Erdem kavramı onsuz bir yaşam olamayacağını düşünenlerle onu önemsemeyenler arasında bir duvar gibi duruyor.

Erdem, insanı insan yapan içsel bir değerdir.

Erdemli kişi yiğittir, merttir, dürüsttür ve adaletlidir. Erdemli yaşamak, insanın geleceğe bırakacağı en güzel bir mirastır.

Nasıl bir bireyin erdemi varsa, devletin de bir erdemi olmalıdır. Aristotales'e göre, "Adalet erdemin ta kendisidir."

Eğer yargı, yasama ve yürütme devlette tek elde toplanırsa, o ülkede insan haklarından, eşitliklerden, özgürlüklerden, adaletden ve erdemden söz edemezsiniz.

Ülkemizde gelinen nokta maalesef budur.

Bu nedenledir ki, ana muhalefet partisi olarak CHP, hukuksuzluğu, adaletsizliği dile getirmek, bu konuda toplumu tehlikelere karşı uyarmak için yollara düştü ve Ankara'dan İstanbul'a kadar günlerce yürüdü.

CHP'nin bu yürüyüşü, dünyada emsali az, bütün ülkelere örnek olacak büyük bir adalet yürüyüşü. Bu yürüyüş, toplumsal bir harekettir.

Adaletsizlerin adaletsizce adalet sattığı ülkemizde, adaleti aramak, bulmak ve yeniden kurmaya çalışmak erdemliliktir.

Bu iş sadece CHP'nin işi değil, toplumun tüm kesimlerinin vicdani bir sorumluluğu ve görevidir. İnsanın erdemi ve gücü akıl ve ahlakla; devletin erdemi ve gücü ise hukuk ve adaletle ölçülür. Hukuku ve adaleti, insandan önce devlette aramak gerekir.

Adalet, isteklerin etkisinde kalmamış olan akıldır.

Ne yazık ki bugün ülkemizde adalet, yürütmenin etkisinde kalmış ve baskılanmış durumda. Acı olan şu ki; hukuk ve adaleti yok ederseniz, devletten geriye hiçbir şey kalmaz.

Bu durumu fırsat bilen zorbalar ve zalimler kol gezer, caniler insana kıyar ve toplumda bir korku imparatorluğu hakim olur.

Korku imparatorluğu, tek parti egemenliğine dayalı ideolojik devletlerde oluşur.

Bu tür ideolojik devletler, halkı adil yönetmek, halkın ihtiyaçlarını karşılamak için değil, kendi ideolojilerini benimsetmek için, kendi iktidarlarını sürdürmek için devletin bütün imkanlarını orantısızca kullanırlar.

Bireyler ve uluslar erdem bilincini ve duygusunu ancak hukukun üstünlüğünde bulabilirler. İdeolojik devletlerde; adalet, devletin elinde kullandığı bir "zulüm sopasıdır."

Hz. Ali'ye sormuşlar:

Devletin dini olur mu? Ne diyor Hz. Ali: "Devletin dini adalettir."

Son sözüm şu ki: adalet, erdemlerin kraliçesidir. Vazgeçme... Sen de diren!..