Konya'nın Selçuklu ilçesinde eski sevgilisi D.A.'yı (21) kaçırıp, rezidansta işkence yaptıkları gerekçesiyle haklarında 41'er yıla kadar hapis cezası istenen M.D. (41), nişanlısı S.D. (24) ve arkadaşları T.D.'nin (22) yargılanmalarına devam edildi.

DHA'nın haberine göre, tüyler ürperten olayda mağdur D.A., "Sanık S., paspas sopasıyla bana işkence etmek istedi. Sopanın bir parçasını sanık T.'ye verdi. Sonra ikisi de bu sopalarla bana vurdular" dedi.

Olay, 8 Nisan'da meydana geldi. M.D. bir süre flört ettiği eski çalışanı D.A.'yı aradı. M.D., daha sonra D.A.'yı Meram ilçesindeki iş yerinden alarak otomobiline bindirdi. Bir süre sonra araca M.D.'nin nişanlısı S.D. ile arkadaşı T.D. de bindi. İki kadın, D.A.'nın ellerini çamaşır ipiyle bağladı. Rezidansa götürülen D.A., burada 2 saat boyunca işkence gördü. D.A., kurtulduktan sonra polise giderek şikayetçi oldu. Gözaltına alınan şüpheliler, ifadelerinin ardından adli kontrolle serbest bırakıldı. 3 şüphelinin aynı gün M.K.'ye de işkence yaptığı ortaya çıktı. Tekrar gözaltına alınan şüpheliler, tutuklandı. 3 kişi hakkında ayrıca D.A.'ya yönelik işkence iddiası nedeniyle de tutuklama kararı çıkartıldı. 

3 SANIĞA 41'ER YIL HAPİS İSTENDİ

Konya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca D.A.'ya işkence iddialarıyla ilgili hazırlanan iddianamede M.D., nişanlısı S.D. ve arkadaşı T.D. hakkında 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek', 'hakaret', 'özel hayatın gizliliğini ihlal etmek', 'kasten yaralama', 'cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'mala zarar verme', 'birden fazla kişi tarafından silahla yağma' suçlarından 41'er yıla kadar hapis cezası istendi. İddianame, Konya 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Sanıklar, bugün 2'nci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya tutuklu sanıklar SEGBİS sistemiyle katılırken mahkeme salonunda D.A. ile taraf avukatları hazır bulundu.

"KURTULMAK İÇİN ÇIRPINIYORDUM"

Duruşmaya ilk kez katılan D.A., M.D. ile aralarında herhangi bir gönül veya cinsel ilişki yaşanmadığını belirtti. D.A., ifadesinde "Çalıştığım dönemde sanık M., beni 2-3 kez aracıyla eve bırakmıştı. S. ile nişanlı olduğunu ve ayrılmak istediğini, benimle birlikte olmak istediğini söylemişti. Bu nedenle M.'nin talebini kabul etmedim. Aramızda herhangi bir şekilde gönül veya cinsellik yaşanmadı. Sadece bende bir kafa karışıklığı oldu. Bu yüzden M.'nin iş yerinden ayrıldım." dedi.

Yaşadığı işkenceyi anlatan D.A., "Bir daireye çıktık. Sanık S., M.'yi aşağı göndererek etrafı kolaçan etmesini söyledi. M. gittikten sonra kapıyı kilitlediler. T. ve S., beni mavi ve beyaz bir iple bağladılar. S., M. ile olan ilişkimizi sordu? Ben, M.'nin bana asıldığını, ancak kabul etmediğimi söyledim. Bana inanmadı. Bu arada ben kurtulmak için çırpınıyordum." diye konuştu. 

"SOPALARLA BENİ DÖVDÜLER"

İki kadının bir süre sonra bağladıkları ipleri çözdüklerini belirten Aydın, şunları söyledi: "Sanık S. paspas sopasını kırdı. Bir parçasını sanık T.'ye verdi. Diğer ikisi de bu sopalarla bana vurdular. Hatta S. bana vururken, sopa T.'nin burnuna geldi. Kanamasına neden oldu. Buna sinirlenip beni yine dövdüler. Sonra telefonla M.'yi çağırdılar. S., M.'ye 'Sen D.'ye asılmışsın' dedi. M., bunu inkar etti. Sonra S. eline makas aldı. T. bıçak gibi bir cisim aldı. Her ikisi de saçımı kestiler. Öncesinde S., ağzıma bir bez soktu. Bu nedenle bağıramadım. Sonra ağzımdaki bu bezi çıkardılar."

"VÜCUDUMA SİGARA BASTI"

Vücudunu sigarayla yaktıklarını öne süren D.A., "Tuğba, beni S.'nin ayaklarına doğru itti. Zorlamaları nedeniyle üç kez ayaklarını öptüm. Daha sonra elimi çözdüler. Sanık S., bana sigara bastı. Bunu yaparken sanık T., ellerimi tutuyordu. M. tepkisiz bir şekilde onları izliyordu. Ben bu aşamadan sonra çalıştığım yere nasıl döndüm ve devamında ne olduğunu hatırlamıyorum." dedi. 

D.A., DURUŞMA SALONUNU TERK ETTİ

Sanıklardan M.D. ise üzerine atılan suçlamaları kabul etmedi. D.A.'nın avukatı Mehmet Fatih Soylu, M.D.'ye "Madem S. ve D. tartışacaktı, neden yalnız bıraktın?" diye sordu. M.D. de amaçlarının D.A. ile konuşmak olduğunu belirterek, "S. de müştekiye sinirli değildi. O nedenle ben utandığımdan dolayı konuşmaları için onları yalnız bırakıp aşağıya indim." dedi. Bunun üzerine D.A., "Çok utandın öyle mi? Çok utanmışlar." diye bağırarak tepki gösterip duruşma salonunu terk etti. 

"PİŞMANIM"

S.D. ise savunmasında pişman olduğunu söyledi. D., "Önceki savunmalarımı tekrar ederim, yaşanan bu olaylardan dolayı pişmanım. Benim savunmalarım arasında hiçbir çelişki yok. Müştekinin beyanlarını kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum." dedi.

"6 GÜNDÜR TANIDIĞIM KİŞİ İÇİN BU TARZ İŞLERE GİRMEM"

Suçlamaları kabul etmeyen T.D. de savunmasında, "Müşteki D.'yi tanımam. S.'yi 6 gündür tanıyorum. 6 gündür tanıdığım bir kişi için bu tarz işlere girmem. Suçlamaları kabul etmiyorum. Pişmanım. Tahliyemi talep ediyorum." dedi.

Savunmalarının ardından mahkeme heyeti, D.A.'nın yüzünde kalıcı bir iz, olup olmadığının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu'ndan sağlık raporu istedi. Heyet, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.