Haber/ Didar DEMİRCİ
Salgının yaz aylarında sıcakların etkisiyle yayılma hızının düştüğünü dile getiren Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İş Yeri Temsilcisi Günseli Uğur, soğuk havalarda salgının başından beri yaşanan vahim tablodan daha da kötüsünün yaşanabileceğini kaydetti. Sağlık Bakanlığı’nın personel alımı yaptığını dile getiren Uğur, “Ancak, şimdiye kadar korona virüse yakalanan sağlık çalışanları var. Bunun yanı sıra risk grubunda olan, kronik rahatsızlığı olan çalışanlar var. Bu çalışanlar ve tanı kodu listesinde adı olan çalışanların, işe gelmesi uygun değil. Bu çalışanlara izin veriliyor ancak, evde olması gerekeni işe çağırıyorlar ve bir sorun olması durumunda sorumluluğu çalışana yüklüyorlar. Evde kalması gereken kişinin bu koşullarda çalışması riski daha da artırıyor” şeklinde konuştu. Sağlık çalışanlarının ekipman sorununun genel olarak çözüldüğünü dile getiren Uğur, “Ancak hala hazır değiliz” dedi. Sağlıkçılar arasında korona virüs pozitif vakaların en çok cerrahi servislerde görüldüğünün altını çizen Uğur, “Ölü sayısının, vaka sayısıyla birlikte artmamasının nedeni, korona virüse karşı uygulanan tedaviler daha somut yanıtlar vermeye başlaması” diye konuştu.
Hıfzıssıhha uymuyor
Uğur, temsilcisi olduğu Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nin sağlık çalışanlarının ek ödemelerini kesmesini de hatırlatarak, “İl Hıfzıssıhha Kurulu, pandemi nedeniyle hak arayışında bulunduğumuz eylemleri yasakladı. Ancak kendilerinin de bu duruma uymadığını görüyoruz. Ayrıca hastane yönetimi eylemde olmayan ancak izinli olması nedeniyle o gün hastanede olmayan her çalışana disiplin soruşturması başlattı. Gerekçe olarak da ‘Hastane yönetimini küçük düşürücü faaliyetler’ denildi. Buna karşılık bizlerde SES olarak hastaneye sendikal haklarımızı engellemesi nedeniyle suç duyurusunda bulunduk. Ayrıca, TBMM’ye de taşındı bu konu, meclise önerge verildi” dedi.
