Haber / Murat ERVİN

İzmir'de önemli tiyatro gösterilerinin oynandığı, devasa sergi alanıyla adeta sanat mabedi olan ve halk arasında 'Konak AKM' olarak bilinen Atatürk Kültür Merkezi'nin İzmir İl Emniyet Müdürlüğü'ne tahsis edileceği yönündeki haberimiz üzerine yeni iddialar açığa çıktı. Kentin sembolik kültür-sanat kurumlarından olan binada inceleme yapıldığı ve salon kiralamak isteyenlere de 'Tadilat var' denmesinin istendiği öne sürüldü. Öte yandan sanat, siyaset ve akademisyenler binanın AKM olarak kalması gerektiğini belirtti. Sosyal medya üzerinden de tepkilerini sürdüren vatandaşlar, kentin 40 yıllık sanat ve kültür merkezinin korunması gerektiğini vurguladı.

HEYET İNCELEDİ

Önümüzdeki ay 42 yaşına girecek olan İzmir'in en büyük kültür ve sanat merkezi Konak AKM'de, geçtiğimiz gün 6 kişilik bir ekibin, statik ve depreme dayanıklılık ölçümleri yaptığı belirtildi. Emniyet Müdürlüğü'nün 300 personelinin taşınmasının planlandığı ve kent genelinde belirlenmiş 6 farklı yapıda gerekli ölçümlerin tamamlanmasının ardından en çok puanı alan binanın taşınma için tercih edileceği öğrenildi. AKM'nin içinin nasıl bölünerek odalara dönüştürülebileceğinin de çalışmasının tamamlandığı aktarıldı.


'TADİLAT' TALİMATI

Vilayet Binası'nın restorasyonu sırasında vali ve kurum çalışanlarının da AKM'de yaklaşık 6 ay hizmet verdiği kaydedilirken, “O zaman sadece vali bey için bir VİP Salon oluşturulmuştu. Şimdi ise baştan aşağıya, geri dönülemez ve köklü bir değişim öngörülüyor” ifadeleri dikkat çekti. Salon kiralamak için arayanlara, 'Çatı tadilatı yapılıyor' denilmesi yönünde çalışanlara talimat verildiği söylenirken, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak'ın, masrafı nedeniyle AKM'yi gözden çıkardığı, sadece tiyatro gösterileri sırasında ısıtmanın çalıştırılıp, diğer günler personelin soğukta görev yaptığı aktarıldı.

YENİ BİNAYA PARA YOK

Başka bir kaynak da benzer ifadeleri kullanarak, İzmir İl Emniyet Müdürlüğü binasının hem eski olması hem de yapısal zayıflıklar nedeniyle Konak'taki AKM'ye taşınmasının planlandığını ve gerekli ölçümlerin tamamlandığını belirtti. Müdürlüğün AKM'ye taşınması halinde bunun geçici olacağı, fakat henüz verilmiş bir kararın bulunmadığı öğrenilirken, taraflar arasında görüşmelerin sürdüğü, 2020 yılındaki İzmir depreminin ardından Halkapınar'da Nevvar Salih İşgören Meslek Lisesi yakınlarındaki bir arazinin İl Emniyet Müdürlüğü'ne tahsis edildiği ama bütçe yetersizliği nedeniyle inşaatın başlayamadığı; Bayraklı, Bornova gibi ilçelerde de yeni emniyet müdürlüğü binalarının benzer nedenlerle yapılamadığı iddia edildi.


'Tepki gösterilmeliydi' Levent Üzümcü (Tiyatro Sanatçısı):

Doğup büyüdüğüm İzmir'de maalesef yaklaşık 6 yıldır AKM'ye hiç giremiyorum. Çünkü burası fikirlerini dürüstçe dile getiren sanatçılara tahsis edilmemeye başlandı. Bizlerin oyunlarımızın olduğu tarihleri de nedensiz olarak iptal etmeye başladılar. Bu süreçte devlet erki elindeki enstrümanların hepsini bir sopa gibi halkın üzerinde kullanıyor. Bizlere oyun sergileme hakkı tanımayanlar, şimdi de orayı adeta bir karakola çevirme hakkını kendilerinde görüyorlar. Oranın Levent Üzümcü veya benim gibi fikirlerini özgürce açıklamak isteyen sanatçılara verilmemesine ses çıkarmayanlar, oranın Emniyet Müdürlüğü olmasına da karşı çıkmayacaktır.
 

'Kent çöle döner'
Prof. Dr. Semih Çelenk (Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölüm Başkanı):

Son 2 yıldır farklı nedenlerle de olsa İzmir'deki salonlarımızın bir kısmı genel kullanıma kapalı hale geldi. Sabancı Kültür Merkezi de üniversite dışı etkinliklere tahsis edilmiyor. Kullanabilecek iki mekan kalmıştı; biri 3 salonuyla Konak AKM, diğeri de Bostanlı Suat Taşer. Konak AKM'nin başka bir amaçla tahsisine yönelik karar, şehrin kültür sanat hayatı için onarılmaz bir darbe olur. İzmir'in en eski kültür merkezlerinden birinin bir ofis binasına dönüştürülmesi çok yanlış. Emniyet Müdürlüğü binası için İzmir'de kamuya ait başka mekanlar rahatlıkla bulunabilir. Şehir merkezinin kültür sanat mekanları bakımından çoraklaşmasının önüne geçmek gerekirken, böyle bir kararla kültür sanat bakımından şehir, tamamen çöle döner.

'Hayat damarı kesiliyor'

Atila Sertel (CHP İzmir Milletvekili):

Olması gereken İçişleri Bakanlığı'nın kendi bütçesiyle emniyet personelinin medeni bir şekilde görev yapacağı binayı inşa etmesidir. Fakat bunun yerine İzmir'in kültür ve sanatına çok uzun bir zamandır hizmet veren bir sanat mabedine el koyması ve orayı Emniyet Müdürlüğü'ne çevirmesi bu iktidarın hem ekonomik çıkmazda olduğunu hem de sanata ve kültüre olan düşmanlığını gösteriyor. Atatürk'ün 'Sanatsız kalan bir toplumun hayat damarlarından biri kopmuş demektir' sözüne rağmen, kentin hayat damarlarını kesiyorlar. Müzisyenleri gürültücü olarak adlandıran, tiyatrolara destek konusunda cimri davranan hükumet, sanat adına yapılan binalara da fütursuzca el koyma girişiminde bulunuyor. Burayı tekrar eski haline döndürmek bile yeni bir bina yapmak kadar masraflı olacaktır.

'Rektör bakkallık yapsın'
Yasemin Şimşek Tüzün (Oyuncu - İzmir Bağımsız Tiyatrolar İnisiyatifi Üyesi):

Herhangi bir sanat merkezi veya tiyatro salonu akistik sistem, amfi sistemi, oturma düzeni, kulisi gibi özellikli bir mimariye sahiptir. Bir devlet kurumunu başka bir devlet kurumuna dönüştürebilirsiniz ama bir sanat yapısını devlet kurumuna dönüştüremezsiniz. Kentimizde tiyatro salonu sıkıntısı varken, gösteriler için yeterli sahne yokken mevcut bir tiyatro salonunun Emniyet'e verilmesini doğru bulmuyorum. Zaten, Atatürk adının kaldırılması için özel bir çaba gösteriliyor. AKM'nin içindeki Atatürk isminden de kimse rahatsız olmasın. Eğer AKM'nin masrafı çok diye elden çıkarılmak isteniyorsa da Rektör, bu görevini bıraksın; emeklilik maaşıyla bir bakkal açsın. Bu yapılanlara da karşı da maalesef biz yine birlik olup sesimizi çıkaramayacağız.