Bugün Köy Enstitülerinin kuruluşunun 78. yılını kutluyoruz. Köy Enstitüleri aydınlanmaya kucak açan bir eğitim modeliydi. Bir çağdaşlaşma öyküsüydü Köy Enstitüleri. Unutulmaz Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in, ülkede kendi kendine açıp solan bütün çocukları kucaklayan şu sözleri köylümüz için umut olmuştur: “Türk vatanının dağlarında, bayırlarında ve kırlarında, hatta en ücra yerlerinde kendi başına açıp solan hiçbir çiçek bırakmayacağız.”

Yücel’in umut dolu bu sözleri, eğitim devrimcisi İsmail Hakkı Tonguç’un kuram ve uygulamalarıyla örtüşüyordu.

O’nun “İnsanoğlunun kazanacağı en büyük zafer, korkuyu yenmesiyle elde edilecek zaferdir. Elimde olsaydı tüm dünya okullarına insanın insanı sömürmemesi diye bir ders koyardım.”

Hasan Ali Yücel’in bu sözleri Köy Enstitülerinin ana temasıydı. Bu ana temanın içi doldurulmalıydı. Köy Enstitüleri bu nedenle mutlaka kurulmalıydı. Çünkü var olan okullar, öğrencilerin beynini canlı düşünceler yerine, kuru ve sıkıcı bilgilerle meşgul etmekteydi.
Eğitim çağdaş ve laik olmaktan uzaktı, eğitimde bilimsellik yoktu. Köhnemiş eğitim sistemiyle fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür, yani özgür bireyler yetişmiyordu. Türkiye’nin değişen ve yenilenen nesiller yetiştirmeye ihtiyacı vardı. Yeni nesillerin temelini mantıklı, adil ve sağlam bir eğitim sistemi esasına oturtmak gerekiyordu. İnsanların, aklın egemen olacağı bir eğitim sistemine kavuşturulması gerçeği göz ardı edilemezdi. Eğitim devrimcisi Hasan Ali Yücel, 17 Nisan 1940 yılından itibaren Köy Enstitülerini kurarak hayallerini birer birer gerçekleştiriyordu.



style="display:block; text-align:center;"
data-ad-layout="in-article"
data-ad-format="fluid"
data-ad-client="ca-pub-3498085179144364"
data-ad-slot="4886995527">






Yepyeni bir bakış, yepyeni bir yaşam Köy Enstitüleri ile başlatılıyordu. “İş içinde eğitim” Köy Enstitülerinin ayrılmaz bir parçasıydı. Tonguç’un deyimiyle “Bir gaye, bir fikir, bir duygu için toplanmış yüzlerce kararlı delikanlı bu ülkenin kaderini değiştiriyordu.”
Köy Enstitüleri, hümanist düşünceyi, eleştirel bilinci, iletişimi ve sevgiyi içeren bir eğitim
anlayışını hedefliyordu. Bugün eğitim sistemimize bir bakın, eğri bir cetvelle doğru çizmeye çalışan bir anlayış sergileniyor. TEOG Sistemi’ni kaldırıyorsun, yerine Çember Sistemi adı altında yeni bir kargaşa getiriyorsun. Veliler, öğrenciler isyan ediyor bu adaletsiz eğitim sistemine. Okulları nitelikli ve niteliksiz diye ikiye bölerek ayrımcılığı baştan kabul ediyorsunuz. Yıllardır başarılara imza atan çok sayıda seçkin okulları niteliksiz okul yapıyorsunuz. İmam Hatip Liselerini ise ne hikmetse nitelikli okullar içine koyuyorsunuz. Bu köşemden Sayın Milli Eğitim Bakanı belki sesimi duyar. Bu Çember Sistemi kargaşa getirir. Bu uygulamanız, adaletsizlik getirir. Bu sisteminiz, öğrenciyi, veliyi umutsuzluğa sürükler. 21. yüzyılda dünyanın gelişmiş ülkeleri ne yapıyor, Türkiye ne yapıyor, nereye koşuyor? Bütün aklı başında gelişmiş ülkelerde eğitim sistemini 21. yüzyılın gerektirdiği becerilere göre yeniden düzenleme çalışmaları var. Lise öğrencilerine 21. yüzyılın becerilerini öğretmek artık bir seçim değil, bir zorunluluktur. Geçen yüzyılın sorun çözme yöntem ve teknikleri, bilimdeki gelişmelerle hızla yenilenmek zorunda. “Ezberlemek bizim geleneğimizde var” diye saçmalamak yerine, Finlandiya’da, Kanada’da, Yeni Zelanda’da, İsveç’te ne yapıldığına bakmak zorundasınız. Daracık kabuğunuzdan çıkıp artık küçülen bu dünyada gelişmiş ülkelerin eğitim sistemlerini geç olsa da irdelemek zorundasınız. Artık gündemde yeni tanımlar ve yeni ilkeler var. Artık yenidünya düzeninde, küresel farkındalık, çevre okuryazarlığı, yaratıcılık, iletişim, esneklik ve dünyaya açık olma yetilerini kazandırmak var. Tıpkı Köy Enstitüleri eğitim anlayışında olduğu gibi eleştirel bilinci, iletişimi ve sevgiyi içeren bir eğitim anlayışını 21. yüzyılın değişimlerine göre yeniden uyarlamak var.

Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi: “En önemli ve verimli vazifelerimiz milli eğitim işleridir. Milli eğitim işlerinde kesinlikle zafere ulaşmak lazımdır. Bir milletin gerçek kurtuluşu ancak bu şekilde olur.”