Gemlik ve domat türü zeytinlerinin geçen yılın yüzde 100 altında fiyatlarla alıcı bulmasına tepki gösteren Akhisarlı zeytin üreticileri, “Zeytinciliği bitirmeye çalışıyorlar” diye konuştu.

sinannAkhisarlı zeytin üreticileri geçtiğimiz yıla göre yaklaşık yüzde 100 artan maliyetlere karşın yarı yarıya düşen satış fiyatları nedeniyle isyan etti. Geçtiğimiz günlerde Marmarabirlik'in tavan fiyatı 12.60 TL, taban fiyatı ise 4.80 TL olarak açıklamasına rağmen Akhisarlı üreticiler ürünlerinin taban fiyatın altında alınmak istenmesine isyan etti. Gemlik ve domat türü zeytinlerinin geçen yılın yüzde 100 altında fiyatlarla alıcı bulmasına tepki gösteren köylüler, “Zeytinciliği bitirmeye çalışıyorlar” dedi. Bir yıl boyunca bin bir emekle yetiştirdikleri zeyinleri maliyetlerinin altında rakamla satmak istemeyen köylüler sofralık olması gereken türleri yağlığa bırakacak.


YAĞLIĞA GİDECEK


Geçimini zeytincilikten sağlayan Akhisar'ın Ballıca Köyü sakinleri sofralık zetinlerinin tüccarlar tarafından Marmarabirlik'in açıkladığı taban fiyatının bile altında almak istemesine tepki göstererek sofralık Gemlik, Domat ve Uslu türlerini toplamamaya karar verdiler. Zeytinlerin dalda olgunlaşmasını bekleyerek yağlık olarak değerlendirmeyi düşündüklerini dile getiren köylüler, zeytin üreticisinin sahipsiz bırakıldığını söylediler. Mazot, gübre ve işçilik maliyetlerinin geçen yıla göre yaklaşık yüzde 100 arttığını ifade eden üretici İsmail Deveci, geçen yıl 10 liradan sattıkları Gemlik türü zeytine bu yıl 5 lira fiyat veren bile olmadığını söyledi. Marmarabirlik'in taban fiyat olarak 4.80 TL açıkladığını hatırlatan Deveci, “Biz Akhisar'da Gemlik türü zeytinlerimizi taban fiyattan bile satamıyoruz. Tüccarlar fiyatları düşürdükçe düşürdüler. Üretici olarak bizim bu ürünü gidip Marmarabirlik'e satma olanağımız yok. Ama bizden bu fiyata ürün almak isteyenler bunu marketlerde 20-25 liraya satayorlar” dedi. Sofralık domat türünü ise geçen yıl 5 liradan satarken bu yıl 2.5 – 3 lira fiyat verildiğini dile getiren Deveci, “Domat, sofralık olarak değerlendirildiğinde verimli oluyor. Ama bu yıl alım fiyatı maliyetlerinin bile altında kaldığı için domatı toplamayıp dalında kızarmasını bekleyeceğiz. Erken toplayıp yağlığa gönderirsek daha çok zarar ederiz” diye konuştu.


KUYULAR DOLU


70 yaşında olan İsmail Deveci, bu yaşına kadar böyle bir piyasayla karşılaşmadığını vurgulayarak, “Köylünün zeytinini ucuza almak için ellerinden geleni yapıyorlar. Biz bin bir emekle yetiştirdiğimiz zeytinleri dalında bırakacak değiliz. Ama emeğimizin yok sayılması da içimizi acıtıyor. Benim daha geçen seneden 5 ton zeytinim kuyularda bekliyor. Tüccarlar ölü fiyatına almak istiyorlar. Son çare olarak onları da kuyulardan çıkarıp yağ yaptırmayı düşünüyorum” şeklinde konuştu.

PARA KAZANIRDIM


Ballıca Köyünün büyük üreticilerinden biri olan Bekir Kaymak ise yaşadıkları sorunları şöyle anlattı; “Geçen yıl gemlik türünü 10, domat 4.5, uslu türü ise 3.5 liradan satılıyordu. Bu yıl ise, gemlik 4 – 4.5, domat 2.5 – 3, uslu ise 3 liradan alınmak isteniyor. Bu fiyatlarla ürünümüzü sattığımızda maliyetlerimizi bile çıkaramıyoruz. Benim 100 dönüm zeyinliğim var. Ama hala yevmiye ile işçi tutup çalıştırmaya cesaret edemiyorum. Mazot, gübre fiyatları ortada. Geçen yılın iki katına çıktı. İşçi maliyetleri de yüzde 30-40 arttı. Hepsini üst üste koyduğumda zarar ediyorum. Zeytinliğimi satıp faize koysam para kazanırdım ama biz köylüyüz, üretmeliyiz. Bizler üretmezsek geleceğimiz daha da vahim olur.”


Kooperatifleşmek şart


Köylünün birlik olmadığı sürece daha da yoksullaştırılacağını dile getiren Ballıca Köyü Muhtarı Bayram Ali Atasoy, “Köylüler kooperatifleşip birlikte hareket edemedikleri sürece tüccarların oyuncağı olmaya mahkumlar. Bu sadece bizim köylülerin birlik olması ile de çözülemez. Bölgemizdeki tüm köylülerin bir araya gelerek kooperatif kurmaları gerekiyor” dedi. Yetkililere seslenen muhtar Atasoy, sözlerini şöyle tamamladı, “Bu soruna bir an önce el atmaları gerekiyor. Bizim köylümüzün zeytinleri tüccarlar tarafından kamyonlarla Gemlik'e götürülüp değerinde satılırken üretici ekmeğe muhtaç bırakılmamalı.”