“Her şey güzelecek…” Bu sözün çıkışı bir şairden; Enver Ercan’dan.

Işıklar içinde olsun “Türkçenin Dudaklarısın Sen” adlı şiir kitabı yeni çıkmıştı, Enver Ercan bana da 2014 Nisan’ında “Oğuz kardeş, her şey güzelecek” diye imzalamıştı.

Her şey güzelecek; hem güzelliğin hem düzelecek olanın ortak çağrışımıydı demek ki şair dilinde.

“ama biri var ki

hep başımda bekleyip

her şey güzelecek diyor

kollarını açınca melek oluyor”

Enver Ercan’ı 60 yaşında yitirdik; elbette güzel olmadı bu erken gidişi, şaire yakışmadı; ama eleştirenlerinin de olduğu bu şairi, yayımcıyı güzel olan sözleriyle, şiirleriyle de kayda geçtik.

* * *

Gündem gün güne değişiyor, değiştiriliyor.

İyiliğe, güzelliğe açılan, içimizi ısıtan, gönendiren haberleri duymak olanaksız duruma geldi!

Gün günden kaygılı, sıkıntılı, tedirgin, kuşkulu, çalkantılı…

Geçtiğimiz günlerde sanal ortamda da çok izlenen, beğeni alan, destek bulan 16 yaşındaki Berkay’ın “Her şey çok daha güzel olacak Ekrem Abi” sözlerini nasıl alkışladık değil mi?

Üstelik bu içten, doğal genç sesi Ekrem İmamoğlu’nun da paylaşması, hatta bir savsöz (slogan) gibi geniş bir kesimde olumlu karşılık bulması, yayılması benim de aklıma Enver Ercan’ın o şiirini, imzasını anımsattı.

Her şey daha güzel olacak, her şey düzelecek, her şey güzelecek…

Umudun, beklentinin, düşün, imgelemin yatağı sıcaktır.

Daha güzel, daha yaşanası dünya için ereğimiz, isteğimiz, dileğimiz de bunlar değil mi?

Gençlerin, gün görmüşlerin, sanatçıların, bilime inananların, yaşama hakkına saygı duyanların, aydınlanmadan yana olanların ortak sözü, şarkısı, türküsü; her şey daha güzel olacak diye seslenmek olmalı, elini taşın altına koymalı…

'SEVDA KESİĞİ'NDE HALİT ÖZBOYACI SÖZLERİ

Sözü şiirden açtık; güzellikten, sevgiden, umuttan dem vurduk, yine şiire ve şaire getirelim sözü.

“Hala, bugün bile, hep bu sevdanın hüznünü anlamaya çalışan bir şiir fotoğrafım var” diyerek de bizi geçmişe, genç hayatlara götüren şair Halit Özboyacı’nın “Sevda Kesiği”ne dokunmadan geçmek olası değil.

Bir dönemin ünlü sanat-yazın dergileri Yordam’ı, Yansıma’yı, Soyut’u, Yeni hayat’ı, Yeni Gerçek’i anımsayanlar vardır elbette. Bu dergilerin de yayımlandığı 1960 ortalarında şiirin coşkulu, devingen, devrimci koşusundadır genç şair Halit Özboyacı da.

Aynı yıllarda yine İzmir’den Hüseyin Peker, Ali Özpalanlar, İzzet Göldeli, Tuncer Gönen bu dergilerden unutmadığım şairlerdendi.

Halit Özboyacı’nın 53 yıl sonra kitapla onu özleyenleri buluşturmasına sevindim.

Nisan 2019’da Perşembe akşamlarıyla gelenekselleşen “Şiir Kalbimizde” etkinliğinde, yetmişli yaşlarına dokunan Hüseyin Peker, Ali Özpalanlar, Tuncer Gönen eortak dostları Halit Özboyacı’yı anlatırken duygulandım.

Şiir Kalbimizde gecelerini düzenleyen şair Metin Soydeveli’nin değerbilirliğini kutluyorum.

Sancılı yıllar, “nasıl yapmalı”, “ne yapmalı” tartışmaları, toplumsal çalkantılar, sosyalizme dönük beklentiler, kapitalizmin emperyalizme tutkulu koşusu… Böyle bir süreçte şiire dokunmaya çalışır Halit Özboyacı şiire. “aslında / hem umut / hem de şüpheydi bizi yaşatan / öyleyse toplayın umut ve şüphelerinizi / ve öyleyse yaşasın /yaşasın hayat”

Tuncer Gönen’in de “İyi Bir Dünya Oyuncusu” adlı kitabının yakında çıkacağını Özboyacı’dan öğrendim.

“Hey gidi hey!

Hayata bakışı değişmeyen bizim kuşak şahlanıyor” diye paylaşmıştı.

Ne iyi.

Demek ki her şey şiirle de güzel olacak, her şey güzelecek, güzelleşecek!