Haber/ Didar DEMİRCİ

Gıda enflasyonu nedeniyle vatandaşın uygun fiyatlı gıda arayışı tehlikelere yol açıyor. Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, bu durumun taklit ürünlere ve tağşişe davetiye çıkardığını belirterek, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın denetimlerini artırması ve bazı önemli girişimlerin hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Toprak, “Tarım ve Orman Bakanlığı 2012 yılından bu yana taklit ve tağşiş listeleri yayımlıyor. En son geçtiğimiz yılın eylül ayında yayımladı. O zamandan bu zamana uzun bir süredir yeni bir liste yayımlanmıyor. Bu ifşalar önemli ama yayın aralıkları çok uzun ve düzensiz. Bunun belli bir standartta olması lazım ki o ürünlerin hemen raflardan toparlanıp, gerekli işlemler yapılabilsin. Çünkü bu işlem uzayınca ürün çoktan tüketilmiş, o parti bitmiş bir sonraki partiye geçilmiş oluyor. İfşayı ederken, ürünlerin ne kadarının piyasada olduğu, ne kadarının toplatıldığı, ne kadarının tüketildiği de açıklanmalı” diye konuştu. Toprak sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu işin bir de sosyo- ekonomik boyutu var. Gıda enflasyonu! Halkın artık alım gücü kalmadı. Vatandaşın, özellikle pandemiyle birlikte en büyük harcama kalemi gıda oldu. Dolayısıyla vatandaş, gıda fiyatlarındaki sürekli artış nedeniyle taklit ve tağşiş dediğimiz hileli gıdalara bilmeden yöneliyor. Devlet yeterli, dengeli, sağlıklı ve ucuz gıdayı yurttaşına sunmakla görevlidir.”

Yılda bir denetim olmaz

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın 2019 Faaliyet Raporu verilerini ele alarak gıda kontrolörü sayısının sahada artması ve bu kişilerin özlük haklarının korunması gerektiğine değinen Toprak, “Bakanlıkta görevli gıda kontrolörü sayısının 7 bin 4 olduğu, mevcut kadro ile ülke genelinde 1 milyon 215 bin 996 denetim yapıldığı ve sadece 174’ü için savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu görebiliriz. Ülkemizde 31 Aralık 2019 tarihi itibariyle toplam 688 bin 159 gıda işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmelerin 12 bin 788 adedi onay kapsamında, 675 bin 371 adedi ise kayıt kapsamında bulunmaktadır. Kayıtlı işletmelerin 76 bin 215’i üretim yeri, 316 bin 18’i satış yeri, 280 bin 138’i toplu tüketim yeridir. Şüphesiz ki, halk sağlığı ve gıda güvenliği, işletme başı yılda ortalama bir kez yapılan denetimle sağlanamaz. Tüm bu verilerin ışığında sayılarının bu kadar az olmasına ve iş yüklerinin bir o kadar fazla olmasına rağmen bu kadar işletmeyi denetlemek için büyük bir özveriyle çalışan gıda kontrol görevlisi arkadaşlarımızın özlük hakları iyileştirilmeli ve can güvenlikleri sağlanmalıdır. Gıda işletmelerinin sayıca yüzde 70‘ini oluşturan küçük işletmelerde kamu bütçesinden kaynak ayrılarak teknik personel kontrolünde üretim yapılabilmesi, güvenli gıda arzının sağlanması için Odamızın bakanlığa sunduğu "Yetkilendirilmiş Gıda Danışmanlığı Sistemi" projesi bir an evvel yürürlüğe konmalıdır” açıklamasını yaptı.

Ne Yapılmalı?

Toprak, taklit ve tağşişin önüne geçebilmek için 4 maddelik öneride bulundu. Toprak'ın önerieri şöyle: “Denetimlerin artırılması lazım. Gıda kontrol görevlisi sayısının, başta gıda mühendisi sayısının artırılması lazım. Odamızın defalarca sunduğu ‘Yetkilendirilmiş Gıda Danışmanlığı Sistemi’nin ivedi olarak hayata geçirilmesi lazım. Gıda enflasyonunun düşürülmesi için mutlaka bir çaba sarf edilmesi, bunun içinde öncelikle ithalatçı politikalardan vaz geçilmesi, çiftçinin sözde değil gerçekten desteklenmesi, kooperatifçiliğin üzerindeki baskı azaltılıp sadece üretici değil tüketici kooperatiflerinin de kurulması, asgari ücretin açlık sınırının üzerine çıkartılması gerekiyor.”