Haber / Murat ERVİN

Çeşme'nin 6 kilometre ilerisinde bulunan Sakız adasında asgari ücretle çalışan Yunanlı çalışan 683.76 euro (yaklaşık 11 bin TL) maaş alırken bu rakam Türkiye'de 2 bin 825 TL (176 euro). Bu durumda 1 Yunanlının maaşı yaklaşık 4 Türk'e denk geliyor. Böylece Çeşme'den 6 kilometre uzaklıktaki Sakız adasına geçmeye çalışan biri 6 kilometrelik yolun her kilometresinde 113.9 euro (yaklaşık 1829 TL) fakirleşiyor.

YÜZDÜKÇE DEĞERLENİYOR

Diğer yandan Ege'nin balıkları ise komşuya geçtiğinde 2 kat değer kazanıyor. Ege'nin meşhur balıkları arasında bulunan levrek, sardalya, hamsi 6 kilometre yüzüp Yunan karasularına girdiğinde değerini katlıyor. Örneğin Çeşme'de kilosu 40 lira olan hamsi yaklaşık 45 dakika yüzüp Yunanistan karasularına giridğinde değeri 2 kat artıp 80 TL'ye (5 euro) çıkıyor. Sardalya ise Çeşme'de 45 liraya satılırken Yunanistan tarafına geçtiğinde değeri 73 liraya çıkıyor.

2 KAT FAZLA

Yunanistan'da yaşayan bir asgari ücretli maaşıyla toplam 137 kilo hamsi alabilerken bu rakam Türkiye'de 70 kilo. Benzer şekilde Yunanlı çalışan asgari ücretiyle 48 kilo levrek alınırken 6 kilometre ilerideki İzmir'de 25 kilo alınmakta. Asgari ücretin tamamıyla Yunanlılar 152 kilo sardalya alırken Türkler sadece 62 kilo 700 gram eve götürebiliyor.  

'1 SAATTE 800 TL ERİDİ'

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, yetkililerin asgari ücret konusunda çok hızlı davranıp 3'üncü toplantıda sonucun açıklayacaklarını söylemelerine karşın hala asgari ücreti açıklayamadıklarını söyledi. Sarı, “Şu anda asgari ücreti açıklamaktan kaçıyorlar. Çünkü ülkedeki ekonomik gidişatın son derece kötü bir duruma geldiğini görüyorlar Eğer pazartesi günü dolar 13.8 iken asgari ücreti açıklasalardı aradan geçen 1 saatin sonunda doların 14.6'ya gelmesiyle asfgari ücretli 700-800 TL civarında zararda olacaktı” dedi.

'YUMUŞATIP, YAYACAKLAR'

Yetkililerin ne rakam açıklayacağını bilemedeğini kaydeden Sarı, “Şimdi de toplumu yumuşatıp bunun açıklanmasını önümüzdeki sürece yaymak istiyorlar. Hergün gıda ve temel tüketim maddelerine gelen zamlar hayatımızı felç etme noktasına geldi. Açlıkla imtihan edilen çalışanlarımız için çok acil asgari ücret 5 bin 200 TL yapılmasını istiyoruz. Ayrıca gelir vergisi ve SGK primi de ücretlinin üzerinden kaldırılmalı” diye konuştu.

'KELEPİR EMEK CENNETİ'

Geçtiğimiz yıl belirlenen 2 bin 825 TL'lik asgari ücretin alım gücünün bugün bin liraya kadar gerilediğini vurgulayan Sarı sözlerini şöyle sürdürdü: “Yani neredeyse 3'te 1 oranında paramız değer kaybetti. Yapılmak istenen Türkiye'yi ucuz ve kelepir emek cennetine çevirmek. Biz geçen yıl 2 bin 825 TL'lik asgari ücretle ne kadarlık dolar alınıyorsa bu yıl da aynı doları alabileceğimiz bir ücret istiyoruz. Ama bunu yapmaktan kaçıyorlar ve toplumun refleksinden korkuyorlar. Bunun için de süreci yayıyorlar. Toplum artık ne hükümete ne de görüşme masasındaki sendikaya güveni kalmadı.”