Evrensel'den Dilek Omaklılar'ın haberine göre, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi sağlık çalışanları, ek ödemelerinde yüzde 20 kesinti uygulanmasına ilişkin yaptıkları eylemelerle ilgili bugün başhekimliğe savunma dilekçelerini verdi. Sağlık emekçileri, savunmalarında “Görev yerimiz Dokuz Eylül Hastanesi’dir, dolayısıyla görev başındaydık” dedi.

Konuyla ilgili bilgi veren Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi SES İş yeri temsilcisi Günseli Uğur, “Bize gelen savunma taleplerinde aslında eyleme katılma gibi bir şey yoktu. 13.30’da görev yerinde olmadığınız tespit edilmiştir, yazıyordu. Biz de savunmamız da hem 13.30’da görev yerimiz olan Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesindeydik diye yazdık, çünkü zaten bizler 7/24 hastanenin çeşitli yerlerinde görevlendirilerek çalışan sağlık çalışanlarıyız. Her an görevli olduğumuz birimde bulunmuyoruz. Onun için Dokuz Eylül Üniversitesi hastanesidir bizim görev yerimiz. Bunun dışında gerek anayasa gerek sendikal haklar, birleşmiş milletler, AİHM’e dayanan sendikal hakları koruyan yasa maddeleri ve taleplerimizin içeriği de savunmada yer alıyor” dedi.

“Bu Mücadele Aynı Zamanda Onur Mücadelesidir”

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi sağlık emekçilerinin ek ödemelerdeki kesintilere karşı başlattığı eylem sürerken, sendikalardan, demokratik kitle örgütlerinin de desteği büyüyor. İzmir Barosu, DİSK/Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube açıklamalarda bulunurken, eyleme yeni katılan Türk Hemşireler Derneği İzmir Şube Başkanı da “Bu mücadele hak arayışından öte aynı zamanda onur ve itibar mücadelesidir” dedi.

Genel-İş 7 No'lu Şube: Sağlık Emekçilerinin Yanındayız

DİSK/Genel-İş 7 No’lu Şube, sağlık emekçilerinin mücadelesi için destek mesajı verdi. Genel-İş 7 No’lu Şube, “Dokuz Eylül Üniversitesinde örgütlü olan sendikaların temel ücret artışı, eşit işe eşit ücret ve yıpranma payının ödenmesi talebi ile günlerdir yürüttükleri hak arayışı mücadelesinde; sağlık emekçilerinin haklarının derhal ödenmesini, başhekimliğin sendikaları muhatap almasını ve sağlık emekçilerinin yanında olduğumuzu ve hak arayışı mücadelelerini Şube yönetimi ve üyeleri adına selamlıyoruz. Yaşasın sınıf dayanışması” paylaşımında bulundu.

İzmir Barosu: Hem Salgına Hem De Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyorlar

İzmir Barosu da sağlık emekçilerinin haklı mücadelesini destekleyerek yazılı açıklama yaptı. İzmir Barosu yaptığı açıklamada, sağlık emekçilerinin covid19 pandemi sürecinden en çok etkilenenler olduğunu hatırlatarak, “Salgın döneminin başlarında bizzat Cumhurbaşkanı ve Sağlık Bakanı tarafından birçok kere sağlık emekçilerinin şartlarının iyileştirileceğine yönelik açıklama yapılmış olsa da bugün gelinen durumda iyileşme bir yana, sağlık emekçileri eski durumlarından bile daha geriye düşmüşlerdir” dedi.  Sağlık emekçilerinin ücretlerinden hiçbir makul gerekçe gösterilmeden kesintiler yapıldığı, aynı işi aynı yerde yapan kişiler arasında dahi fahiş gelir eşitsizliklerinin ortaya çıktığı ifade edilirken toplumun sağlığı için salgınla mücadele eden sağlık emekçilerinin bir de hak gasplarına karşı mücadele etmek zorunda bırakıldığını söylendi. İzmir Barosu son olarak, “İzmir Barosu olarak pandemi sürecinde canla başla çalışan sağlık emekçilerinin haklı mücadelelerinde yanında olduğumuzu beyan ediyoruz” dedi.

Türk Hemşireler Derneği: Meslektaşlarımızın Yanındayız

Birçok sendika ve kurumun örgütlediği eyleme destek büyürken katılımcılar da artıyor. Son olarak Türk Hemşireler Derneği de katıldı. Dernek İzmir Şube Başkanı Ebru Melek Benligül süreci değerlendirerek, “Sağlık Bakanımız pandemi ek ödemeleriyle ilgili müjdeyi verdiğinde kamuoyuna bir taahhütte bulunduk ve pandemi sürecinde taleplerimizle değil hizmetle sizin karşınızda olacağız, dedik. Bu süreç bittikten sonra geçici düzenlemeler değil kalıcı iyileştirmeler için, daha önce verilen 3600 sözünün tutulması için, emekliliğe yansıyacak bir takım düzenlemeler ve maaşta iyileştirmeler için karar vericilerin karşısında olacağız, taleplerimizi o zaman ileteceğiz dedik” diye konuştu.  Benligül, “Bugün burada olmamızın sebebi bu artık bir hak arayışının ötesinde bir mesleki onur ve itibar arayışına dönmüştür. Bu noktada biz hem bugün hem de yarın meslektaşlarımızın itibarını ve onurunu korumak, bu haklı mücadelelerinde onların yanında olduğunu göstermek için buradayız” dedi.