Haber/ Gökçe ADAR

Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, üretici kadın pazarlarında satılan ev yapımı ürünlerin gıda zehirlenmelerine yol açabileceğini ifade ederek pazarların denetlenmesi gerektiğini söyledi. Toprak, diğer pazar yerlerinin de denetimsiz olduğunu söyleyerek, açıkta satılan yiyeceklerin insan sağlığı açısından riskli olabileceğini ifade etti. Toprak, “Üretici kadın pazarlarında, zeytinyağlı sarma, mercimek köftesi, patatesli börek vs. gibi ürünler yapılıp satılıyor. Bu ürünler, insan sağlığı açısından tehlikeli olabilir. Özellikle, yaz aylarında bu risk daha da artar. Çünkü, ev yapımı ürünler saatlerce sıcağın altında kalıyor. Hazırlanan bu ürünlerin hangi şartlarda yapıldığını bilemiyoruz. Bu ürünler, soğuk zemin üzerinde yapılarak, satışa sunulması gerekiyor” diye konuştu.

Zehirlenmenin önünü açar

Toprak, ürünlerin soğuk tezgahlar üzerinde satılmadığı durumlarda olası gıda zehirlenmelerinin önünün açıldığına dikkat çekti. Toprak, şöyle konuştu: “Eğer soğutucu bir tezgahta ürünler satılmıyorsa, olası bir mikroorganizmanın bulaşmasında hava da sıcaksa eğer, mikroorganizma hızlı bir şekilde üreyip gıda zehirlenmesine sebep olabilecek boyuta erişebiliyor. Ama soğutucu ürünler soğutucu tezgah üerinde satılsa, kontrollü bir yerde gıda mühendisinin denetiminde üretilse ve kapalı bir şekilde satışa sunulsa hem üretici ürettiğinden emin olur hem de tüketici gönül rahatlığı ile o ürünü tüketir. Belediyelerin bu anlamda gıda mühendislerini istihdam edip, hem üretici pazarlarında hem de kadın kooperatiflerinde daha duyarlı bir şekilde üretimi sağlayabilir. Bu şekilde devam ettiği sürece, ürünler sokakta üstü açık bir şekilde satılıyor.”

İmalathane ayarlanmalı

Belediyelerin üretici kadınlara yönelik gıda üretimine uygun imalathane ayarlaması gerektiğini söyleyen Toprak, “Belediye, ev kadınlarına gıda üretimine uygun bir imalathane ayarlamalı. Bu ürünleri hazırlamak isteyenler bir gün öncesinden imalathaneye gelerek, gıda mühendislerinin onlara yol göstermesiyle ürünlerini hazırlamaları gerekir. Ayrıca, ürünleri hazırlayan kişiyle ilgili bir Portör muayenesi de yapılması gerekiyor. Yani, kişinin hepatit gibi önemli hastalıklarının olup olmadığı kontrol edilmesi gerekiyor. Belediyenin gıda üretimine uygun bir mekan yaratması ve bu üretimi yapacak kişileri oraya toplayıp depolarda, dolaplarda hijyenik koşullarda saklanarak satışının yapılması gerekir” ifadelerini kullandı.

Pazar yeri denetimi yok

Kentte kurulan diğer pazarlarında denetimlerinin yetersiz olduğunu ifade eden Toprak, sözlerine şöyle devam etti: “Şu an pazar yerleri denetimi yok. Sadece zabıtalar çıkıp gramaj kontrolü yapıyorlar. Bunun dışında herhangi bir denetime tabi değil. Pazarlarda özellikle sıcak yaz aylarında açıkta peynir, salça vs gibi ürünlerin satıldığını görüyoruz. Ayrıca pet şişelerde de zeytinyağı satılabiliyor. Bunun da sağlık açısından riskleri var. Güneşle direkt temas ediyor, güneş ışığının temas etmesiyle migrasyon dediğimiz pet şişeden gıdaya geçiş olabiliyor. Bu da, pek çok hastalıkların yaşanmasına sebep oluyor.”

Pazarlarda ambalajsız, üreticisinin belli olmadığı ve kayıt dışı satışların yapıldığının altını çizen Toprak, “Pazar yerlerinin fiziki özelliklerini düzeltilmesi, açık pazar yerlerinin, kapalı hale getirilmesi, hijyenik kontrollerin ve ürün kontrollerinin yapılması gerekiyor. Kontrolleri ise gıda mühendisleri yapmalı” dedi.