GENEL

İhmaller zinciri İzmir'de 174 hektar ormanı kül etti: 4 sanığa hapis istemi

İzmir Buca'da bir minibüste başlayan ve 174 hektarlık ormanlık alanın yok olmasına neden olan yangının arkasından bir ihmaller zinciri çıktı. Araç sahibi, şoför ve iki tamircinin "taksirle orman yangınına sebebiyet verme" suçundan 7'şer yıla kadar hapsi isteniyor. Bakımı özensiz yapılan, arızası "bir şey olmaz" denilerek geçiştirilen minibüsün alev almasıyla başlayan felaket, onarılmaz bir doğa katliamına yol açtı.

Abone Ol

İzmir'in Buca ilçesinde geçtiğimiz ağustos ayında yaşanan ve kentin ciğerlerini yakan büyük orman yangınının perde arkası aralandı. Seyir halindeki bir minibüste başlayan küçük bir arızanın, dikkatsizlik ve özensizlikle birleşerek nasıl devasa bir felakete dönüştüğü, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameyle gözler önüne serildi. Yaklaşık 174,39 hektarlık orman alanını küle çeviren yangın ile ilgili, minibüsün sahibi, aracı kullanan servis şoförü ve iki tamirci hakkında "taksirle orman yangınına sebebiyet verme" suçundan 7'şer yıla kadar hapis cezası talep edildi. İddianame, basit bir mekanik arızanın, peş peşe gelen ihmallerle nasıl bir doğa katliamına yol açtığını tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.

Tamirde özensizlik, yolda felaket

Soruşturmanın detayları, 12 Ağustos sabahı yaşanan facianın adeta "geliyorum" dediğini gösteriyor. İddianameye göre, olay günü servis şoförü M.K.'nin kullandığı minibüste sabah saatlerinde bir debriyaj arızası meydana geldi. Araç sahibi S.S.'nin yönlendirmesiyle sanayiye götürülen araç, tamirci T.Ç.'ye teslim edildi. T.Ç., debriyaj ve fren balatalarını değiştirdi ancak bu sırada egzoz spiralinin patlak olduğunu fark etti. Bu kritik arıza için araç, başka bir tamirci olan M.A.'nın dükkanına götürüldü. Tamiratın ardından şoför M.K.'ye teslim edilen araçtan kısa bir süre sonra koku gelmeye başladı. Şoförün durumu bildirdiği araç sahibi S.S., tamirci M.A. ile görüştükten sonra şoföre, egzoza yağ damladığı için koku geldiğini ve "herhangi bir şey olmayacağını" söyledi. Bu "bir şey olmaz" denilen arıza, kısa bir süre sonra hem minibüsü hem de hektarlarca ormanı alevler içinde bırakacaktı.

Otoyoldan ormana sıçrayan alevler

Tamirciden alındıktan kısa bir süre sonra, minibüsten yoğun dumanlar yükselmeye başladı. İzmir-Çeşme Otoyolu'nda seyir halinde olan şoför M.K., durumu fark ederek aracı emniyet şeridine çekti ve içindeki 5 işçiyi hızla tahliye etti. Ancak şoförün yangın söndürme tüpüyle yaptığı ilk müdahale yetersiz kaldı ve alevler kısa sürede minibüsü sardı. Facianın ikinci perdesi ise alevlerin, otoyol kenarındaki kuru otlara ve oradan da rüzgarın etkisiyle ormanlık alana sıçramasıyla başladı. Bilirkişi ve itfaiye raporları, yangının minibüsteki mekanik arızadan kaynaklandığını ve kuru otların bulunduğu bir alanda durulması nedeniyle hızla yayıldığını net bir şekilde ortaya koydu. Sonuç, 174,39 hektarlık, yani yaklaşık 245 futbol sahası büyüklüğünde bir orman alanının tamamen yok olmasıydı.

İddianamede "dikkatsizlik ve özensizlik" vurgusu

İzmir 37. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, dört sanığın da kusurlu olduğu belirtildi. Araç sahibi S.S.'nin, aracın arıza ve bakım sürecini yeterince takip etmediği ve denetlemediği vurgulandı. Şoför M.K.'nin, yanan aracı park ettiği yerde gerekli önlemleri almayarak alevlerin ormana sıçramasına neden olduğu ifade edildi. Davanın kilit isimleri olan tamirciler T.Ç. ve M.A.'nın ise minibüsün tamirinde "dikkatsiz ve özensiz" davrandıkları, gerekli kontrolleri yapmayarak yangına zemin hazırladıkları kaydedildi. Bu ihmaller zinciri, basit bir araç arızasının nasıl geri dönülemez bir çevre felaketine dönüştüğünün acı bir kanıtı oldu. Olayın ardından gözaltına alınan 4 şüpheliden servis şoförü M.K. tutuklanırken, diğer sanıklar tutuksuz yargılanacak.