Haber/ Didar DEMİRCİ

Çiğli Cumhuriyet Mahallesi’nde bulunan Harmandalı Katı Atık Düzenli Depolama Sahası’nın çöp depolama kapasitesini doldurduğunu ve çöplerden kaynaklı risk altında olduklarını söyleyen vatandaşlar, bugün İzmir Bölge İdare Mahkemesi’ne tesisin kapatılması için başvuruda bulundu. İzmir Bölge İdare Mahkemesi önündeki basın açıklamasına Çiğli Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Dursun Ali Kazar, Çiğli Çevre Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı İbrahim Büyükgöl, Çiğli Çevre Kültür ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Av. Şenay Tavuz, AKP Çiğli İlçe Başkan Yardımcıları Mehmet Ali Akgün, Kadir Akgün, AKP Çiğli İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Murat Can, Harmandalı’nda evlerini terk etmek zorunda kalan vatandaşlar katıldı. Basın açıklamasını Harmandalı’daki toprak kayması nedeniyle 10 yıllık evini kaybeden Yadigar Çeliktaş okudu.

Cumhuriyet Mahallesi Muhtarı Kazar, “Harmandalı’ndaki çöp depolama işleminin ivedi olarak durdurulması için bugün buradayız. Ek olarak burada oluşan maddi zararların projelendirilerek telefi edilmesini ve oluşabilecek tüm tehlikelerin önlenmesini istiyoruz” dedi. Öte yandan Muhtar Kazar, Harmandalı’nda yaşanan mağduriyete sebep olan herkes hakkında suç duyurusunda bulunacaklarının altını çizdi.

ÜÇ MAYMUNU OYNAMAYIN

1993 yılındaki Ümraniye’deki çöp faciasını hatırlatarak sözlerine başlayan Çeliktaş, aynı durumun Harmandalı’da yaşanılmasını istemediklerini belirtti. Çeliktaş, “Tüm yetkililerin bu konuda duyarlı olmasını rica ediyorum. Mahallemizin sınırları içerisinde Harmandalı çöplüğü bazı sorunlara yol açmaktadır. Üç maymunu oynayan yetkililer, mağdur olan aileler, evsiz kalan aileler, psikolojileri bozulan çocuklar, heba olan emekler, yarınları çalınan sayısız aileler. Doğayı sevenlerin umursamazlıkları, çevreci geçinip Cumhuriyet Mahallesini yok sayanlar karşısında tek çıkar yolumuz hukuka başvurmak oldu. Ülkemizin hakim ve savcılarına güvenimiz tamdır. Hava kirliliği, pis kokuların yayılması, yer altı çöp sularının çevre kirliliğine yol açması, trafik yoğunluğu, çöpün patlama tehlikesi, insan hayatına verdiği maddi ve manevi zararlar anayasanın 56’ncı maddesine aykırılık teşkil ediyor” sözlerini kaydetti.

HAYVANLARIMIZI KAYBEDİYORUZ

Harmandalı bölgesinde hayvancılıkla geçimini sağlayan Sebahattin Aydın (51), yaşadığı mağduriyeti şu sözlerle anlattı:

“1993’ten beri harmandalı bölgesindeyiz. O bölgede daha önce bir kayma olayı yoktu. Ta ki iki yıl öncesine kadar. Orada hayvancılık yapıyorum. Bu çöpün ya da heyelanın yol açtığı topraklarda hayvanlarımızı sık sık kaybediyoruz. Kaymadan dolayı yapılarımız zarar görüyor. Zarar gören yapılardan hayvanlarımızı korumak için onları dışarıda bırakıyoruz. Bu da kışın hayvanlarımızın donarak ölmesine neden oluyor. Belediye hiçbir şekilde bize el uzatmıyor. Geçen sene 36 tane hayvanım telef oldu. Ya donuyorlar ya da oluşan bataklıklara, çatlaklara düşüyorlar.”

OĞLUM ÇUKURA DÜŞTÜ

Harmandalı’da hayvancılıkla geçimini sağlayan ve 80’e yakın hayvanını kaybeden Zülfinaz Günay (43) ise geçen yıl bölgedeki derin çukurlardan birine 14 yaşındaki oğlu Fahrettin Günay’ın düştüğünü iddia etti. Anne Günay, “Çöp suyu üstümüze akıyor. Hayvanlarım ölüyor. Bahçemde hiçbir şekilde mahsul alamıyorum. Binek atım öldü, damım yıkıldı, evim yıkıldı. 80’e yakın hayvanım telef oldu. 500 bin liralık kredi çektim hayvancılık yapayım diye şu an onu da ödeme şansım kalmadı. Bizi resmen orada ölüme terk ettiler. Oğlum geçen sene bir gece yarısı çukura düşmüş. Şu an kekeme konuşamıyor. Ben doktora götürüyorum, doktor da 6-7 bin lira seansına para istiyor” diye konuştu.