Haber / Gökçe ADAR

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, maden yönetmeliğine yeni bir madde ekleyerek, zeytinliklerin maden sahasına çevrilmesinin önünü açtı. Resmi Gazete'de yayımlanan yönetmeliğe göre; tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlarda ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerine izin verilebilecek. Bu kapsamda, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı izin verebilecek. Verilecek izinler için madencilik faaliyeti yürütecek kişinin madencilik faaliyetleri bitiminde sahayı rehabilite ederek, eski hale getireceğini ve Tarım ve Orman Bakanlığı'nca uygun görülecek alanda dikim normlarına uygun, faaliyet yürütülecek saha ile eşdeğer büyüklükte zeytin bahçesi tesis edeceğini taahhüt etmesi zorunlu olacak. Yapılan değişikliğin, Türkiye'nin elektrik ihtiyacını karşılaması gerekçesiyle yapıldığı ifade edildi.

'GIDA KRİZİ YAŞANACAK'

Türkiye'de ve Ege Bölgesi'nde zeytin ve zeytinciliğin çok önemli olduğunu ve geçimlerini zeytinden kazanan pek çok kişinin olduğunu ifade eden oda başkanları ve çevre platform temsilcileri karara tepki gösterdi. TMOOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Hakan Çakıcı, elektrik krizinin yaşanmaması için alınan bu kararın bir gıda krizine neden olacağını ifade etti. Çakıcı, “Bu yönetmelik, zeytinciliği ve zeytin alanlarını yok sayan bir yönetmelik. Zeytin ve zeytinciliğin korunması gerekirken elektrik ihtiyacının karşılanması için alınan bu karar büyük bir gıda krizinin habercisidir. Gıda krizi ile ilgili zaten sıkıntılar mevcut, tarım alanlarımız daralıyor. Ne yazık ki enerji şu an çok gündemde, tarım çok ihmal ediliyor. Gelecek için daha çok kamu yararı içeren şeylerin başında tarım gelir” diye konuştu.

'ELVERİŞLİ HALE GELMESİ ZOR'

Yönetmelikte bulunan 'Madencilik faaliyetleri bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getirileceği' konusuna da değinen Çakıcı, “Zaten doğa tahrip edilmiş olacak. Atı alan Üsküdar'ı geçmiş olacak. Tahrip edilen bölgenin yeniden tarıma elverişli hale getirilmesi çok zor” ifadelerini kullandı. Odalarının genel merkeziyle birlikte konuyu yargıya taşıyacaklarını ifade eden Çakıcı, “Elimizden ne geliyorsa yapmaya hazırız. Genel merkezimiz ile birlikte bir takım hukuki girişimlerde bulunacağız” dedi. Baskın bir yönetmelik ile Zeytin Kanunu'na karşı gelindiğini ifade eden Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı (UZZK) Mustafa Tan, şöyle konuştu: “Zeytincilik sektörümüz son anda bize ulaşan bu baskın yönetmelikle bir kez daha huzursuz edildi. Zeytin ağacımızı ve kanunumuzu hukuka karşı bu girişimlere karşı 25 yıldır yedi kez koruduk. Konuyu yargıya taşımadan ellerini zeytin ağaçlarından çeksinler.”

İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Çevre Komisyonu adına konuşan Şefika Yıldırım Sert ise, “Bu bir rant planıdır. Zeytin ve zeytinciliğimizin zarar görmesine karşı çıkacağız. Komisyonda bulunan diğer arkadaşlarımızla birlikte bir dava hazırlığı içerisindeyiz” diye konuştu.

'Zeytinciliğin idam fermanıdır'

Çeşme Çevre Platformu Dr. Ahmet Güler, kararın zeytin katliamı yaşatacağını belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Bu değişiklikle Türkiye'de zeytin katliamı yaşanacaktır. Bu yeni kararname zeytinciliğin idam fermanıdır. AKP bu konuyu daha önce defalarca Meclis’e getirmişti. Halkın ve bazı siyasi partilerin karşı çıkması ile yasa engellenmişti. Güya madencilik faaliyetleri bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getirecekmişler. Türkiye’de hangi maden veya çevre tahribatı sonradan revize edilmiştir? Bu koskoca bir yalandır. Uydurma bir ek madde ile Türkiye’deki zeytinliklerin katledilmesine seyirci kalmayacağız, buna karşı elimizden gelen tüm hukuki ve eylemsel tavrımızı ortaya koyacağız. Türkiye’deki tüm doğa savunucuları bu yasaya karşı dava açma hazırlığı içindedir.”

'Büyük ses çıkarmak lazım'

Avukat Şehrazat Mercan, Çeşme Turizm Projesi'nde tüm çevrecilerin tek bir davaya müdahil olduğunu ve çok ses çıkarıldığını ifade ederek, mücadele çağrısında bulundu. Mercan, “Zeytin kanununa aykırı şekilde, yine yönetmelik değişikliği yapılmış. Daha önce de bu yapılmıştı ama biz danıştay kararı ile iptal ettirmiştik. Çok büyük ve yaygın ses çıkarmak lazım. Ortak çalışma yapmalı. Tek dava açmalı. Çeşme Turizm Kararı iptal davasında olduğu gibi.  Ben maddi manevi desteğe varım. Kendi kendine dava açan da olacaktır. Bunu engelleyemeyiz. Ama bildiğim yerlere de ulaşmaya çalışacağım” diye konuştu.

'Bu, tarımı feda etmek'

Uzundere havzasında tarıma dayalı bir hayat yürüttüklerini ifade eden Uzundere Harmanyeri Kentsel Koruma Dernek Başkanı Süleyman Gür, “300 yılı aşkın zamandır, atalarımız dedelerimiz ve bugün bizler Uzundere havzasında tarıma dayalı bir hayat sürdürmekteyiz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığın tanımına İklim Değişikliği ibaresinin eklendiği ayrıca yine ilgili bakanlıkça gerçekleştirilen İklim Şurası'nın hemen ardından yayınlanan bu yönetmelik yanlış, tutarsız ve çelişkilidir. Bakanlığın zeytin üretimi ve geliştirilmesine dair açıklamaları bulunurken böylesi düzenlemeler yapması 'geri dönüşümsüz tarımı feda etmek' olarak tanımlanır” diye konuştu.

'Hukuk normlarına aykırı'

CHP Aydın Milletvekili ve Adalet Komisyonu üyesi Süleyman Bülbül, yönetmeliğin Zeytin Koruma Yasası olarak bilinen Zeytinciliğin Islahı Ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun'un tamamına aykırı olduğunu, ayrıca Anayasa'nın 14 maddesini ihlal ettiğini, üst hukuk normlarına aykırı olduğunu savundu. Bülbül, “Bu yönetmelikle artık maden şirketleri fütursuzca zeytinlikleri yağmalayacak. Bu yönetmelik iktidarın çetelerine yeni bir peşkeş kapısı açacak” dedi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de, “Bu iktidar; enerjide ülkeyi Rusya’ya bağımlı kılıp çıkmaz sokağa girince, elektrik ihtiyacını karşılamak için zeytinliklere göz dikecek kadar kötü niyetli. Bir tek zeytin ağacı için mücadele eder yönetmeliği uygulatmamak için elimizden geleni ardımıza koymayız. Bunu böyle bilin” ifadelerini kullandı. CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, “AKP bunu daha önce defalarca kez denedi. Zeytincilik yasasında denediler olmadı, sonrasında farklı yollardan bunu aşmaya çalıştılar olmadı. En son bunda karar kılmışlar. Bu karara göre, artık yüzlerce yıllık zeytin ağaçlarımız madenlere kurban edilecek. Bu kabul edilebilir bir şey değil” dedi.

'Devran dönecek, hesap sorulacak'

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, “Zeytinlikleri maden sahasına açan bu düzenleme kabul edilemez” dedi. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da “Yönetemiyorlar, beceremiyorlar, faturası kıyılara, yaylalara, ormanlara çıkıyor. Şimdi zeytinliklere de kıyıyorlar. Yazıklar olsun” paylaşımını yaptı. CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan da tepkisini “Aç gözlü saray rejimi! Zeytin kalacak sen çürüdüğün için düşeceksin. Az kaldı. Gün gelecek devran dönecek zeytinin hesabı sorulacak zalimden. Zeytin ağaçlarına kıymak isteyenler de unutmasın. Zalime uyan zulme ortak olur” sözleriyle dile getirdi. CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, “Ferman AKP’nin, zeytinler bizim. Biz zeytinimizi, bu kadim mirasımızı hiç kimsenin eline bırakmayacağız! Elimizden geleni ardımıza koymayacağız” derken, Deva Partisi Doğa Hakları ve Çevre Politikaları Başkanı Evrim Rızvanoğlu, “Gün geçmiyor ki yeni bir kabus ile uyanalım. Bugün hedef 'Köylünün Zeytini'!! 'Kamu yararı' gerekçesi ile kömür sahalarındaki zeytin ağaçları kesilebilecek” şeklinde konuştu. Yönetmeliği paylaşan HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni de, “Bırakın zeytinlikleri, rehabilite edilmiş tek bir maden sahası var mı?” ifadelerini kullandı.