Kızı Esra Albayrak'a Twitter'da hakaret edildiğini söyleyen Erdoğan, "Niçin Youtube, niçin Twitter, niçin Netflix, niçin şu bu gibi sosyal medyalara karşı olduğumuzun ne demek olduğunu anlıyor musunuz?" diye sordu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bu tür sosyal medya mecralarının tamamen kaldırılmasını, kontrol edilmesini istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Bu açıklamayla birlikte internet yasakları Türkiye gündemine tekrar girdi.

Türkiye'de daha önce de pek çok internet sitesi ve sosyal medya platformu çeşitli dönemlerde yasaklanmıştı.

İfade Özgürlüğü Derneği'nin Mayıs 2020 verilerine göre 415 bin alan adı, 140 bin link, 42 bin tweet, 12 bin 450 YouTube sayfası, 7 bin 200 Twitter hesabı, 6 bin 500 Facebook hesabı engellenmiş durumda.

Bugüne kadar uygulanan yasaklar arasında öne çıkan yasakları inceledik.

YouTube

Google'ın sahip olduğu video sitesi YouTube, Türkiye'de en çok engellenen büyük platformlar arasında yer alıyor.

Site ilk olarak 2007'de Yunan bir kullanıcının Mustafa Kemal Atatürk'e hakaret içeren bir video yüklemesi sonrası yasaklandı.

YouTube'un videoyu kaldırmasının ardından site erişime açıldı.

Site sonraki yıl da aynı gerekçeyle yasaklandı.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan dönemin Ankara Cumhuriyet Savcılığı Basın Savcısı Nadi Türkaslan, bu sitedeki görüntülerin sadece Türkiye veritabanının kaldırıldığını, dünya üzerindeki veritabanının kaldırılmaması halinde sitenin açılmayacaklarını söyledi.

Bu kararın ardından YouTube'un yasaklı olduğu dönemde, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, CHP'lilerin çarşaflı kadınlara kötü muamele ettiğine dair videoların YouTube'da bulunduğu söylemesi üzerine bir gazeteci "YouTube'a girilmiyor" dedi.

Erdoğan ise "Ben giriyorum, siz de girin" diye yanıt verdi.

Bu süreçte pek çok kişi DNS ayarlarını değiştirerek YouTube'a erişiyordu. Bunun engellenmesinin ardından kullanıcılar VPN programları veya aracı siteler kullanarak YouTube'a erişmeye devam etti.

Atatürk'e hakaret ettiği için Türkiye'de suç teşkil eden videoların kaldırılmasıyla birlikte, Mayıs 2008'de yasaklanan YouTube Ekim 2010'da açıldı.

Bundan 3 gün sonra, Deniz Baykal'ın gizlice çekilmiş görüntülerinin yayınlanmasıyla birlikte site tekrar yasaklandı. Görüntülerin kaldırılmasıyla birlikte site açıldı.

2014'te dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun ofisinde geçtiği belirtilen ve Suriye'ye dair çatışma senaryolarının konuşulduğu bir görüşmenin sitede yayınlanmasıyla birlikte YouTube tekrar yasaklandı.

27 Mart'ta yasaklanan site, 4 Nisan'da mahkeme kararıyla açıldı, savcılığın itirazı üzerine mahkeme kararıyla tekrar kapatıldı. Site ses kaydının kaldırılmasının ardından 3 Haziran'da tekrar açıldı.

2014 sonrasında da Türkiye'de büyük toplumsal olayların yaşandığı dönemlerde YouTube'a erişim dönem dönem yavaşlatıldı, Nisan 2015'te savcı Mehmet Selim Kiraz'ın öldürülmesinde olduğu gibi bazı olaylarda kısa süreliğine yasaklandı.

En büyük dijital ansiklopedi olan Wikipedia ve Türkçe versiyonu Vikipedi 2014 yılından itibaren çeşitli sansürlere maruz kaldı.

Sansürler başlangıçta "kadın üreme organları", "vajina" ve "testis torbası" gibi maddelere uygulandı.

Bu sansürler uygulanırken ortada herhangi bir mahkeme kararı da bulunmuyordu.

Söz konusu başlıklar bazı dönemlerde bazı servis sağlayıcılarından görülürken, diğerlerinden erişim mümkün olmuyordu.

Sayfaların sansürlendiği internet sağlayıcıları arasında yer alan TTnet, kendilerinin herhangi bir sansür uygulamadığını, bu yönde bir mahkeme kararı olmadığını, sitenin bozulmuş olabileceğini söyledi.

Wikimedia Vakfı İletişim Şefi Katherine Maher ise, kendilerine ulaşan bir mahkeme kararı olmadığı için neden ve nasıl sansürlendiklerini bilemediklerini açıkladı.

2015'te AKP'nin TBMM'de çoğunluğu ilk defa kaybettiği 7 Haziran seçimleri öncesinde de "2015 Türkiye genel seçim anketleri" sayfası erişime kapatıldı.

Wikipedia'nın karşılaştığı en kapsamlı sansür ise 29 Nisan 2017'de başladı.

Sansürün gerekçesi, ansiklopedinin İngilizce sayfalarında yer alan "Suriye iç savaşında dış müdahaleler", "Kuzey Suriye'nin Türkiye tarafından işgali" ve "Devlet destekli terörizm" maddeleriydi.

Yasağın gerekçesi olarak "Türkiye'nin terör örgütleriyle işbirliği yaptığının anlatılması, tüm girişimlere rağmen bunun düzeltilmemesi" gösterildi.

Söz konusu maddeler içinden yalnızca "Devlet destekli terörizm" sayfasının Türkçesi bulunuyor ve o sayfada da Türkiye'ye dair herhangi bir içerik bulunmuyor.

Sansürün üzerine Wikipedia hukuki yollara başvururken, kullanıcıların engelli linklerin başına 0 ekleyerek ansiklopediye ulaşabilmesi gibi değişik yöntemler de uygulamaya geçirildi.

Wikipedia'nın hukuk mücadelesi sonunda AYM'ye kadar götürdüğü itirazı Aralık 2019'da görüşüldü ve AYM sitenin açılmasına karar verdi.

Altıya karşı 10 oyla alınan kararda, içeriklerin zaman içinde değiştirildiği, maddeleri değiştirme yetkilerinin kısıtlandığı, erişimin bu şekilde engellenmesinin ifade özgürlüğüne ortantısız bir müdahale olduğu ve demokratik toplum düzenine uygun olmadığı belirtildi.

Kararda şu ifadeler yer aldı:

"Makaleleri yükleyen kişilerin kimliğini tespit etmenin zorluğu nedeniyle bir soruşturma açmak anlamsız olarak görülse bile makale içeriklerinde yer alan ve çoğu tartışmalı ifadelerin sahipleri bilindiği halde bu kişiler hakkında da bir ceza soruşturması yoluna başvurulmasının tercih edilmemiş olması, makalelerde Wikipedia'nın kapatılmasını haklı gösteren vahim nitelikte bir içerik bulunmadığını göstermektedir."

Gerekçeli kararın Ocak 2020'de Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla birlikte site tekrar erişime açıldı.

Mart 2014'te Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarının yayınlanmasıyla birlikte YouTube'un yanı sıra yasaklanan bir diğer site de Twitter oldu.

Yasak, dönemin Başbakanı Erdoğan'ın "Twitter mivitır hepsinin kökünü kazıyacağız. Uluslararası camia şunu der, hiç beni ilgilendirmiyor" sözünden bir gün sonra başladı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, yasağı delip Twitter'a girerek bu yasağın kabul edilemez olduğunu yazdı.

AYM'nin bu yasağı Anayasa'nın 26. Maddesiyle korunan ifade özgürlüğüne aykırı bulmasının ardından yasak 3 Nisan'da kaldırıldı.

Nisan 2015'te Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın öldürülmesine dair görüntülerin yayınlanması nedeniyle siteye erişim tekrar engellendi.
Görüntülerin kaldırılması sonucu site açıldı.

Twitter'a dair erişim engelleri, artık sitenin tamamen yasaklanması şeklinde değil, sakıncalı görülen tweetlere veya hesaplara Türkiye'den erişimin engellenmesi şeklinde gerçekleşiyor.

Mahkemeler bugüne kadar binlerce tweete veya hesaba erişimin engellenmesi yönünde karar verdi.

Twitter ve Facebook, ülkelerden kendilerine ulaşan verileri de internet sitelerinde paylaşıyor.

Mevcut veriler 2019'un ilk yarısına kadar geldiği için aşağıdaki grafikte 2018 sonuna kadar yaşanan artışı görebilirsiniz.

Gazeteler ve ajanslar

Türkiye'de çok sayıda ajans, gazete ve haber sitesi de erişime engellendi.

Bunların büyük bir kısmını Kürt basınından veya sol basından siteler oluşturuyor. Gülen yapılanmasıyla ilişkili haber siteleri de yasaklanan siteler arasında yer alıyor.

Engellenen siteler arasında Dicle Haber Ajansı, Azadiya Welat, Özgür Gündem, ANF, sendika.org ve siyasihaber.org da yer alıyor.

Bu kurumların bazıları kanun hükmünde kararnamelerle de kapatılmıştı.

Sendika.org'un kaç kere engellendiğini değişen alan adından da anlamak mümkün. Site şu an sendika63.org alan adını kullanıyor. Bu da sitenin 62 kere engellendiğini gösteriyor.

Sendika64.org adresine gitmeyi deneyen kullanıcılar ise "daha değil. bir önceki sayıyı deneyin :)" uyarısıyla karşılaşıyor.

ekşi sözlük

Alexa verilerine göre Türkiye'nin en çok ziyaret edilen 14. sitesi olan ekşi sözlük de dönem dönem yasaklandı.

2006 yılında sitedeki "esrar" başlığı altına girilen yazılar nedeniyle İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün uyuşturucuyu özendirme gerekçesiyle yaptığı başvuru sonucu İstanbul 3. Sulh Ceza Mahkemesi siteyi engelledi.

Söz konusu yazıların kaldırılmasının ardından site tekrar erişime açıldı.

Bir yıl sonra Adnan Oktar, sitede hakkında yazılanlar nedeniyle Eyüp 3. Asliye Mahkemesi'nden çıkarttığı kararla siteyi engelletti. Oktar hakkında küfür ve hakaret içeren yazıların silinmesi sonrası site erişime açıldı.

2008'de de site üç saatliğine yasaklandı.

2011'de ise Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) ekşi sözlük'ün hosting şirketine gönderdiği yazıda, "katalog suçlar" nedeniyle siteye hizmet verilmemesini talep etti.

Olayın duyulmasının ardından PC Extra'ya konuşan TİB İnternet Daire Başkanı Osman Nihat Şen, ekşi sözlük'ün engellenecek siteler listesine yanlışlıkla konduğunu söyledi.

ekşi sözlük kurucusu Sedat Kapanoğlu ise "kurumsallaşırken sadece 'bizim tabandan mı' kriterini ele alırsan elde ettiğin kurumlar böyle hilkat garibesi acınası ve her yaptıklarıyla s… sıvayan kurumlara dönüşür" dedi.

23 Aralık 2016'da ise site, IŞİD'in öldürdüğü Türk askerlerinin görüntüsü nedeniyle birkaç saatliğine yasaklandı.

O tarihten bu yana sitenin geneli erişime kapanmadı.

Fakat mahkeme kararlarıyla sitedeki belli başlıklardaki içeriklerin tamamı silinebiliyor. Silindikten sonra yazılan yazılar da yeni bir mahkeme kararıyla tekrar silinebiliyor.