Haber / Sinan KESKİN

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Yakınçağ Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilgin Çelik, İzmir 4. İdare Mahkemesi'nde açtı davada, ilk olarak okutmak amacıyla ders verilmeyerek ve mevcut dersleri de alınmak suretiyle kendisine mobbing uygulandığını belirtmişti. Çelik, sonrasında Bilim Jürisi'ne alınmadığını, DEÜ Rektörlüğü tarafından başlatılan manav projesi ile ilgili sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı yorumlardan sonra baskıların arttığını, hakkında sürekli olarak disiplin soruşturmaları açıldığını, disiplin soruşturmalarında ifadesinin alınmak istenmesi amacıyla üniversitenin en uzak biriminin bulunduğu Kiraz ilçesine çağrıldığını ifade etmişti. Öte yandan, Berkeley Üniversitesi’nden Profesör Dr. Cristine Philliou’nun Ekim 2017’de gönderdiği davet üzerine TÜBİTAK 2219 yurt dışı bursu alarak ABD'ye giden Çelik'in, görevlendirmesi bir süre sonra DEÜ Rektörlüğü tarafından iptal edilmişti. ABD'deki çalışmasını yarıda bırakarak Türkiye'ye dönen Çelik, bir takım yüksek lisans dersleri verilmeyerek maddi olarak zarar uğratıldığını, ayrıca, üniversitede yaşanan bir takım aksaklıkların düzenlenmesi için verdiği dilekçeler bahane edilere hakkında çok sayıda disiplin soruşturması başlatıldığnı, bu soruşturmalar nedeniyle esas görevini icra edemediğini, sürekli olarak savunmalar hazırlamak ve verilen disiplin soruşturmalarına karşı açmış olduğu davalarla uğraşmak zorunda kaldığını ifade etmişti.

'Manevi zarara karşılık'

DEÜ Rektörlüğü ise yaptığı savunmada tüm işlemlerin hukuka uygun olarak tesis edildiği ve davacıya mobbing uygulanmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmişti. İzmir 4. İdare Mahkemesi, DEÜ Rektörlüğü'nün Doç. Dr. Çelik'e 20 bin TL tazminat ödemesine karar verdi. Mahkeme, DEÜ Rektörlüğü ve Doç. Dr. Bilgin Çelik arasındaki önceki mahkeme kararlarına da atıfta bulunarak şu karara vardı: “Davalı idare tarafından davacı hakkında yapılan disiplin soruşturmalarında davacının ifadelerinin davacının görev yaptığı yere yaklaşık 135 kilometre uzaklıkta bulunan Kiraz ilçesinde alınması ve disiplin soruşturması sonucunda davacıya verilen disiplin cezalarının, anılan Mahkeme kararları ile iptaline karar verildiği ve disiplin soruşturmalarının sayısı ve sıklığı ile bu işlemlerin hukuka aykırılıklarının mahkeme kararlarıyla ortaya konulması karşısında davacının yaşadığı elem ve üzüntü dolayısıyla tazmini gereken yasal şartların somut uyuşmazlıkta gerçekleştiği ve oluşan manevi zararlarına karşılık takdiren belirlenen 20.000,00 TL'nin davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.”

Çelik: Kısır döngü
Kendisine karşı uygulanan mobbingin 2008 yılında doçentliğe başvurusundan sonra başladığını ifade eden Doç. Dr. Bilgin Çelik, o tarihten sonra birçok defa hakkında soruşturma açıldığını, yurt dışı görevlendirmesinin iptal edildiğini, kademe ilerlemesinin durdurulduğunu ve üniversitede mesleğini yapamaz duruma geldiğini ifade etti. Yurt dışı görevlendirmesinin iptalinin ardından başlattığı hak arama mücadelesi sonrasında peş peşe soruşturma geçirdiğini ve bir çok defa kendisine ceza tesis edildiğini vurgulayan Çelik, şöyle konuştu: “11 Mart 2019'da DEÜ Rektörü'nün üniversitede açtığı manavı sosyal medyadan paylaşması üzerine 3 satırlık eleştirel bir sosyal medya paylaşımı yaptım. Rektör Prof. Dr. Nükhet Hotar, manav eleştirimi kişiselleştirdi ve bu nedenle soruşturma - ceza kısır döngüsüne girildiğini hem YÖK ifadelerimde hem de mobbing dava sürecinde belirttim. Rektörümüzle dünya görüşümüzün farklı olmasının da bu yaşananlarda önemli bir rolü olduğunu düşünüyorum.”

Yeni dava geliyor

Tazminat kararının bir kazanım olması dışında, bundan sonrası için önleyici olmasını umduğunu söyleyen Eğitim İş İzmir Bölge ve Yükseköğretim Avukatı Ozan Karakaya, “Müvekkil hocamızın bundan sonraki süreçte yalnızca akademik çalışmalarına odaklanabilmesi için gerekli ortamın oluşturulmasını temenni ediyorum. Haklı mücadelemizin henüz başında yer almaktayız, dava tarihinden sonra gerçekleştirilen eylemlere ilişkin yeni bir dava hazırlığı içerisindeyiz. Belirlenen tazminatın da mobbingi gerçekleştiren kamu personellerine rücu edilmesi için gereken sürecin takipçisi olacağız” dedi.