İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, gözaltında kaybedilenlerin akıbetini sormak için basın açıklaması düzenledi. Konak Eski Sümerbank önünde düzenlenen açıklamada, üzerinde gözaltına kaybedilenlerin fotoğrafları bulunan “Kayıplar belli failler nerede” yazılı pankart taşındı. Dernek adına açıklama yapan Dernek Yöneticisi Caner Canlı, 1990’lı yıllarda kimi insanların köyünden, evinden, sokaktan, iş yerinden gözaltına alındığını kiminin ise yollarda, duvar diplerinde, meydanlarda insanların gözü önünde katledildiğini söyledi.

1997'DE GÖZALTINA ALINDI

Gözaltına kaybedilen Mehmet Özdemir'in hikayesini kamuoyuyla paylaşan Canlı, 1954 Lice Araki köyü doğumlu olan Özdemir ve ailesinin köye yapılan sürekli baskınlardan dolayı Diyarbakır'a göç ettiğini söyledi. Birkaç defa gözaltına alınan Özdemir'in mahkemede yargılandığını ancak beraat ettiğini söyleyen Canlı, 26 Aralık 1997 günü hayvan pazarına gideceğini söyleyerek evden çıkan Özdemir'in hayvan pazarının yanındaki kahvehaneden gözaltına alındığını anlattı.

Canlı, Özdemir'in gözaltına alınmasının ardından ise eşi Enzile Özdemir'in 29 Aralık 1997 günü İHD Diyarbakır Şubesi'ne başvurduğunu, uzun yazışma ve soruşturmalardan sonra 19 Aralık 2003 tarihinde, Cumhuriyet Savcısı'nın, Mehmet Özdemir’in kaçırılmasıyla ilgili herhangi bir soruşturma açılmamasına karar verdiğini belirtti.

'GÖRMEYEN GÖZLERE DUYMAYAN KULAKLARA SESLENİYORUZ'

Enzile Özdemir'in 07 Eylül 1999 tarihinde Mehmet'in zorla kaybedilmesiyle ilgili AİHM'ne başvurduğunu söyleyen Canlı, devletin AİHM tarafından suçlu bulunduğunu aktardı. Canlı, “Biz insan hakları savunucuları olarak, devletin geçmişle yüzleşmesi için sorumluluğunu ve gerçekleri hatırlatmaya devam edeceğiz. Görmeyen gözlere, duymayan kulaklara bir kere daha sesleniyoruz, kayıplar bulunsun failler yargılansın” dedi.

İHD BATMAN: HATİCE ATALAY'IN FAİLLERİ YARGILANSIN

İnsan Hakları Derneği Batman Şubesi öncülüğünde 509'uncu "Kayıplar Bulunsun Failler Yargılansın" eylemi için Gülistan Caddesi'nde bulunan İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi. İHD Batman Şube yöneticilerinden Abdurrezak Kapmaz açıklamayı okudu. 10 Eylül 1996 tarihinde Diyarakır'ın Dicle İlçesi'nde faili meçhul cinayet ile öldürülen Hatice Atalay'ın faillerinin yargılanmasını talep etti. Barışçıl adalet arayan bir eylem gerçekleştirdiklerini vurgulayarak sözlerine başlayan Kapmaz, "Annelerin kayıpların ardından yaktıkları ağıtların ve kör karanlığa savurdukları çığlıklarının üzerinden tam 509 hafta geçti. Değişen bir şey var mı? Ne yazık ki, onca geçen zamana ve değişen iktidarlara rağmen devlet ve yönetim zihniyeti değişmediğinden değişen hiç bir şey yok" şeklinde devam etti. Ardından Kapmaz, 10 Eylül 1996 tarihinde Diyarbakır Dicle ilçesinde kaçırılan ve kendisinden bir daha haber alınamayan Hatice Atalay'ın akıbetini sormak için toplandıklarını belirtti. Atalay'ın oğlunun tanıklığını ve İHD mektubunu aktaran Kapmaz, oğul Hacı Atalay'ın Dicle Emniyet Müdürlüğü'nün karşısında bulunan sebze bahçesini sulamaya gittiklerinde emniyete bilgi verildiğini söyledi. Kapmaz, emniyetin arka tarafında bulunan Ziyaret olarak tabir edilen mevkiiden özel harekatçılar tarafından bahçelere ateş açıldığını ardından baba Atalay'ın bölgeye giderek ateşi durdurmaya çalıştığını, burada özel harekatçıların ise "seni de öldüreceğiz" dediklerini anlattı. Olay yerine gelen savcının kurşun bulamadıklarını söylediğini hatırlatan Kapmaz, cezasızlık politikasına ve faillerin korunduğuna işaret etti.