Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nu (DİSK) Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, kıdem tazminatının tekrar gündeme getirilmesinin altında toplumsal muhalefetin sindirilmesi ve susturulmasının olduğunu söyledi.

Görgün, istihdam alanında daha önce getirilen paketlerin işçi ve emekçi kesimlere yarar sağlamadığı gibi ardında yeni zamların getirildiğine dikkat çekti. Görgün, şöyle konuştu: “Ne zaman paket denilse biz bir irkiliyoruz. Bu pakette de emekçilere yönelik bir şey yok. Salgın dönemindeyiz, sağlık alanında yatırımlara ihtiyaçlarımız var. Sağlık hizmetlerinin ücretsiz, erişilebilir olması gerekirken, işçilerin kazanımlarına göz dikmişler. Hükümetler yıllardan beri ne zaman zorda kalsa kıdem tazminatına el uzatmaya yönelik girişimlerde bulunuyor. Asıl hedefleri; eğer yapabilirlerse önce kıdem tazminatını zayıflatmak, sonra komple ortadan kaldırmak. Kıdem tazminatı düzenlemesine ilişkin şu an elimizde resmi bir taslak yok ama demeçlere baktığımız zaman işverenlere işçi çıkarma tamamen serbestleşecek. İş güvencemizin temel kanadı kırılmak isteniyor.”

"Kıdem tazminatı yıllara yayılıyor"

Kıdem tazminatının işçilerin 80 yıllık kazanımı olduğunu ifade eden Görgün, 12 Eylül askeri rejiminin bile bu hakka bütünüyle dokunmaktan kaçtığını söyledi. Şimdi iktidarın yapmak istediğinin kıdem tazminatını ortadan kaldırmak olduğunu belirten Görgün, “İşçiler işten atılsa, iş yeri kapatılsa da kıdem tazminatı alamayacak. 60 yaşına gelen işçiler diğer gereklilikleri yeri getirirse kıdem tazminatının yüzde 25’ini ancak alabilecek. Yüzde 75’i yine içerde kalacak. Geri kalan kısmı da maaşlara yansıtılacağını söylüyorlar. Bu yasa denildiği gibi çıkarsa son aldığınız ücret üzerinden yatırılan prim üzerinden hesaplanacak ve burada da bir hak kaybı olacaktır. Nereden bakarsak bakalım bu kıdem tazminatı hakkımızı tırmalayan bir paket” diye belirtti.

İş verenin rüyası

Türkiye işçi sınıfının kazanımlarına yönelik dönem dönem saldırılar olduğunu hatırlatan Görgün, yaklaşık bir 10 yılın gündemi olan kıdem tazminatı tartışmalarının salgın döneminde tekrar gündeme gelmesinin krizi fırsata çevirme anlamını taşıdığını söyledi. Kriz dönemlerinin daha önce de fırsata çevrildiğini belirten Görgün, kıdem tazminatının kaldırılması işverenlerin rüyası olduğunu sözlerine ekledi. Kıdem tazminatının kaldırılmasıyla birlikte patronların işçileri toplu olarak işten atabileceğine dikkati çeken Görgün, “Hükümet sermayedarların bu rüyasını gerçekleştiriyor üstüne de kendine bir fon kaynak oluşturuyorlar. Ne zaman fondan bahsedilse, geçmişten bugüne kadar bu kaynakların çarçur, heba edildiğini görüyoruz. İşsizlik fonunun bile kullanılma alanına baktığımız zaman işçilere nefes olması gerekirken büyük bir kısmı işverene teşvik olarak verilmiş. İşçiden çok işvereni kollayan fonlar hiçbir zaman emekçiye faydası olmadığını biliyoruz. Fonlar hükümetlerin emrine veriliyor. Hükümet de bunu sermayedarlar için kullanıyor” ifadesinde bulundu. 

"Buna kanacak işçi sınıfı yok"

Türkiye’de işçilerin yüzde 90’ının sendikasız, örgütsüz olduğunun altını çizen Görgün, kıdem tazminatı ile ilgili bütün işçilerin fikir sahibi olduğunu buna karşı olacaklarını söyledi. “Hükümet her adım atmaya kalkıştığında yeni döneler ortaya atıyor. Türkiye’de buna kanacak bir işçi sınıfı yok” diyen Görgün, devamında şunları kaydetti: “Ne olursa olsun kıdem tazminatı temel bir hak olduğu için ve yıllardan beri bunu biz ve hükümete yakın konfederasyonlar işlediği için bu konuda bütün çalışanların aşağı yukarı bir fikri var. Neyi kaybedeceklerini iyi biliyorlar. Örgütlü olmayan işçilere bazı konularda işin aslını anlatana kadar iş işten geçmiş ola biliyor ama kıdem tazminatı böyle bir alan değil. Kıdem tazminatını tamamen ortadan kaldırmak istememelerinin bir nedeni de bu. Belki el uzatmaya kalkacaklar ama biz işçiler olarak buna asla izin vermeyeceğimizi bunu geçirmeyeceğimize inanıyorum.”

"Pazarlık konusu değil"

Türkiye Cumhuriyeti Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'un katıldığı bir televizyon programında “Açıklama yapamam, müzakereler devam ediyor” dediğini hatırlatan Görgün, “Kiminle görüşüyorlarsa görüşsünler kıdem tazminatının pazarlık konusu olacağı bir görüşme içinde olmadık, olmayacağız” dedi. Kıdem tazminatı ile ilgili bir tasarının Meclis'e sunulması durumunda DİSK’in demokratik eylemlere başlayacağını söyleyen Görgün, eskiden beri hazırlıkların olduğunu belirtti.

Türk-İş’e çağrı

Türk-İş 22’nci Olağan Genel Kurulu’nda, "İşçinin elinde kalan son kale" diye tanımlanan kıdem tazminatının fona devredilmesine yönelik adımların genel grev nedeni olduğu yönünde karar aldığını hatırlatan Görgün, ekledi: “Türk-İş şuan bu konu ile ilgili ne düşünüyor tam bilmiyorum. Genel kurul kararlarına uyacakları ve işçinin bu hakkı konusunda sessiz kalmayacaklarını düşünüyoruz. Eğer böyle bir şey olacak olursa Türk-İş ve hatta herkes ile bu mücadeleyi vermeye hazırız. Ama asıl olarak da milyonlarca örgütsüz, sendikasız işçi ile bir mücadele verileceğine inanıyoruz.”