HABER ANALİZ / Dilek GAPPİ

Kamuoyuna ilk kez 9 Eylül Gazetesi'nin duyurduğu, Folkart Yapı’nın Basmane Çukuru’nda inşaattan vazgeçtiği ve TMSF’nin de hisseleri tapu sahibi Güç Yapı A.Ş.’ye geri vereceği bilgisi gerçekleşti.

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) İzmir’in 22 yıllık geçmişiyle yılan hikayesine dönen Basmane Çukuru’ndaki hisselerini tapu sahibi Güçbirliği Holding’e iade etti. TMSF geçmişte alacaklarına karşı el koyduğu yaklaşık 20 bin 866 metrekarelik alanı kapsayan hisseyi, Güç Yapı A.Ş.’ye iade etti ve yarım asra yaklaşan hikayede yeniden başa dönüldü. TMSF Güçbirliği Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu'yu İstanbul'a davet ederek, hisseleri iade etti. Şimdi gözler, bugüne kadar projedeki zorluklarla savaşan ve yakın çevresinin kendisini Donkişot'a benzettiği Kemal Zorlu ile yüzde 30 hissesi ile İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yeni Başkanı Tunç Soyer'de. İadenin ardından Güçbirliği Holding ortak veya finans bularak farklı bir proje ile inşaata başlayacak ya da Büyükşehir Belediyesi Başkan Tunç Soyer ve TMSF ile anlaşılarak çukur için yeni bir formül üretilecek.

Güç Yapı: Umut doğdu

Kemal Zorlu bu proje için, hayatını, sağlığını kaybettiğini ve hatta aile ilişkilerinin dahi zorlandığını belirterek yaşadığı zorlukların sözle anlatılamayacağını ifade etti. Kemal Zorlu gelinen aşamanın İzmir’e yakışır bir projeye dönüşmesi için fırsat doğduğuna dikkat çekerek, Güçbirliği'nin hakları ödenmek koşuluyla satış ya da yeni formüllere açık olduğunu söyledi.

Zorlu, “Araziyi komple satabiliriz, ortak olabiliriz ya da farklı formüller oluşabilir. Ancak bazı kurum temsilcileri ve siyasiler belediyenin almasını talep ediyorlar. Fikirlerine saygı duydum. Güçbirliğinin hakları ödenmek koşuluyla olabilir. Öncelikle bizimle oturup anlaşacaklar. 20 yıldır uğradığım zarar var, bunu kim karşılayacak? Paranın faizi emeği ne olacak? Bu paralar küçük rakamlar değil” dedi.

Gönülşen: 100 milyon lira ile başlarız

Güçbirliği Holding eski Yönetim Kurulu üyesi ve sürecin yakın tanıklarından iş insanı Timur Gönülşen ise 100 milyon TL'lik bir sermayenin başlangıç için yeteceğini belirterek, İzmir'in merkezdeki bir mezbelelikten kurtulacağını vurguladı. TMSF ile anlaşmanın da mümkün olacağını dile getiren Gönülşen, “Proje kısmı işin en kolayı, başlangıçta 20 farklı örnek vardı, bu kez günün ve kentin koşullarına en uygun olanı seçilir” diye konuştu.

Geçmişten bugüne çukurun hikayesi

İzmir Büyükşehir Belediyesi 1997 yılında Başkan Burhan Özfatura döneminde söz konusu araziyi satışa çıkardı. Araziyi çok ortaklı Güçbirliği Holding adına, İzmirli sanayicilerden Kemal Zorlu, o günlerde 35 milyon dolar ödeyerek satın aldı. Anlaşmada maddi bedelin yanı sıra yüksek katlı bir otopark ile İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ait yaklaşık 15 bin metrekarelik alanda Kongre Merkezi yapılması şartı vardı. Kahramanlar'daki otopark yapıldı, ancak inşaata başlanılmadığı için kongre merkezi kaldı.

2001 yılında Türkiye’de ekonomik kriz patladı. Holdinge bağlı kuruluşlardan EGS Bank'ın batması nedeniyle Güçbirliği Holding’in arazideki yarı hissesi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na geçti.

Ardından süreç TMSF ile Güçbirliği Holding’in arasında gidip geldi.

Dönemin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir’e bu çıkmazdan kurtulmanın yolunu kamu payını artırmakta aradı. TMSF’yle masaya oturdu ve belediyenin hissesini yüzde 18’den yüzde 30’a çıkardı. Proje tamamlandığında belediye bir hizmet binasına sahip olacaktı.

Ancak aynı süreçte eski belediye başkanlarından Yüksel Çakmur da projenin imar mevzuatına aykırı olduğu iddiasıyla dava açtı. Çakmur’un üst üste açtığı davalarla inşaat tamamen durdu. Son olarak 2013 yılında onaylanan imar planı 4 yıl sonra İzmir 5. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi.

Bu arada TMSF, 2013 yılından başlayarak hisseleri satmak için harekete geçti. TMSF, hissesini yüzde 30'a yükselten Büyükşehir Belediyesi'ne satışta bu hisse oranının korunacağı garantisini verdi, Güçbirliği Yapı ise karşı çıkarak satışa şerh koydu. TMSF, çukuru üçüncü ihale sonrası içinde Folkart yatırımlarını gerçekleştiren Sancak Ailesi'nin şirketi Livamine Madencilik’in de bulunduğu bir konsorsiyuma 80 milyon dolara sattı. Diğer ortaklar ayrılınca Folkart yola tek başına devam ederek yüksekliği ile tartışma yaratan bir projeyi gerçekleştireceğini açıkladı. Ancak sonrası malum. Folkart Yapı, taahhüt ettiği sürede inşaata başlayamadığı için sözleşme gereği TMSF'ye hisseleri devretti.