Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü'nün, eylem yaptıkları için haklarında suç duyurusunda bulunduğu sağlık çalışanları ifade vermek için karakola gitmiş, İzmir Tabip Odası da sağlıkçılara destek vermişti. 'Bu bir hak arama eylemidir' diyen Oda Başkanı Lütfi Çamlı'yı ve İzmir Tabip Odası'nı DEÜ Hastanesi Başhekimliği eleştiri yağmuruna tuttu. İzmir Tabip Odası'nın hedef alındığı açıklamada Tabip Odası'nın sağlık çalışanlarını kışkırttığı iddia edildi. Açıklamada, “Ülkemizin ve insanlığın olağanüstü günlerden geçtiği şu dönemde, kendini devletimizin ve ilgili mevzuatın üstünde gören; hak koruma adına sağlık çalışanlarımızı kışkırtmak isteyen İzmir Tabip Odası sorumsuzca davranışlarında ısrar etmekte; siyasetin kirli tarafında durmak istemektedir. Bu yapı, sendika temsilcileri ile birlikte hastane yönetimimizi ‘ek ödemeler’ ve ‘fazla mesai’ konuları üzerinden yıpratmak istemiştir. İnsanların can derdine düştüğü bir yerde; sırf muhalefet etmeye ve aslı astarı olmayan iftiralarla 38 yıllık mazisi olan bir kurumu karalamaya çalışmak, tek kelimeyle insafsızlıktır” denildi.

'Emeğe saygısızlıktır'

Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Aklına gelen cümleleri düşünmeden söylemek, her şeyden önce buradaki mensuplarımızın emeğine saygısızlıktır. Adı geçen yapının kanunda tanımlanan görevleri temel olarak, mesleki hakları korumak, mesleğin gelişimini sağlamak ve ilkeli davranmaktır. Pandemi sebebiyle birçok sağlık çalışanı arkadaşımızı kaybettiğimiz şu süreçte, insanların çalışma motivasyonunu bozulmamalıdır. Yetkisini Anayasa'dan almayan hiçbir kişi ve kurum, köklü hastanemizin yapacağı iş ve işlemlerle ilgili yönlendirmede bulunamaz. Hiç kimse yönetimimize baskı yapamaz; mensuplarımızla olan güçlü bağımızı koparamaz. Hastanemiz, geçmişte olduğu gibi gelecekte de milletimizin ve insanlığın selameti için çalışmaya devam edecektir.”

'Görevimizi yapıyoruz'

Başhekimliğin yapmış olduğu yorumu değerlendiren Lütfi Çamlı ise bu tarz polemiklerin içine girmek istemediklerini, siyasi bir amaca değil sağlık çalışanlarının haklarına hizmet ettiklerini dile getirerek şunları söyledi: “Biz bir meslek odasıyız ve meslektaşlarımızın nerede olursa olsun yaşadığı sorunlar bizim görev alanımız içindedir. Onların haklarını savunmak ve uğradıkları haksızlıklar karşısında hak arayışında bulunmak görevimiz arasındadır. Pandemi süresince gerek halkın sağlık hakkı gerekse hekimler ve sağlık çalışanlarının, sağlığı ve hakları konusunda mücadelemizi sürdürüyoruz. Bu konuda meslektaşlarımızdan ve kamuoyundan yoğun bir destek ve ilgi görmekteyiz. İzmir Tabip Odası'nın bu süreçte kamuoyundaki itibarı artmış, bu konudaki güven, bizleri mutlu etmiştir. Görevlerimizi, sorumluluklarımızı yerine getirmeye devam edeceğiz! Uygun olmayan bir üslupla yazılmış ve polemik yaratmaya çalışan bu tip beyanlara yanıt vermeyeceğiz.”