Öğretmenler için getirilen performans sistemine eğitim sendikalarından tepki geldi. Sendikalar, meslektaşlarının birbirine not vermeyeceğini söyleyerek, sistemi boykot kararı aldı

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), belirlediği 12 pilot ilde 'Öğretmen performans değerlendirme sistemi' projesini hayata geçirdi. Sisteme göre; veliler, okul idarecileri ve öğrenciler öğretmenlere not verecek. Aynı zamanda öğretmenler de birbirine not vererek, meslektaşlarının performanslarını belirleyecek. İzmir'de eğitim sendikaları, MEB'in kararına tepkili. Sendikalar, öğretmenlerin birbirlerine not vermeyeceğini belirterek, hazırlanan formları doldurmayacaklarını açıkladı. Eğitim-Sen İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Hasan Ali Kılıç; bu sistemin, öğretmenler arasındaki dayanışmayı, birlikte mücadele etmeyi, kendi ekonomik, özlük ve demokratik taleplerini kırdığını savundu. Öğretmeni öğretmene ispiyonlamanın ön plana çıktığını vurgulayan Başkan Kılıç; “Eğitim paydaşlarını birbirine güvensiz kılıyor. Öğretmenin sürgün edilmesinin önünü açıyor. Öğretmenin, bilgi, beceri, yetenek yani ömrünü verdiği, meslekte yetkin bir konuma geldiği bir zamanda, 4 yılda bir sınav önüne koyarak 'Sen yetersizsin' diyecek. Bunu da değerlendiren yine siyasal iktidarın herhangi bir yandaşı değilsen seni güvencesiz de kılabiliyor, işten de atabiliyor. Bütün boyutları ile baktığımızda bu sistem bizim için bir kayıptır. Bunu asla onaylamıyoruz. Bu sistem, eğitim emekçilerine sorulmamış taraflara sorulmadı” dedi.

BU SİSTEM KALDIRILMALI
Türk Eğitim-Sen İzmir 3 No'lu Şube Başkanı Adnan Sarısayın ise, bu sistem ile öğretmenlerin itibarsızlaştırıldığını ileri sürdü. Öğrencilerin, öğretmenlere 'Hocam 100 ver 100 vereyeyim', 'Hocam sözlü notunuzu henüz vermedim, ona göre' şeklinde mesajlar attıklarını söyleyen Sarısayın; “Bize göre bu ucube bir sistem. Hatta bu şekilde öğretmenler birbirine hasım olacak. Kişisel hırsları ile hareket edecekler. Ayrıca öğrenciler şimdiden öğretmenleri umursamamaya başladı. Türk Eğitim-Sen olarak bu oyunun bir parçası olmayacağız. Bir birimize not vermeyeceğiz. Bu sistemin biran önce kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz. MEB, TEOG'u kaldırdı ve yerine henüz alternatif bir sistem sunmadı. Şimdi eğitimi daha da sıkıntıya sokacak yeni bir uygulamaya imza attı. Biz bu konuda eylem kararı aldık, uygulamaya sonuna kadar karşıyız. Öğretmenin itibarını yükseltmemiz gerekirken, tam tersine eğitimcilerin itibarını zedeleyecek bir sistem bu. Kaosa yol açacak” dedi.

SİYASİ KARARLAR VERİLİYOR
Eğitim-İş İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ahmet Cangı da, yeni sisteme dair tepkili. MEB'in performans dayatmasını kabul etmediklerini açıklayan Cangı; “Yap boz tahtasına dönen eğitim sistemindeki başarısızlığın sorumluluğu öğretmene yüklenmek istiyorlar. Bu değerlendirmeler de kaç velinin ya da öğrencinin değerlendirmesinin kabul edileceği net olarak belirtilmemiş. Kimin ne not verdiğinin sistemde değerlendirilen tarafından görülemeyeceği belirtilmiş, öğretmenlerden performans değerlendirmesinin bir hafta içinde bitirilmesi istenmiştir. Bu değerlendirmelerin bütünüyle 'yandaş-muhalif' çerçevesinde gerçekleştiği ve MEB’in amacının eğitimde ücretli, sözleşmeli ve güvencesiz istihdamı yaygınlaştırmak olduğu herkesin malumu oldu” dedi. Türkiye’de eğitimde yaşanan nitelik sorununun nedeni öğretmenlerin sözde düşük olan performansları olmadığını kaydeden Başkan Cangı, eğitimde verilen kararların tamamen siyasal olduğu, kariyer ve liyakatin hiçe sayılarak yandaşlık temelli kadrolaşmanın hakim olduğunu ileri sürdü.
Umut KARAKOYUN