Güncel can kaybı, vaka sayıları ve hastaların durumlarının ele alındığı toplantıda, Covid-19 tanısı ile tedavi konusunda dünyadaki ve Türkiye’deki gelişmelerin değerlendirildiği, yeni önlemlerin ele alındığı ve veriler doğrultusunda normalleşme sürecine ilişkin görüş alışverişinde bulunulduğu belirtildi.

Toplantının ardından kameraların karşısına geçen Bakan Koca’nın açıklamalarından satır başları:

*Her zaman gittiğimiz mekanlar, eski emniyet duygusu içinde bir daha ne zaman gideceğimizi bilemediğimiz mekanlardı. Berberimiz, pastanemis, kafemiz, kitapçımız kapalıydı.

*Normal şartlarda hayatın en canlı taraflarını gösterdiği alışveriş ortamları eski halinden uzaktı. Geldiğimiz nokta çok şükür çok ileri bir noktadır. Mevcut durum, korunması gereken bir kazanımdır.

*Hastalık riskine karşı kontrol mekanizmalarını sıkı tutmaya mecburuz. Maske, corona virüsün yayılması için elzem bir tedbirdir, mecburiyettir. Maske, virüse karşı alınacak kişisel bir tedbir değil, ortak bir tedbirdir.

*Bu tedbir, etkileşim halinde olan kişilerin tamamı tarafından alınmalıdır. Bir ortamda 3 kişi maske takıyor ama bir kişi takmıyorsa, hepimiz risk alıyoruz demektir.

*Maske takmayan kişinin, ortak mekan ya da özel mekanda maske kullananlara karşı sorumluluğu vardır. Bu durumlarda maske kullanmamak, kişisel hukukun ihlalidir. Herkesi bu kurala uymaya davet ediyorum. Tedbir alanların hakkında riayet edelim. Bu medeni davranışa, aynı medeni davranışla karşılık verelim.

*Bıkkınlığa düşmek, bu mücadelede geriye düşmek riske açılmak, rehavete kapılmak demektir. 62 il merkezinde maske zorunlu hale getirilmiştir. Bu mecburiyet ya vakaların arttığı, zincirlerin bulaşma riskinin uç verdiği yerlerdir.

*Sokağa çıkma kısıtının salgının önlenmesi açısından önemi neyse, bugün aynı önemi maske ve mesafenin taşıdığını unutmamalıyız.

*Sıcak yaz günlerindeyiz. Bu havada maske kullanmak, geçen aylardaki gibi kolay değil. Hepimiz zorluk yaşıyoruz. Lütfen sıcaklara yenilmeyelim. Yenilirsek vaka sayısının artacağını, bunların yoğun bakıma düşeceğini unutmayalım.

*Salgının ilk günlerindeki bir belirsizliği açıklığa kavuşturmak istiyorum. Corona virüsün daha çok kış aylarında etkili olacağını, yaz aylarında kaybolacağını söylüyorlardı. Virüsün etkisinde azalma olmamıştır, bu duruma ilişkin bilimsel bir kanıt yoktur. Bu kanıyı günlük hayatımıza dayanak yapmanızı istiyorum.

*Üzerinde durmak istediğim bir diğer nokta, büyüklerimizle ilgilidir. Büyüklerimiz ve kronik hastalıkları olanlar halen risk grubundadır. Bizim için en endişe verici olan, risk grubunda olanların ve yakın çevresinin tedbirleri aksatmasıdır. Mücadelenin büyük bir kısmını büyüklerimiz için verdik. Lütfen aynı hassasiyeti koruyalım.

YKS açıklaması

*Önümüzde hepimizin heyecanla beklediği iki sınav günü var. Birkaç ay boyunca sizden bazı fedakarlıklar isteyen bir doktor ağabeyiniz olanlar, bu iki günün iki başarı günü olmasını yürekten diliyorum.

*Pandemi boyunca toplumsal sorumluluğun gerekliliğini yerine getirmekle kalmayıp örnek oldunuz. Sağlık yönünden sınava uygun şartların hazırlanması konusunda bizler elimizden geleni yaptık. Bilim kurulumuz, sınav tedbir rehberi hazırladı.

*Milli Eğitim Bakanlığımız ve kurumlar, titiz hazırlıklarını tamamlayıp sizlerle paylaştı. Bizim de belirtmekte fayda gördüğümüz hususlar var. Okul girişlerindeki yığılmalarda ailelerin etkili olduğunu biliyorsunuz. Yığılmanın daha az olduğunu umuyoruz. Ailelerin kendilerinden sınav merkezinin biraz daha uzağında beklemelerini rica ediyoruz.

*Sınav tarihi üzerinde bazı gündemler oluştu. Sınav tarihlerinin belirlenmesi, durumun niteliğini ortaya koyacak ana düşünceyi arz etmek isterim. Hepimiz sizlerin yaşadığı sınavları yaşamış kişiler olarak duygularınızı çok iyi anlıyor ve saygı duyuyoruz.

*Fakat gerçeğin hakkını gerçeğe vermeliyiz. Salgın hastalık söz konusu olduğunda 1-2 ay sonrasını öngörmek çok zordur. Bunu artan vakalarla da tahmin edebilirsiniz.

*Risk bugünden çok daha büyük olabilirdi. Bugünkü gerekçeler yarın da büyüyebilir. DSÖ’nün Eylül ayı için risk ölçeğinde bulunduğunu belirtmek isterim. Sınavın meçhul bir zamandansa şimdi yapılması doğru görülmektedir.