Üniversiteye her gün büyük bir istekle geldiklerini söyleyen Sera ve Alara'nın aileleri ise çocuklarının üniversiteli olmasından dolayı gururlandıklarını söyledi.

Yaşar Üniversitesi Müzik Bölümü'nde bu yıl iki özel öğrenci eğitim hayatına adım attı. Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü'nün yetenek sınavını kazanan otizmli Alara Aslan ile down sendromlu Sera Özler, eğitim hayatına başladı. Ümran Baradan Güzel Sanatlar Lisesi'nden mezun olan Sera, 10 yaşından bu yana piyano eğitimi aldığını, ikinci enstrüman olarak kanun çaldığını belirterek, Fazıl Say hayranı olduğunu söyledi. Kınık Çok Programlı Anadolu Lisesi'nden mezun olan Alara ise, ilk kez 13 yaşında piyano başına oturduğunu ve Beethoven'ın hayranı olduğunu ifade etti.


'Bu başarı büyük bir emeğin ürünü'

Sera'ya, bebekliğinden bu yana tüm ailenin büyük destek verdiğini belirten anne Nilüfer Yaman, başarıya giden süreci şöyle anlattı: "Sera, az rastlanılan mozaik tipi down sendromu. Kendini ifade edebiliyor, sorunlarını çözebiliyor, derslerini kendi takip edebiliyor. En başından bu yana kolay bir süreç değildi. İlkokula giderken bir yandan da özel eğitim aldı. Her şeyi denemesini istedik. Bu nedenle neredeyse her çocuğun istediği gibi baleye, jimnastiğe gitti. Ortaokul zamanında ise piyano kursuna başladı. Eğitmenlerinin yeteneğini fark etmesiyle, çabalarının sonucunda güzel sanatlar lisesini kazandı.  Lisedeyken de Yaşar Üniversitesi'ni kazanmayı hedefledi. Lise 3'üncü sınıftayken Yaşar Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Müzik Akademisi öğrencisi oldu ve üniversite ortamını tanıdı. Ardından üniversite sınavına girdi ve aldığı puanla yetenek sınavına girmeye hak kazandı. Yaşar Üniversitesi'ni kazanarak Türkiye'de üniversite eğitimi alabilen az sayıdaki down sendromlu bireylerden biri oldu. Bu başarı, büyük bir emeğin ürünü. Bundan sonraki ilk hedefimiz kızımın okulunu başarıyla bitirmesi. Belki ileride yurtdışında yüksek lisans yapabilmesi için de adımlarımız olabilir."

'En büyük ilaç sevgi'

İki yaşında otizm teşhisi konulan Alara'nın küçük yaşta müzik eğitim alması için önayak olan ve bu yolda ilerlemesine büyük destek veren annesi Aynur Aslan ise "Sevgi ve sabır en büyük ilaç. Alara, 2 yaşında otizm tanısı konulduktan sonra sosyalleşmesi için kreş ve diğer çeşitli etkinliklere katıldı. İlköğretimini İzmir'de, liseyi ise Kınık'ta tamamladı. Bu yıllar içerisinde onun sevebileceği bir sanat dalına yönlendirdik, bu da piyano oldu. 13 yaşından bu döneme kadar yaz - kış ara vermeden devam etti. Piyanoya, okul derslerinden her zaman daha çok ilgi duydu. Bu süreçte eş ve akraba desteği çok önemliydi. Ben eşimden her zaman çok büyük destek gördüm. Üniversite sınavından yeterli puanı aldıktan sonra da yetenek sınavına girdi ve kazandı. Kızım, ne istediğini hep biliyordu ve bu yolda ilerledi" dedi.


'Gençlere ve ailelerine örnek olsun'

Sera Özler'in piyano eğitmeni Yaşar Üniversitesi Müzik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Payam Gül Susanni, "Bölümümüzde bugüne kadar Cem Vardarcı, Ateş Güldoğan gibi otizmli öğrencilerimiz eğitimlerini başarıyla tamamlayıp mezun oldu. Bugün de birçok özel öğrencimiz eğitimlerine farklı sınıflarda devam ediyor. Hepsi de çok yetenekli ve müzik onlar için bir yaşam biçimi. Doğru eğitimle ve fırsat verildiğinde neler başarabildiklerini görüyoruz. Öğrencilerimizin başarılarının gençlere ve ailelerine de örnek olmasını, üniversiteli olma oranlarının artmasını ümit ediyoruz" diye konuştu.

Yaşar Üniversitesi Müzik Bölümü Kısmi Zamanlı Öğretim Elemanı Dr. Orçun Berrakçay ise, "Alara ve Sera, müzik bölümüne yetenek sınavıyla giren özel gereksinimli bireylerden yalnızca ikisi. Onlara olanaklar verildiğinde neler başarabileceklerini görüyoruz. İkisi de çok yetenekli ve başarılı. Amacımız müzik aracılığıyla bir araya gelirken onlara akademik ve sosyal hayatta katkı sağlamak, aynı zamanda da bir farkındalık oluşturmak" dedi.