da mezun oldum.

Ancak nereye gitsem iş bulamadım. Pandemiyi bahane ettiler. Ne yazık ki hayatımda engel olmayan Roman oluşum, burada engel oluşturdu, ön yargıyla karşılaştım. Romanlar hırsız olur, uyuşturucu bağımlısı olur, alkolik olur gibi belli kalıplar esas alınarak küçük düşürüldüm. İşe alım sürecinde ilk defa Roman oluşumla alakalı olarak olumsuzluk yaşadım.

Okumak için çok çabaladım ama şimdi çiçek satıyorum’ dedi.”

***

Kutuplaşmanın, derin cehaletin, yoksulluğun, geçim sıkıntısının, yüksek enflasyonun tavan yaptığı toplumumuzda sıkça karşılaşılan ayrımcılık örneklerindendir bu! Bir türlü bitmemiştir önyargılı yaklaşım Romanlara. Sözde Roman açılımı yapılır! İşin komikliği buradadır. Ama sonuç hep ötekileştirmedir, maalesef! Eşit kimliklerle yaşanılmayan toplumlarda hangi insanca mutluluğun sözü edilebilir?

***

Metafizikçi yazar Marlo Morgan da, ABD’li bir kadının Aborjinler'le yaşadığı 120 günlük serüvenini anlattığı bestseller kitabı “Bir Çift Yürek”te şöyle der: “Kan ve kemik tüm insanlarda bulunur. Farklı olan; yürek ve niyettir!..”

Ne güzel bir tanımlama… İnsanlar arasında iyilikten, eşitlikten başka üstünlük kabul edilemez! Evrende en kutsal yaratık, insandır. İnsan olanın da insanı sevmesi, bütün aşklardan yücedir! Ne soyludur insan olmak, olabilmek. İnsan olmak, olabilmek, çoğalabilmektir başkalarıyla. Kin değil, sevgiyle yürüyebilmektir.

“İnsan olmak da kolay değildir, hele ki ‘insanca’ yaşanabilecek bir toplum düzeni yoksa” sözü John Steinbeck’indir. 84 yıl önce yazdığı ünlü romanı “Fareler ve İnsanlar”da geçer. İnsan olmayı başardığımızda daha mutlu bir hayata yelken açarız. Kimse unutmasın, yüzyıl sonra hiçbirimiz bu gezegende olmayacağız!