Bazen sahanın içini konuşmak o kadar anlamsız ki. 6 puan silme cezası almış, maddi sıkıntısı had safhaya çıkmış, kadrolu doktoru bile olmayan bir Karşıyaka'dan bahsediyoruz. 10 kişilik Niğde Belediyespor'u da yenin bari diye eleştirmek çok anlamsız. Dünkü mağlubiyetin en günahsızı futbolcular. Birşeyler yapmaya çalışıyorlar, geçen sezondan beri bozulmayan kadronun alışkanlıklarını sahaya yansıtmaya gayret ediyorlar ama bir yere kadar. Erhan, Battal, Ali Say geçen sezondan beri, bu takımın kahrını çekiyor. Mustafa Aşan'a, Can Erdem'e transfer döneminde astronomik teklifler gelmesine rağmen kulüplerini terketmiyor. Onlar üstlerine düşeni yapıyor. Ama koca Kaf Kaf maddi olarak yalnız bırakılıyor. Süper Lig'de bir çok takımın isminin önüne sponsor geliyor. Akhisarspor'un önüne Teleset, Yeni Malatya'ya Evkur, Sivasspor'a Demir Group gibi. Kaf Kaf'ta artık böyle bir uygulamaya gitmeli. Futbol küreselleşti ve "Ben ismimi satmam arkadaş" eski kafalılığından vazgeçilmeli. Yoksa şu an puan durumune işlemese de Kaf Kaf'ın hanesinde eksi 2 puan var ve gelecek karanlık.

Yine de sahada bazı yanlışların da üstüne basmalı. Kaf Kaf 2 yıllık Can Erdem alışkanlığından olsa gerek sürekli havadan oynadı. Ama ileri uçta 1.85'lik Can değil, 1.65'lik Battal olduğundan bütün şişirme toplar duvara çarpar gibi karşı atak olarak döndü. Cenk'e Şanlıurfaspor havası yaramamış olsa gerek, bir olumlu hareket dahi yapamadı. Hava toplarının tümünü rakibe verdi. Bir çok hatalı pas yaptı. Tayfun Pektürk, Ali Say geçen sezonki hırslı futbolunu arattı. Ama kızamıyoruz çünkü hepsinin bir sebebi var. Umuyoruz en yakın zamanda Karşıyaka maddi çöküşüne bir çözüm bulur, yoksa önümüzde çok taze Altay ve İzmirspor örnekleri var