Haber / Didar DEMİRCİ
İzmir Metro A.Ş. ile burada örgütlü olan Demiryol-İş Sendikası İzmir Şubesi arasında devam eden Toplu İş Sözleşmesi (TİS) süreci karşılıklı suçlamalara sahne oldu.
Metro çalışanları şirket tarafından verilen yemeklerinin hijyenik olmadığı iddiasıyla geçtiğimiz günlerde protesto eylemi yapmıştı. Söz konusu iddialara yönelik İzmir Metro A.Ş. Yönetimi, bir kamuoyu açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada, yaşananların sendikanın TİS sürecini etkilemeye yönelik hamlesi olarak yorumlandı.
Yöneticiler de aynı sofraya oturuyor
Metro A.Ş.’den gelen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İzmir Metro A.Ş. Personel Yemek Hizmet Alımı İhalesi, Kamu İhale Kanunu hükümlerine uygun şekilde, tüm itirazlar dikkate alınarak, açık ihale usulüyle yapılmaktadır. İhale şartnamesinde; menünün ve kullanılacak malzemelerin içeriği, üretim yöntemi ve sunuma ilişkin tüm şartlar belirlenmiş olup, firmanın TSE belgesine sahip olması şartı da getirilmiştir. İhaleye katılan tüm firmalar, şartnamede belirtilen tüm koşulları sağlamaları halinde değerlendirilmekte ve fiyat, ayırıcı şart olarak dikkate alınmaktadır. İhale dönemi süresince yüklenici tarafından yerine getirilmeyen şartların tespit edilmesi halinde derhal cezai işlem ve denetim yapılmaktadır. Yemekler; Genel Müdür ve Genel Müdür Yardımcıları başta olmak üzere tüm yönetici, idari ve teknik personel tarafından aynı yemekhanelerde birlikte yenilmektedir.”
Sağlıklı yemek yerine, ‘yemek ücreti’ talep ettiler
Metro A.Ş. Yöneticileri, yaptıkları açıklamanın devamında, tüm çalışanların sağlığını dikkate aldıklarını, yemek hizmetine büyük önem verdiklerini ve buna ilişkin şartnamenin titizlikle hazırlandığını ayrıca hizmet sürecinin takip edildiğini vurgulayarak, “Uygun koşullarda ve sağlıklı yemek yerine, “yemek ücreti” talep eden sendika yönetiminin, konuyu toplu sözleşme görüşme sürecinde eksik ve tek taraflı bakış açısıyla kamuoyuna lanse etmeye çalıştığını üzülerek görüyoruz. Bu konuda hukuki girişim hakkımızın saklı olduğunu hatırlatıyor, kamuoyunun bilgisine saygıyla sunuyoruz” sözlerine yer verdiler.
