Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Esra Hankulu'nun ölümüne ilişkin hazırlanan iddianamede hakkında "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezası istenen şüpheli Ümitcan Uygun'un ifadesindeki çelişkilere yer verildi.

Şüpheli Ümitcan Uygun hakkında "kendisini savunamayacak durumdaki kişiyi" kasten öldürme suçundan "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezası verilmesi istenen iddianamede Uygun'un beyanları ile Adli Tıp Kurumu raporu, tanık beyanları, HTS analizleri ve telefon kayıtları karşılaştırıldı.

Adli Tıp Kurumu raporuna göre, Hankulu'nun 2 Ağustos saat 17.55'te şüphelilerden Dilan C. ile buluştuğu, bu saatten Uygun ile aynı odaya girdiği 3 Ağustos saat 02.00 sıralarına kadar kafasına künt travmaya neden olacak herhangi bir darbe almadığının tespit edildiği belirtildi.

Rapora göre ölüm saatine kadar Hankulu'nun sağlık durumunun normal olduğu kaydedilen iddianamede, şüpheli ve tanık ifadeleri ile telefon kayıtlarının incelemesi sonucu Hankulu'nun ölü bulunduğu odaya şüpheli Uygun dışında başka birinin girdiğine dair delil bulunmadığı vurgulandı.

İddianamede, "Hankulu'nun ölümüne yol açan künt travmaya neden olan eylemin, Uygun ile odada baş başa bulundukları sırada gerçekleştiği kanaatine varılmıştır." denildi.

Sağlık ekiplerinin olay yerinde Hankulu'nu sırtüstü, elleri göğsünde, çapraz şekilde bulduklarına yer verilen iddianamede, cesedin bu pozisyonu da göz önüne alındığında maktulün kendi kusuru neticesinde künt travmaya neden olamayacağına işaret edildi.

Ölü muayene tutanağında Hankulu'nun sol kol dirseğinde ve sağ dizinde lokal sıyrıklar, sol dizinde de 5 santimetrelik deri kaybı olduğu bildirilen iddianamede, maktulün tırnaklarının arasında Uygun'a ait DNA örneklerinin bulunduğu ifade edildi.

Çelişkiler sıralandı

İddianamede Uygun'un ifadesinde "olay günü saat 10.15'te avukatının kendisini araması üzerine uyandığını, bu esnada Hankulu'nu uyandırarak taksi çağırmasını istediğini söylediği" aktarıldı.

İfadesi alınan taksicinin ise olay günü 10.30-11.00 saatlerinde durağı bir erkek şahsın aradığını ve belirtilen adrese taksi istediğini anlattığı kaydedilen iddianamede, "HTS kayıtlarına göre, Ümitcan Uygun'un ifadesinin aksine telefon sesine uyandığını iddia ettiği avukatıyla saat 10.09 sıralarında kendisinin araması üzerine görüştükleri tespit edildi." denildi.

Ümitcan Uygun'un, "evden çıkarken Hankulu'nun kendisini uğurladıktan sonra kapıyı arkadan kilitlediği" yönündeki beyanı da hatırlatılan iddianamede, "Ancak olay günü sağlık ekiplerine kapıyı açan, evde bulunan diğer şüpheli Furkan G. kapının içeriden kilitli olmadığını beyan etti. Bu nedenle şüpheli Uygun, evden çıkarken Hankulu'nun hayatta olmadığı ispatlandı." tespiti yer aldı.

Uygun'un, Esra Hankulu'nun ölümüne neden olacak şekilde baş bölgesine cebir uyguladığı belirtilen iddianamede, şüphelinin, cesede yatakta bulunduğu pozisyonu vererek evden ayrıldığı kaydedildi.

Olay

Mamak ilçesi Akdere semtindeki eve 3 Ağustos'ta ihbar üzerine giden emniyet güçleri, Esra Hankulu'nun hayatını kaybettiğini belirlemiş, bunun üzerine olay gecesi Hankulu ile aynı evde kalan şüpheliler Ümitcan Uygun, Furkan G. ve Dilan C. gözaltına alınmıştı.

Künt kafa travmasına bağlı iç kanama sonucu yaşamını yitirdiği belirlenen Hankulu'nun ölümüyle ilgili iddianamede, şüpheli Uygun'un, Hankulu'nu öldürdüğü, diğer iki şüphelinin ise suç delillerini kararttıklarına işaret edildi.

İddianamede Uygun'un, "kendisini savunamayacak durumdaki kişiyi" kasten öldürme suçundan "ağırlaştırılmış müebbet", tutuksuz şüpheliler Furkan G. ve Dilan C'nin de "suç delillerini karartmaktan" 5 yıla kadar hapse mahkum edilmesi istendi.