Popüler televizyon dizisi Behzat Ç.'nin senaryosunu da yazan ünlü yazar Emrah Serbes sosyal medya hesabından bir itiraf paylaştı.
Serbes, bundan tam bir hafta önce İzmir-Aydın otoyolunda iki kişinin öldüğü bir kazaya karışıyor.
Sabaha karşı gerçekleşen kazada Serbes ve arkadaşı yara almadan kurtuluyor ancak karşı araçtaki baba ve kız hayatını kaybederken, anne de ağır yaralanıyor.
O günlerde kazayı ünlü yazarın arkadaşı üstlenmişken dün, yani olay tarihinden tam 6 gün sonra Emrah Serbes'ten bir itiraf geliyor: "Kazayı arkadaşım değil, ben yaptım!"
Bu itiraf bir kısım için son derece erdemli ve kahramanca bir hareket sayılırken, diğerleri için tam bir kolpa hareketti!
Çünkü savcılık kazayı şüpheli bulmuş ve aracı gerçekten kimin kullandığına dair bir soruşturma başlatmıştı bile...
Otoyoldaki kamera görüntüleri ve hava yastıklarındaki kan örnekleri incelendiğinde zaten aracı kimin kullandığı kabak gibi ortaya çıkacaktı.
Bazıları Emrah Serbes'in bu gelişmeler üzerine zorunlu bir itirafta bulunduğunu düşündü.
İşin içinde alkol ve uyuşturucu iddiaları da var tabii...
Instagram adresine kendini jiletleyip kan revan içindeki görüntüsünü paylaştığı o fotoğraf düşünülünce bu pek düşük bir ihtimal gibi durmuyor...
Yani bir hafta boyunca kanındaki yüksek orandaki alkol ve diğer maddelerin temizlenmesini bekleyebileceği tezi de olanak dahilinde...
***
Her şey olmuş olabilir.
Şu anda hiçbirinin önemi var mı peki?
Verilecek cezanın karşı tarafın yüreğini soğutması anlamında belki...
Ama sonuçta 16 yaşında bir kız çocuğu ve babası artık yok!
Anne ölüm mücadelesi veriyor ama kurtulsa bile onunkine yaşamak denir mi bilemiyorm.
Ben alkolüydü değildi, o kullanıyordu kullanmıyordu her şey bir yana, Emrah Serbes'in itirafında yazdıklarının samimiyetine inanıyorum.
Yazdığı gibi bundan sonra yaşayacağı her günün kendisi için bir azap olacağına da...
Hatta size bir şey söyleyeyim mi nedense içimden bir ses bu itirafın doğru olmadığını söylüyor.
Yani kazayı gerçekten arkadaşı yaptı ama Serbes bu cezayı kendisi çekmek istiyor gibi...
Dediğim gibi kamera kayıtları zaten her şeyi gösterecek.
Ama o baba kız geri gelmeyecek.
***
Ne içerseniz için... Kendi hayatınız kendi hür iradeniz... Daha doğrusu kendi keyfiniz, kim ne karışır!
Fakat o keyfi hem kendiniz hem de başkaları için eziyete çevirmeye başladıysanız orada oturup düşüneceksiniz.
Ve şunun esnetilecek hiçbir yanı yok güzel kardeşim: "Alkollü araç KUL-LAN-MA-YA-CAK-SIN!!! (Bu olay için demiyorum.)
Bitti, bu kadar!
Ha, trafik kazalarında ilk 3 sırayı hiçbir ülkeye kaptırmayan Türkiye'de bütün kazalar alkollü sürücüler tarafından mı yapılıyor?
Elbette değil... Yollar kurallara uymayan sığırlarla dolu olduğu için yaşanıyor tüm bu acılar.
Alkollü araç kullanmamak da o kurallardan sadece biri.
Yani kimse bu olaydan (eğer alkol iddiaları doğru ise) Serbes'in siyasi duruşu sebebiyle farklı sonuçlar çıkarmaya kalkmasın.
Yaptıkları ölümlü kazadan sonra kanıtları yok etsinler diye yoldaki kanları belediye araçlarına yıkatan siyasiler de gördü sonuçta bu ülke.
Kayıplar ve suçlular açısından neresinden baksan kabus, neresinden baksan çok üzücü bu olaydan herkes kendi payına düşeni almıştır umarım.
Ne yazık ki düzen böyle işliyor; birinin acısı, diğerlerinin dersi oluyor.