Gaziemir'deki kurşun fabrikasında bulunan radyoaktif maddelerin temizlenmesi için beklenen ÇED kararı verildi ancak avukat Arif Ali Cangı, “Hazırlanan yeni projede de birçok yanlış var” dedi

Haber/ Umut KARAKOYUN
İzmir'in Çernobil'i olarak adlandırılan ve ortaya çıktığı 2012 yılından bu yana tartışma konusu olan Gaziemir'deki kurşun fabrikası alanında bulunan radyoaktif maddelerin temizlenmesi için beklenen ÇED onayı geldi. Daha önceden alandaki temizlik için “ÇED gerekli değildir” kararı üzerine firma çalışmalara başlamış ancak çevrecilerin itirazları üzerine çalışmalar 2015 yılında durmuştu. İzmir 2. İdare Mahkemesi, ÇED'in gerekli olduğuna hükmedince alana dair proje geliştirilerek bu kez ÇED onayı alındı. 70 dönümlük araziyi temizleme işini Turanlar Atık Yönetimi Geri Dönüşüm Çevre Özel Sağlık Hizm. ve Enerji Nak. Tic. A.Ş. üstlendi. Çalışmaların ömüzdeki günlerde başlaması planlanırken, çevreci Avukat Arif Ali Cangı'dan kritik bir uyarı geldi.

VALİLİĞE BAŞVURACAK

gaziemir-(3)Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun öngördüğü şekilde proje yapıldığını ancak projede birçok yanlışın olduğunu savunan Arif Ali Cangı, çevrecilerin itirazlarına rağmen bu eksikliklerin kısmen giderildiğini açıkladı. “Radyoaktif kirlilik yayıldığında ne olacak” diye soran Cangı, İzmir Valiliği'ne de hayati bir çağrıda bulundu. Süreci takip etmek için İzmir Valiliği bünyesinde oluşturulacak ve içerisinde İl Sağlık Müdürlüğü, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü gibi ilgili kurumların yer alacağı İzleme ve Denetleme Komisyonu'na bağımsız uzmanlar ile mahallede yaşayan vatandaşların da gözlemci olarak alınmasını isteyen Cangı, valiliğe bu yönde bir başvuruda bulunacaklarını söyledi; “Projenin İzmirlinin denetiminde ve şeffaf şekilde yürütülmesi önemli. Proje eksik ve doğru değil. Ancak atıkların daha fazla burada kalmasına tahammül artık yok” dedi.


DÖNÜŞÜME AÇILACAK İDDİASI

Alanda yapılacak çalışmaların 'adam akıllı' yapılmasını isteyen Avukat Cangı, projenin açık noktalarının kapatılmasını ve atıkların bir an önce bertaraf edilmesi gerektiğini kaydetti. Verilen mücadele için 'Bir avuç insanın uğraşması ile olacak iş değil' sözleri sitemde bulunarak, “Bunun İzmirli'nin, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, İzmir Valiliği'nin, meslek odalarının, üniversitelerin ve kentin ileri gelenlerinin, siyasetçilerin ortak sorunu olması lazım. Bu kente dair söyleyecek sözü olanların, kenti önemsediğini söyleyenlerin, siyasilerin bu sorunun üzerinde durması gerekiyor. Başka türlü birçok hata yapılır, ayrıştırma yapacağız derken daha çok zarar verirler. İnsanları radyoaktif kirliliğe, ağır metal kirliliğine maruz bırakırlar. O da bir işe yaramaz” dedi.
Alanın yapılaşmaya açılacağı iddiasını da gündeme getiren Cangı şunları söyledi: “Burayı temizledik deyip alanı kentsel dönüşüme açarlar. Zaten amaç da bu. Bütün kavga buranın kentsel dönüşüme açılması üzerine yoğunlaştı. Bizim derdimiz buranın temizlenmesi ancak başkalarının derdi burayı temizlenmiş gibi göstererek alanda inşaat yapmak. Hepimizin bu işi en iyi şekilde yapmak gibi bir yükümlülüğümüz var.” Çevreciler, çalışmalar yapılırken yer altı sularının, havanın, toprağın kirletilmemesini istiyor

Şirket sahibinden çevrecilere sitem

Temizlik çalışmaları ile ilgili süreçte önce halka duyuru yapılacak. Daha sonra firma geçiçi faaliyet belgesi alacak ve çalışmalar başlayacak. Firma yetkilisi İrfan Turan ise dava süreci nedeniyle sitemde bulundu. Alanın çevrecilerin açtığı davalar nedeniyle temizlenmediğini ileri sürdü ve şunları kaydetti: “O kimyasal atığın buradan temizlenmesi gerekiyor. Bir an önce şehir içerisindeki bu kirliliğin kaldırılması için çalışacağız. Burada uluslararası kriterler uygulanacak. Ancak birileri gidip dava açtı. Varsa bilimadamlarınız, teknik personeliniz sizin yönteminizi uygulayalım. Böyle temizlik olmaz deniyor. Nasıl olacak temizlik? Bir katkı sağlayın, destek olun, teşekkür edin. Muhalefet sadece zarar vermek için yapılmaz. Gerçekten bir yanlışı gördüğünüzde doğruya yönlendirmek için muhalefet edin. Eğer yargıya gitmeselerdi, şimdi burası temizlenmişti.”