Birleşmiş Milletler Üniversitesi Dünya Ekonomik Araştırmaların Geliştirilmesi Enstitüsü (UNU-WIDER) Kovid-19’a ilişkin “Güvencesizlik ve Salgın: Gelişmekte Olan Ülkelerde Kovid-19 ve Yoksulluk Etkisi, Yoğunluğu ve Zorluğu” isimli raporunu yayınladı.

Raporda, Kovid-19 krizi sonucunda aşırı yoksulluk sınırı olarak nitelenen günde 1,90 doların altında gelire sahip insan sayısının, kişi başına gelirde veya tüketimde yüzde 20 azalma öngören en kötü senaryoda, 395 milyon kişinin artabileceğine vurgu yapılarak, böylece dünya genelinde aşırı yoksul sayısının toplamda 1,12 milyara yükselebileceğine işaret edildi.

Günde 5,50 doların altında gelire sahip insan sayısı dikkate alındığında ise yoksul insan sayısı dünya nüfusunun yarısını geçerek 3,7 milyara ulaşabileceğinin altı çizilen raporda, krizin maliyetinin dünyanın en fakir insanları için günde 500 milyon dolar gelir kaybı olduğu belirtildi.

Raporda, küresel yoksulluğun coğrafi olarak dağılımında değişiklik olacağına işaret edilerek, aşırı yoksul sayısında artışın Doğu ve Güney Asya'da gelişmekte olan ülkelere kayacağına yer verildi.

"Yoksulluğun azaltılmasındaki ilerleme 20-30 yıl geriye gidebilir"

UNU-WIDER raporunun yazarlarından King’s College London Öğretim Üyesi Prof.Dr. Andy Sumner, konuya ilişkin değerlendirmesinde, Kovid-19’un sebep olduğu ekonomik krizin 1 milyardan fazla insanı aşırı yoksulluğa iteceğini belirterek, “Milyonlarca insan yoksulluktan bir şok uzakta tehlikeli bir konumda yaşıyor." ifadesini kullandı.

Kovid-19 salgınının sebep olduğu krizin yoksullar üzerindeki gerçek etkilerini hükümetlerin salgının olumsuz sonuçlarını azaltmak için ne yaptıklarına göre belirleneceğine işaret eden Sumner, "Üç aşamalı bir planımız var, ancak bu konuda acilen küresel liderliğe ihtiyaç var. Dünyanın en fakirleri G7'nin Eylülde toplanmasını veya G20'nin Kasımda toplanmasını bekleyemez." değerlendirmesinde bulundu.

Sumner, hükümetlerin daha çabuk hareket etmezse dünyanın en yoksullarının ümitlerinin tükeneceğine belirterek “Yoksulluğun azaltılmasındaki ilerleme 20-30 yıl geriye gidebilir." dedi.